Öğrenciler ve öğretmenler salgın devam ederken okulların açılmasını risk olarak görüyor
Eğitim Sen’in "Pandemi Koşullarında Eğitim" konulu anketine yanıt verenlerin %96,4’ü pandemi koşullarında okulların açılmasını hem kendileri hem de aileleri için risk olarak görüyor. Ankete katılanlar, okulların yeterli teknik donanıma sahip olmadığı, okullarda fiziki sosyal mesafe için alanların ve hijyen için yeterli bütçenin olmadığı görüşünde.
KESK’e bağlı Eğitim-Sen Genel Merkezi, pandemi koşullarında eğitim araştırması yaptı. 2 bin 239 kişinin katılımıyla yapılan "Pandemi Koşullarında Eğitim" konulu araştırmada, eğitim sisteminin, okulların ve eğitim emekçilerinin pandemi koşullarında eğitime hazır olup olmadığına dair verilere ulaşıldı.
Pandemi sürecinde 150'yi aşkın ülkede eğitim ve öğretime hızla kapatıldığı ve ara verildiğini kaydeden sendika, Türkiye’de ise eğitim öğretime ara verilmesinden 18 milyonu aşkın öğrenci, 1 milyonu aşkın eğitim emekçisi etkilendiğini belirtti.
Eğitim Sen'in araştırmasına göre ankete katılan 2 bin 239 kişinin %96,4 gibi çok büyük bir oranı, salgın döneminde okulların açılmasının hem kendileri hem aileleri için risk olduğunu düşünüyor.
Anketin ortaya çıkardığı veriler şöyle:
SINIFLAR KALABALIK, YETERLİ FİZİKİ MESAFE SAĞLANACAK ALAN YOK
-Ankete katılanların %85’i öğrencilerin okula servis ile geldiğini ifade etmiştir.
-Ankete katılanların %43’ü çalıştığı okulda sınıf mevcudunun 20-30 arası, %36,4’ü ise 30-40 arası olduğunu ifade etmiştir.
-Ankete katılanların %93’e yakını okulların açılması halinde halihazırdaki sınıf mevcutlarıyla, öğrenciler arasında gerekli fiziki mesafenin sağlanmasının mümkün olmadığını ifade etmiştir.
-Ankete katılanların %70’i maske kullanarak ders anlatımı olması halinde ders sürelerinin ‘20 dakika’ ile sınırlandırılması gerektiğini belirtmiştir. Ders süresinin ‘30 dakika’ olması gerektiğini düşünenlerin oranı %28,5’tir.
-Ankete katılanların %90,8’i, Sağlık Bakanlığı’nın okullar için belirlediği ilkelere göre, çalıştıkları okulun yeterli alana sahip olmadığını söylemiştir. Yeterli fiziki alana sahip olduklarını söyleyenlerin oranı %9 ile sınırlı kalmıştır.
OKULLAR ÇOKLU EĞİTİME UYGUN DEĞİL
-Katılımcıların %61,7’si okulunun ikili eğitim için uygun koşullara sahip olduğunu belirtirken, %38,3’ü okulunun ikili eğitime uygun olmadığını ifade etmiştir.
-Okulunda üçlü eğitim yapılabilmesinin koşullarının olmadığını söyleyenlerin oranı %80,4 gibi yüksek bir orandır.
-Ankete katılanların %87’si çalıştığı okulda öğrenci tuvaletlerinin, sayı ve büyüklük açısından fiziki mesafeyi korumak için yeterli olmadığını ifade etmiştir.
-Ankete katılanların %88’i çalıştığı okullarda bulunan diğer ortak kullanım alanlarında öğrenciler arasında fiziki mesafenin korunacağı yeterli alanın olmadığını ifade etmiştir.
-Ankete katılan eğitimcilerin %82,7’si öğretmenler odasında fiziki mesafenin korunacağı yeterli alanın olmadığını belirtmiştir.
-Ankete katılan eğitim emekçilerinin %71’i kullandıkları tuvaletlerin sayısının ve büyüklüğünün fiziki mesafeyi korumak için yeterli olmadığını belirtmiştir.
-Katılımcıların %96,4 gibi çok büyük bir bölümü, pandemi sürerken eğitim öğretimin başlatılması halinde, kendisi ve ailesinin sağlığının tehdit altında olacağını düşünmektedir.
-Ankete katılanların %92,9’u okullardaki sosyal etkinliklerin fiziki mesafe kurallarına ve sağlık koşullarına uygun olarak yapılmasının mümkün olmadığını belirtmiştir.
YETERLİ DEZENFEKTAN İÇİN BÜTÇE YETERSİZ
-Okullarda düzenli olarak dezenfekte ve temizlik yapılabilmesi için yeterli bütçe olup olmadığına ilişkin soruya, katılımcıların %84,4’ü okul bütçesinin yetersiz olduğu yanıtını vermiştir.
-Ankete katılanların yaklaşık %93’ü, okullarında eğitim öğretimin sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için ek personele (öğretmen, yardımcı hizmetli vd.) ihtiyaç olduğunu düşünmektedir.
-Ankete katılan eğitimcilerin tamamına yakını (%99,3) pandemi döneminde eğitime ayrılan bütçenin arttırılması gerektiğini ifade etmiştir.
-Ankete katılanların %93,8’i uzaktan eğitimin nitelikli bir şekilde yapılmadığını ifade etmiştir. Uzaktan eğitimin nitelikli olduğunu belirtenlerin oranı sadece %6,2’dir.
UZAKTAN EĞİTİM PANDEMİ DÖNEMİNE DAİR İSTİSNA EĞİTİM OLMALI
Pandemi döneminde uygulamaya sokulan ve sonuçlarının başarısız olduğu uzaktan eğitimle ilgili de ankete katılanlar görüşlerini belirtti. Verilen yanıtlar şöyle:
"-%62,5'i uzaktan eğitim sadece pandemi dönemine dair istisnai bir eğitim olmalıdır.
-%16,1'i uzaktan eğitim uygulaması kimi dersleri kapsayacak şekilde müfredatta yer almalıdır.
-%14,1'i uzaktan eğitim, eğitimin bir aracı olarak asla kullanılmamalıdır
-%7,3'ü örgün eğitimden uzak eğitime geçişin koşulları oluşturulmalıdır."
Salgın tehdidi kalkana kadar da okullar açılmasın diyenlerin sayısı %48,1 oldu. Ankete katılanların %29,9'u okulların gerekli önlemler alınarak açılmasını isterken, okulların açılmamasını ve uzaktan eğitim yapılmasını isteyenlerin oranı da %22 oldu.
ANKETE KATILAN %96,4 KENDİNİ RİSK ALTINDA HİSSEDİYOR
Eğitim Sen, salgın devam ederken eğitim-öğretimin başlatılması halinde kendi sağlığının ve ailesinin sağlığının tehdit altında olacağını düşünenlerin %96,4 gibi çok büyük bir rakamın olduğuna dikkat çekti.
Eğitim Sen, "Araştırmamızın en dikkat çekici sonucu, katılımcıların çok büyük bir bölümünün (%96,4), Covid-19 salgını sürerken eğitim öğretimin başlatılması halinde, kendi sağlığının ve ailesinin sağlığının tehdit altında olacağını düşünmesidir. Bu mutlaka önemsenmesi gereken bir durumdur" ifadelerini kullandı.
Eğitim emekçileri, kalabalık sınıf sorunu, okullardaki fiziki altyapı ve donanım eksiklikleri sürerken fiziki mesafe ve diğer tedbirlerin hayata geçirilmesinin mümkün olmadığını düşünürken, eğitime ayrılan bütçenin ve okulların ihtiyacı olan ödeneklerin artırılması gerektiğine vurgu yaptı.
18 MİLYON ÖĞRENCİ 1 MİLYONU AŞKIN ÖĞRETMEN SALGININ HEDEFİNDE
Pandeminin devam ettiği koşullarda eğitim öğretime başlamanın 18 milyon öğrenci ve 1 milyonu aşkın eğitim emekçisinin salgının hedefi haline geleceğini kaydeden Eğitim Sen şu talep ve çağrıyı dile getirdi:
"Pandemi tehdidinin giderek büyüdüğü koşullarda MEB, eğitim iş kolunda örgütlü sendikalarla acilen bir araya gelmeli ve süreci Sağlık Bakanlığı, sendikalar ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) gibi meslek örgütleri ile koordineli bir şekilde hareket ederek yönetmelidir. Eğitim Sen olarak, MEB’i eğitim ve pandemi ile ilgili her türlü bilgi paylaşımı ve karar alma süreçlerinde daima şeffaflık ve açıklık ilkesine uygun hareket etmeye davet ediyor, salgın tehdidinin daha da arttığı koşullarda okulların açılması gibi tehlikeli adımlar atmaktan uzak durmaya çağırıyoruz."