KESK: Yoksulluğa, sömürüye, zamlara ve savaşa karşı 1 Mayıs'ta Maltepe'deyiz

KESK İstanbul Şubeler Platformu, Kadıköy rıhtımda 1 Mayıs çalışmalarının startını vererek, sömürüye, yoksulluğa, cinsiyetçiliğe, ayrımcılığa ve savaşa karşı 1 Mayıs alanlarında buluşma çağrısı yaptı.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu, Kadıköy rıhtımda düzenlenen basın açıklamasıyla 1 Mayıs çalışmalarının startını verdi. "Yoksulluğa, işsizliğe, sömürüye, zamlara, güvencesizliğe, ayrımcılığa ve savaşa karşı 1 Mayıs'ta Maltepe'deyiz" pankartının açıldığı eylemde, KESK olarak sermayeden yana, ayrımcılığı ve cinsiyetçiliği körükleyen, doğayı talan eden, işçi ve emekçileri sömüren, halkı yoksulluğa iten bu düzene karşı mücadele edileceği vurgulandı.

Basın açıklamasını, KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ayfer Koçak okudu. Koçak insanca çalışma ve yaşama mücadelesi veren kamu emekçileri olarak, tüm hakların gasp edildiği, yoksulluğun derinleştiği, demokrasi, adalet ve barışın abluka altına alındığı koşullarda 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü'ne doğru ilerlediklerini belirtti.

"Dünyada ve ülkemizde kapitalist barbarlığın yarattığı yıkımın faturasını milyonlarca insan canlarıyla, doğa geri dönüşü olmayan tahribatlarla ödüyor" diyen Koçak, sömürü çarklarının milyonlarca işçi ve emekçinin canı ve kanıyla döndürüldüğünü ifade etti. Koçak, ülkenin içine atıldığı ekonomik ve siyasal krizin giderek derinleştiğine dikkat çekerek, bu sömürü düzeninin halka verecek hiçbir şeyi olmadığını dile getirdi.

"Bize güvencesiz istihdamı, kölece çalışmayı, açlık sınırında bir yaşamı reva gören; haklarımızı, özgürlüklerimizi ortadan kaldıran; her seferinde bizim değil, sermayenin, patronların yüzünü güldüren bu düzenin bize tek vaadi daha fazla yoksulluk, daha fazla sefalet, daha fazla baskıdır" ifadelerini kullanan Koçak, bu düzene "Artık yeter" dediklerinin altını çizdi. Her şeye rağmen Türkiye ve dünyanın her yerinde işçi ve emekçilerin mücadelesinin bu düzene karşı umudu büyüttüğünü dile getiren Koçak, taleplerini şöyle sıraladı:

🔹 "Emeğin sömürülmediği,
🔹Herkesin güvenceli, insanca çalıştığı bir işinin ve gelirinin olduğu, 
🔹Ekonomik krizlerin, salgınların faturasının emekçilere yıkılmadığı,
🔹Kimsenin cinsiyetinden, kimliğinden, inancından dolayı ikinci sınıf insan 🔹muamelesi görmediği,
🔹Kadınlara yönelik şiddet, taciz ve tecavüzün son bulduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırıldığı,
🔹İstanbul Sözleşmesi'nin feshinin iptal edildiği, 190 sayılı ILO sözleşmesinin imzalandığı,
🔹Eşit yurttaşlığın, barışın ve kardeşliğin hakim olduğu,
🔹Sendikal hak ve özgürlüklerin, hak arama yollarının önünün açıldığı, grevlerin yasaklanmadığı,
🔹Haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilen KHK'lıların işine geri döndüğü,
🔹Düşünmenin, düşünceyi ifade etmenin cezalandırılmadığı,
🔹Gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan,
🔹Emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin hakim olduğu,  yüzde 1'in değil yüzde 99'un mutlu yaşadığı bir dünya istiyoruz!"

Bu dünyanın hayal olmadığını belirten Koçak, sömürü, baskı ve yoksulluk düzenine karşı el ele vererek 1 Mayıs alanlarında bir araya gelme çağrısı yaptı. "Yaşasın 1 Mayıs", "Direne direne kazanacağız", "Birleşe birleşe kazanacağız", "Üreten biziz, yöneten de biz olacağız" sloganlarının atıldığı eylem, 1 Mayıs'a çağrı yapan bildirilerin dağıtımıyla son buldu.