30 Eylül 2024 Pazartesi

MLKP-Kürdistan: Rojava devrimi 10. yılında yaşıyor, yaşayacak

Rojava devriminin onuncu yılına ilişkin açıklama yapan MLKP-Kürdistan, "Rojava devrimi etrafında kenetlenmeye ve devrimci mücadeleyi bulundukları alanlarda yükseltmeye ve aynı zamanda Rojava devrim siperlerinde yer almaya çağırıyoruz. Rojava devriminin savunması içeriden alınacaktır. Ama bu savunmanın bölgeden ve dünyadan alınması sorumluluğu tüm devrimci öznelerin, kadınların ve halkımızın omuzlarındadır" dedi. 

Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP)- Kürdistan, Kürdistanın emperyalistler tarafından 20. yüzyıl boyunca devam eden parçalanma ve sömürgeleştirme sürecinin 21. yüzyılın girişinde değişmeye başladığını belirtti. MLKP-Kürdistan, Başur ve Rojava iki ayrı ideolojik ve siyasi karakter olarak Kürdistan tarihine geçtiğinin altı çizildi. 

MLKP-Kürdistan'ın Rojava devriminin 10. yılına ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeler yer aldı: "NATO ve ABD işbirliği zemininde kendi kaderini tayin eden KDP ve YNK öncülüğünde kurulan Güney Kürdistan Federasyonu, süreç içinde işbirliğinde derinleşti. Ve giderek halkına karşı ve halkına rağmen bir pozisyon aldı. Osmanlıdan günümüze varlığını Kürdistan'ın tarihten silinmesi üzerine kuran sömürgeci faşist Türk devletiyle geliştirdiği son işbirliğiyle, halkına karşı düşmanlık safında konum aldı. İşgal ve sömürgeciliğe geçit verdi. İlerici barutunun zerresi bile kalmadı. Kaderini sömürgeciliğe teslim etti.

'KÜRDİSTAN VE BÖLGE DEVRİMİNİN KAPISINI ARALADI'
Kapitalist emperyalist sistemin aşılamaz olduğu, devrimler tarihinin sona erdiği, sınıf işbirliğinin propaganda edildiği, ezilenler için silahlara elveda çağrılarının yapıldığı bir dönem geride kaldı. Rojava devrimi Kürdistan'ın tarihine, sömürgeciliğe karşı halk adına, halk için ve halkla birlikte bir müdahale olarak giriş yaptı. Sınıf ve cins çelişkisinin uzlaşma temelinde çözülemeyeceğinin ezilenlerin ileri bölükleri tarafından da görüldüğü bir süreçte Rojava devrimi, kapitalizmin varoluşsal krizinin devrimci çözüm imkanı olarak ezilenlerin tarihinde onurlu yerini aldı. Kürdistan ve bölge devriminin kapısını araladı.

Rojava devrimimiz 10. yılında, ideolojik, siyasi ve askeri kuşatma saldırılarına rağmen direnmeye ve var olmaya devam ediyor. Yeni bir dünya, yeni bir yaşam ve yeni bir insanı kurmak için ısrar ve kararlılığını koruyor. Bu devrimin yapılışında ve inşasında yer alan başta şehitlerimiz ve gazilerimizi, emekçi halkımızı, devrimci-komünist parti ve örgütleri, enternasyonalizm bayrağını yüksekte tutan savaşçıları selamlıyoruz. Ezilen halkların ve cinslerin öncüsü olma haklı onurunu paylaşıyoruz.

'MÜCADELE YÜKSELTİLMELİ'
Kadınların tüm yapı içinde eş düzey temsilinin geliştirilmesi, kadın ordulaşmasının sağlanması, Kürt ve Arap halkının ittifakının başarılması, halk ordusunun yaratılması, devrimimizin en temel kazanımlarıdır. Halklar, kadınlar ve LGBTİ'lar için bir hapishane olan Ortadoğu'da atılmış bu adımlar ve kat edilen yol son derece önemlidir, değerlidir ve tarihi bir başarıdır. Devrim yapmaktan daha büyük bir ideolojik, siyasi ve askeri kararlılık gerektiren devrimi yaşatma mücadelesinin sorunları ve zorluklarının, devrimcilerde ve halklarımızda bir irade kırılması yaratmasına izin vermemek günün en temel görevidir. Devrim, büyülü bir dünya değildir. Sınıf ve cins mücadelesinin daha şiddetli hal almasıdır. Devrimimizin bu aşamada korunması, antikapitalist,
antiemperyalist mücadelenin yükseltilmesini zorunlu kılmaktadır.

'DEVRİMİMİZİ SAVUNABİLİRİZ'
Demokratik halk devrimimizin kazanımları ancak sosyalizm hedefine bağlanmış bir perspektifle korunabilir. Üretim araçlarının kolektif mülkiyeti amacına bağlanmış, burjuva özel mülkiyetçiliğe karşı mücadelede süreklileşmiş, kadın özgürlüğünün toplumsal maddi temellerini inşada derinleşmiş, kadın özgürlük değerlerinin hukukunu oluşturmuş bir hatta, Rojava devrimimizi savunabiliriz.

Başta işçi ve ev emekçisi kadınlar olmak üzere, tüm işçi ve emekçilerin yönetme erkindeki rolü güçlendirilmelidir. Meclis ve komünler, temel yönetme aygıtları rollerini oynamalı, bu bakımdan ortaya çıkan bürokratizme karşı mücadele edilmelidir.

'HALKIMIZA GÜVENİMİZ TAM'
İşgale karşı mücadele içinde büyüyen devrimimiz yeni bir işgal saldırısıyla karşı karşıyadır. Halkımız ve tüm savunma güçlerimiz, kendi tarihlerinden yeterli deneyimi ve birikimi elde etmiştir.
Gerillanın direnişi de bu birikimin içindedir. Halkımız, bu savunmada bütün gücüyle yer almalıdır. Sömürgeci Türk devletinin desteğiyle büyümüş neredeyse bir devlet inşa etmiş DAİŞ'i yenilgiye uğratmakla kalmamış ve onu parçalamış bir devrimimiz var. Bu birikim, deneyim ve kararlılığa dayanarak, gerillanın ilham veren direnişinden güç alarak sömürgeciliği topraklarımızdan söküp atacağız. Halkımıza ve onun yiğit evlatlarına güvenimiz tamdır.

'DİRENEN HALKLAR KAZANACAK'
İşgalciler yenilecek ve bir kez daha direnen halklar kazanacaktır. Rojava kazanacaktır. Ataerkiye karşı Rojava kadın devrimi yaşayacaktır. Suriye halkları, bu işgalci savaşa karşı Kuzey ve Doğu Suriye halklarının yanında yer almalı ve aynı zamanda demokratik Suriye'nin kurulması için bir olanağa dönüştürmelidir. Bu işgalci savaş, BAAS rejimini güçlendirdiği ya da ondan umutların yeniden yeşertildiği bir süreç olmamalıdır. Rojava-Kuzey ve Suriye devrimci demokratik halkçı sistemini bütün Suriye'ye yayma sürece olarak ele almalıdır.

'SORUMLULUK KADINLARIN VE HALKIMIZIN OMUZLARINDA'
MLKP Kürdistan olarak, Rojava'nın savunmasında ve inşasında dün nasıl yer aldıysak bu günde aynı görev ve sorumlulukla hareket edeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz. Paris komününden Ekim devriminden aldığımız derslerle Rojava devrimini büyütme kararlılığımız devam edecektir. Başta dört parça Kürdistan, Türkiye, Suriye, İran ve Irak halklarını, tüm dünya onurlu insanlarını Rojava devrimi etrafında kenetlenmeye ve devrimci mücadeleyi bulundukları alanlarda yükseltmeye ve aynı zamanda Rojava devrim siperlerinde yer almaya çağırıyoruz. Rojava devriminin savunması içeriden alınacaktır. Ama bu savunmanın bölgeden ve dünyadan alınması sorumluluğu tüm devrimci öznelerin, kadınların ve halkımızın omuzlarındadır.

Yaşasın Rojava kadın devrimimiz. Bir kez daha devrimimizin 10. yılında tüm halkımızın devrim bayramını kutluyoruz."