1 Ekim 2024 Salı

MLKP'den Arap halklarına çağrı: Bölgesel devrimimizde birleşelim

Farklı ülkelerde yaşayan Arap halklarına çağrı yapan MLKP Türkiye Kürdistan Enternasyonal Büro, "Halklar birleştiğinde hiçbir askeri teknoloji, hiçbir faşist çete güruhu onları yenilgiye uğratamaz. Gelin, pratik mücadele içinde, dayanışmada ve birleşik bölgesel devrimimizde birleşelim" dedi. 

Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP) Türkiye/Kürdistan Enternasyonal Büro, farklı ülkelerde yaşayan emekçi Arap halklarına çağrı yaptı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Bölgemizdeki tüm gerici burjuva devletler emperyalistlerin yanında hizalanıyor ve halkların ana düşmanlarından birini oluşturuyor. Soykırımcı katliamlar gerçekleştiriyorlar, halklar arasında düşmanca milliyetçi ve dinci duyguları provoke ediyorlar, dayanışma ve kardeşlik içinde ortak bir geleceğin inşası çabalarını felç etmeye çalışıyorlar. Bunu, burjuva Arap devletlerinin Filistin direnişini yarı yolda bırakan işbirlikçi ve ikiyüzlü İsrail politikalarında pek çok defa gördük. Arap halklarını diktatörce bir yönetim ve baskı altında tutarak direnişlere olan desteklerinin altını oydular.

'BÖLGEDE KALICI İLHAKIN KOŞULLARINI HAZIRLIYOR'
Faşist şef Erdoğan da Osmanlı İmparatorluğu'nun eski toprakları üzerinde nüfuzunu genişletme hayalleri kuran böyle acımasız bir diktatördür. Politik islamcı bir anlayışla birleşen bu yeni Osmanlıcı yayılmacılık sadece Kürt halkı üzerinde değil, aynı zamanda Arap halkları ve bölgedeki diğer halklar üzerinde de yıkıcı etkiler yaratmaktadır. Sömürgeci Türk devletinin yayılmacı siyaseti bugün gönderdiği asker ve çetelerle Libya'dan Irak'a kadar Arap coğrafyasını ve Arap halklarının özgürlük mücadelesini tehdit etmektedir. NATO içerisindeki ikinci büyük ordusuyla faşist Türk devleti emperyalistlerin çıkarına çalışmakta ve kendi sömürgeci emellerinin peşinden koşmaktadır. Cihatçı gruplarla birlikte Suriye'nin Afrin, İdlib, Cerablus, Azez, Tel Abyad işgali, Türkiye'nin kendi çıkarlarının yanı sıra hem Batı hem de Rus emperyalizminin çıkarları lehine ülkelerin istikrarsızlaşmasına yol açmış, milyonlarca Arap'ı, Kürt'ü, Süryani'yi, Ezidi'yi ve diğer halkları göç etmek zorunda bırakmıştır. Erdoğan bir yandan yıllardır mültecileri Avrupa'ya karşı bir koz olarak kullanırken şimdi de mültecilerin bir kısmını yerleştirmek üzere Rojava'nın işgal altındaki bölgelerinde büyük bloklar halinde evler inşa etme planını duyurdu. Bu demografik değişimle bölgede kalıcı ilhakın koşullarını hazırlıyor.

'İŞGAL GİRİŞİMİNE KARŞI GERİLLA YİNE KAHRAMANCA DİRENDİ'
Ancak, Erdoğan gibi diktatörler halkların direniş ruhunu hesaba katmazlar. Onun Müslüman Kardeşler ideolojisi tüm bölgede etkisini kaybetti. Türkiye'deki faşist diktatörlüğü yıkılmanın eşiğine gelmiş durumda. Bu nedenle, çok boyutlu krizine çözümü bir kez daha işgal ve savaşta arıyor. 17 Nisan'da faşist Türk devletinin ordusu, Suriye'den taşıdıkları cihatçı çeteler ve KDP güçlerin desteğiyle Irak Kürdistan'ındaki Zap ve Avaşin bölgelerine kapsamlı bir saldırı başlattı. Partimiz MLKP ve Türkiyeli diğer devrimci partilerden gerilla güçlerinin de içinde olduğu alandaki Kürt özgürlük güçleri karşısında hızlı bir zafer umuyorlardı; ancak Türk ordusunun kalıcı işgal girişimine karşı gerilla yine kahramanca bir direniş sergiledi.

'MÜCADELEYİ YÜKSELTELİM'
Emperyalistler bu bölgesel gerici karşı devrim merkezini silah ve paralarıyla destekliyorlar. Ancak, halklar sadece birbirlerine güvenebilir ve ortak bir mücadele inşa edebilir. Uluslararası proletarya ve dünyanın dört bir yanındaki ezilen halklar bu sömürgeci boyunduruktan kurtulmak için krize yazgılı kapitalizme karşı birlikte ayağa kalkmalılar. Bölgemizde milliyetçi ve dinci baskıya karşı devrimci bir çıkış yapmak için bir kopuş yaratma zamanı geldi. Bu nedenle, tüm Arap kardeşlerimizi tüm bölge halklarla birlikte sokaklara çıkarak ve nerede olursa olsun direnişe katılarak ortak düşmanımıza karşı mücadeleyi yükseltme çağrısı yapıyoruz.

'BÖLGESEL DEVRİMİMİZDE BİRLEŞELİM'
Orta Doğu, Balkanlar ve Kafkasya'da bölgesel demokratik ve sosyalist federasyonların kurulması için omuz omuza savaşarak ortak geleceğimizi kendi ellerimize alabiliriz. Bugün bu yoldaki acil görev Kürt özgürlük hareketinin özgürleştirdiği bölgelerinin savunulmasından geçiyor. Halklar birleştiğinde hiçbir askeri teknoloji, hiçbir faşist çete güruhu onları yenilgiye uğratamaz. Gelin, pratik mücadele içinde, dayanışmada ve birleşik bölgesel devrimimizde birleşelim!"