28 Eylül 2024 Cumartesi

Komünist işçi önderi Süleyman Yeter mezarı başında anıldı

Limter-İş Sendikası, 21 yıl önce gözaltında katledilen Limter-İş Sendikası Eğitim Uzmanı Süleyman Yeter'i mezarı başında andı. Anmada konuşan Limter-İş Başkanvekili Levent Akhan, "Süleyman Yeter bizim öğretmenimiz, bize yol gösteriyor" dedi. ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü ise Süleyman Yeter'in ideolojik bir fener olduğunun altını çizdi.

Limter-İş Sendikası eğitim uzmanlığı görevini yürütürken 7 Mart 1999 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde gördüğü işkenceyle katledilen komünist işçi önderi Süleyman Yeter, her ölüm yıl dönümünde olduğu gibi bu yıl da unutulmadı.

Süleyman Yeter, Alibeyköy'deki mezarı başında anıldı. Limter-İş Sendikası'nın düzenlediği anmaya Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Sosyalist Kadınlar Meclisi (SKM) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyeleri katıldı. "Öğretmenimiz Süleyman Yeter ölümsüzdür. DİSK/Limter-İş" yazılı pankartın açıldığı anmada "Selayman Yeter kavgamızda yaşıyor", "Süleyman Yeter ölümüzdür" sloganları atıldı.

'SÜLEYMAN YETER BİZİM ÖĞRETMENİMİZ'
Saygı duruşunun ardından konuşan Limter-İş Başkanvekili Levent Akhan, Süleyman Yeter'in 21 yıl önce karanlık bir süreçten geçildiği dönemde katledildiğini söyledi. Akhan, "Süleyman Yeter grev çadırında el ele tutuşu ve halay çektiği umuduyla başka ülkelerdeki işçi sınıfının insanca yaşayacağı bir sistem istemeleri gibi. Süleyman Yeter'in tıpkı grev çadırındaki bize umut olan görüntüsü gibi aynı süreç yaşanıyor. Süleyman Yeter bizim öğretmenimiz, bize yol gösteriyor. işçi sınıfının çok ağır bir süreçten geçtiği bir bu süreçte örnek alacağımız, bilgisinden faydalanacağımız bir devrimcidir" diye belirtti.

'DÜŞÜNDÜĞÜNÜ YAŞAMA UYARLAYAN BİR DEVRİMCİ'
Ardından konuşan ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, "Her bir yoldaştan dersler çıkarmak ve onun izlediği yolu izlemek, bu ışığı izlemek bizim için çok önemli" dedi. Tümüklü, "Gerçek anlamda düşündüğünü yaşama uyarlayan, yaşamıyla düşündüğünü birleştiren ve bu anlamda yaşamının her anını bir direniş grevinde ya da bir barikatta ya da bir atölyede ya da işçilerle, emekçilerle, ezilenlerin tüm bölükleriyle çeşitli noktalarda geçiren ve bunu yaşam olarak örgütleyen bir iddianın sahibiydi" diye konuştu.

Süleyman Yeter'in katledildiği dönemde teslimiyetçiliğin, tasfiyeciliğin, kaçkınlığın, birbirine güvensizliğin, yoldaşça duyguların yittiği bir dönemde Süleymanlaşmanın başka bir çizgi olduğunu vurgulayan Tümüklü, "Bİzler açısından hala öğretmeye devam ediyor. Yoldaşlaşmayı, düşündüğümüz ile yaşamı birleştirmeyi ve bu devrimci tevazuyu yaşamımızla kesiştirmek zorundayız. Süleyman'dan bunu öğrenmek zorundayız. Bizler için bir iddianın, bir yaşamın kendisi. Süleymanlaşmak aynı zamanda bir döneme yanıt olmaktır" diye kaydetti.

'SÜLEYMAN YETER İDEOLOJİK BİR FENER'
Süleyman Yeter'in ideolojik bir fener olduğunun altını çizen Tümüklü, "Süleymanlaşmayı gerçek bir arınma olarak almak, sadeleşme olarak almak ve yoldaşlaşma çizgisinde düşünce ile pratiği birleştirme hattı olarak okumak gerekir. Bu anlamıyla Süleyman yoldaşı bir kez daha özlemle, minnetle ve saygıyla anıyorum. Devrim şehitleri onurumuzdur" diye konuştu.