Köln'de 8. Adil Demirci'ye özgürlük eylemi

Almanya Köln kentinde her çarşamba düzenlenen "Adil Demirci ve tüm basın emekçilerine özgürlük" eyleminin 8'incisi gerçekleştirildi. Bu haftaki eyleme AGİF Eşbaşkanları ve yönetim kurulu üyeleri de katıldı.

 

Eylemde konuşan ETHA muhabiri Adil Demirci'nin kardeşi Tamer Demirci, kardeşinin özgürlüğü için ailesi, dostları, iş arkadaşları ve yoldaşlarının kararlılığının devam edeceğini vurguladı.

 

Ardından söz alan AGİF Eşbaşkanı Mesut Duman, "Adil için dayanışma komitelerininin Köln dışında başka şehirlerde kurulması için çalışmaların devam ettiğini" söyledi. Darbe bahanesiyle birçok muhalif medya kuruluşunu ve kurumu kapatan Erdoğan rejiminin kendisinden farklı olan her şeyi susturmak istediğinin altını çizen Duman, bu saldırgan siyasetin mağdurlarından ve rehinlerinden birisi olan Adil Demirci şahsında bu eylemi Türkiye'de düşüncelerinden dolayı tutuklu bulunanlar için yapıldığını belirtti.

 

Almanya'da mültecilerin ve göçmenlerin hakları için çalışma yürüten Kerwan adına yapılan konuşmada, Adil Demirci için yapılan imza kampanyasına dikkat çekmesi üzerine birçok kişi kampanyaya destek verdi. Kerwan temsilcisi "Özgürlük her birimiz için gerekli olan en doğal hakkımızdır. O yüzden kendi özgürlüğümüzü verdiğimiz değeri başkasının özgürlüğü için verelim ki bu hakkımızı birlikte koruyabilelim" dedi.

 

MLPD adına yapılan konuşmada ise kendisini özgürlüklerin ve demokrasinin gerçek savunucusu olarak göstermeyi seven Alman devletinin Münih'te açtığı davayla ve Kürt kurumlara karşı yaptığı ev baskınlarıyla tersini gösterdiğini vurguladı. MLPD'nin de banka hesaplarına el konularak ve en son olarak gençlik kamp alanının polis terörüne maruz bırakılarak bu politikadan nasibini aldığını hatırlattı.

 

Young Struggle adına sarah şiir okudu. Young Struggle adına ikinci konuşmayı yapan Carlos da Adil Demirci için özgürlük eyleminin önemini vurguladı.

 

Komünist Örgüt adına konuşma yapan Tim de Türkiye'ye karşı sanki demokrasi ve özgürlük için cephe almış gibi bir tutum gösteren Alman devletinin Berlin'de Azadi ve Ciwaka Azad bürolarını basarak gerçek yüzünü gösterdiğini söyledi. Seçim döneminde Türkiye'de birçok basın kuruluşun ve medya aygıtının yasaklanmasını bilen Alman devletinin, Türkiye ve Kürdistan'da yaşanan haksızlıkları anlatan az sayıda kurumlarda birisi olan Azadi ve Ciwaka Azad'ı kurumlarını basarak yine Erdoğan rejimiyle sıkı bağlarını kanıtlamış olduğunu ifade etti.