30 Eylül 2024 Pazartesi

Mardin E Tipi Hapishanesi'nde günde 3 kez su veriliyor

TUAY-DER hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri ve tutsakların başlattığı açlık grevlerine ilişkin açıklama yaptı. Hapishane yönetimiyle yaptıkları görüşmelerin sonuç vermediğini belirten TUAY-DER, pandemi önlemi kapsamında hiçbir tedbir alınmadığına dikkat çekti.

Diyarbakır'da Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri ve tutsakların açlık grevine başlamasına ilişkin dernek binasında basın toplantısı düzenledi. Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybedenlerde Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER) ve Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu'nun (MED TUHAD-FED) katıldığı açıklamanın metnini TUAY-DER yöneticisi Mehmet Üzer okudu.

Üzer, hapishanelerde yaşanan hak ihlallerinin artarak devam ettiğine dikkat çekti. TUAY-DER'e yapılan başvurular sonucunda Haziran ayında Mardin E Tipi Kapalı Hapishanesi'ne bir ziyaret gerçekleştirildiğini belirten Üzer, "Cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerle yapılan görüşmelerde, hak ihlallerinin devam ettiği tespit edilmiştir. Daha önceki şikayetler ve hak ihlalleri karşısında yetkili makamlar nezdinde yaptığımız görüşmelerin ve girişimlerin sonuç vermediği, tutuklu ve hükümlülerin maruz kaldığı hak ihlallerinin devam ettiği anlaşılmaktadır" dedi.

Uluslararası sözleşmelere dikkat çeken Üzer, hapishanelerde tutuklu ve hükümlülere uygulanan kötü muameleler ve hapishane idaresi tarafından yasaya aykırı uygulanan davranışlar hakkında etkili bir idari ve yargısal denetim sağlanması için Adalet Bakanlığı'nı ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonunu göreve çağırdı.

Üzer, hapishanelerde yaşanan kötü muamelelere ilişkin şu bilgileri aktardı:

"Mardin E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda görüştüğümüz müvekkillerle pandemi sürecinden kaynaklı avukatlarla kapalı görüş yapılmakta. Kapalı görüşteki telefonların dinlendiği açıktır. Telefon dinlenmeleri avukat ve müvekkil arasında gizliliği ortadan kaldırılmakla kalmayıp savunma yapma önüne geçilmektedir. Bu sebeple öncelikle cezaevlerinde tutuklu ve hükümlülerin bir an önce avukatlarıyla savunma hakları daha da fazla kısıtlanmadan avukat görüş odalarının pandemiye uygun hazırlanmaları gerekmektedir.

Sosyal mesafeye dikkat edilmesi gerektiği dile getirilen bugünlerde cezaevinde koğuşların sayı kapasitesinin üstünde tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu ve bu durumdan ötürü de tutuklu ve hükümlülerin cezaevinde yaşam alanlarının daraldığı, yerlere yataklar serildiği bilgisi tarafımıza iletilmiştir. Havalandırmanın standartların altında ve küçük olduğunu tutuklu ve hükümlüler açık bir şekilde dile getirilmiştir.

Taciz boyutuna varan aramalar ve koğuş baskınlarının olduğu ve yapılan baskınlarda pandemi için hiçbir tedbir alınmamaktadır.

Tutuklu ve hükümlülere dönük kitap, gazete ve dergilerin sınırlandırıldığı bildirilmiştir. Birçok kitap, gazete ve dergi hakkında yasaklama kararı olmamasına rağmen keyfi uygulamalardan ötürü tutuklu ve hükümlülere verilmemektedir.

Suyun sadece günde 3 defa olacak şekilde 45 dakika ile sınırlandırıldığı; pandemi sürecinde temizliğe ve hijyene önem verilmesi gerektiği bugünlerde cezaevi idaresinin suyu kısıtlı verdiği, sıcak suyun ise haftanın belirli günlerinde ve belirli saatlerinde verildiği, diğer zaman dilimlerinde sıcak su verilmediğini belirtilmiştir.

Yeteri kadar temizlik malzemelerinin tutuklu ve hükümlülere verilmediği ifade edilmiştir.

■ Pandemi süresi içerisinde birçok cezaevinde sayımlar yapılmazken veya koğuş kapısında mazgaldan yapılıyorken, cezaevinde sayımların gardiyanların koğuşlara gelerek yapıldığı, sayım esnasında tutuklu ve hükümlüleri bahçeye veya avluya çıkmasını veya ayakta sayım yaptırılmaya çalışıldığı belirtilmektedir.

Tutuklu ve hükümlülerin hastaneye gitme talepleri 'giderseniz sizleri 15 gün karantinada tekli hücrede tutarız bizce gitmeyin' şeklinde kurulan cümleler ile hasta tutsakların sağlık hakkına erişim hakları bu gibi örtülü tehditlerle sağlık hakkı tutuklu ve hükümlülerin elinden alındığı dile getirilmiştir.

Birçok tutuklu ve hükümlünün hukuka ve yasalara aykırı olarak keyfi bir şekilde disiplin cezasının verildiği kadın tutuklu ve hükümlülerin hukuka ve yasalara aykırı olarak bir yıla aşkın ziyaretçi kabulünden yoksun bırakılma ve yaklaşık 6 aya varan hücre disiplin cezalarının verildiği açıktır. Verilen disiplin cezaları sebebiyle tutuklu ve hükümlülerin koşullu salıverme tarihinde tahliye olmaları engellenmektedir.

■ Tutuklu ve hükümlülerin sağlık hakları ihlal edilerek, sağlık hakkına erişimleri kısıtlanmıştır. Hastane sevk ve tedavi işlemlerinin aksadığı gözlemlenmiştir. Cezaevinde ağır hasta tutukluların da bulunduğu cezaevi idaresi tarafından süren bu keyfi uygulamaların devam etmesi halinde ağır hasta tutukluların sağlığı açısından kötü sonuçlar doğuracağı aşikar olduğu dillendirilmiştir.

Mardin E Tipi Kapalı Cezaevinde tutuklu ve hükümlülerle yukarıda izah ettiğimiz ve maruz kaldıkları kötü muamelelere karşı çıkmak için açlık grevine başladıklarını öğrendik. Tutuklu ve hükümlülerin sağlıklarından endişe etmekle birlikte, cezaevi idaresinin bir an önce kötü muameleye sebep olan uygulamaları sonlandırması gerektiğini aksi halde telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğuracağını izah ederiz."