24 Eylül 2024 Salı

KDP güçleri 15 yaşındaki Kürt gencini öldürdü

Kürt halkının özgürlük mücadelesine karşı Türk devletiyle işbirliğini sürdüren KDP, 15 yaşındaki bir genci katletti.

Türk devletiyle işbirliği içerisinde Kürt halkının özgürlük mücadelesine karşı saldırılarını sürdüren KDP, Hewlêr'de 15 yaşındaki Heval Emîr adlı genci katletti.

Federe Kürdistan Bölgesi'nin Hewlêr kentinde yaşayan 15 yaşındaki Emîr, KDP'ye bağlı anti-terör timlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitirdi. Katliam saldırısı 9 Haziran günü yaşanırken, yaşamını yitiren Emîr'in ailesine 15 saat sonra haber verildi.

Emîr'in nasıl öldürüldüğünü soran aile, KDP güçleri tarafından tehdit edilirken, Emîr'in dur ihtarına uymadığı iddia edildi.

KDP'li Şêx Weysî Barzani'nin olayla ilgilendiğini öne süren KDP'ye bağlı güçler, aileyi olayı kamuoyuna duyurmaması için tehdit etti.

VÜCUDUNDA BIÇAK YARASI
Olayın aydınlatılmaması üzerine Emîr'in ağabeyi ve annesi açıklama yaptı. Ağabey Umêd Emîr, "Bize kayıt almamamız ve basına anlatmamamız söylendi. Şêx Weysî Barzani'nin olayla ilgilendiğini söylediler. Ancak ben kendim cenazemizin görüntülerini çektim. 7 kurşunla öldürüldüğünü, yine vücudunda bir bıçak yarası olduğunu görüntüyle belgeledim. Eğer bu çocuk müfrezedeyse ve durmadığı için vurulmuşsa, arkadan kurşunlanmış olması gerekiyordu. Ancak bütün kurşunlar önden vurulmuş, arkadan vurulduğunu gösteren kurşun izi yok. Yine olaydan 15 saat sonra bize oğlunuz öldürüldü haberi verildi. Bunu da resmi yollardan değil, siviller aracılığıyla ilettiler" şeklinde olayı anlattı.

ARACA 28, HEVAL'İN BEDENİNE 7 KURŞUN İSABET ETTİ
Emîr'in 15 yaşında olduğunu belirten Umêd Emîr, "Ne aracı var ne de üzerinde parası var. Araca 28 kurşun isabet etmiş, tek bir tanesi bile onun yanında bulunan kişiye isabet etmemiş, 7 kurşun kardeşime isabet etmiş" dedi.

'WEYSÎ BARZANİ OĞLUMA NE YAPTI'
"Oğlumun ne suçu vardı öldürdüler" diyen Heval Emîr'in annesi ise, "Benden 5 bin lira istemişti ve ona verdim. 'Akşam erken dön oğlum' dedim. Akşam ezanından sonra gelmeyince, onu telefonla aradım ulaşamadım. Sonra kendisi aradı, 'anne merak etme, geleceğim' dedi. Neredesin diye sordum, bir anda telefondan sesler geldi ve telefonu kapandı. Sonra defalarca aradım ama hiç kimse yanıt vermedi. Ertesi gün öğleden sonra ikindi vakti saat 3'te sivil iki kişi geldi. 'Oğlun öldürülmüş. Ne olup bittiğini bilmiyoruz' dediler. Hemen merkeze gittik. Orada, 'Weysî Barzani'nin emri var, buraya herhangi bir basın getirmenizi istemiyor' dediler. Oğluma ne oldu? Weysî Barzani ne yaptı oğluma" diye sordu.