30 Eylül 2024 Pazartesi

Katliam sorumluları değil Suruç için adalet arayanlar tutsak

Hem "görevi ihmalden" yargılanan polislerin hem de Suruç katliamı ana davasında katliamın sorumluları alenen aklanmak istendi. Katliam saldırıları 7 yıl boyunca yargı eliyle meşrulaştırılmaya çalışılırken oğlu Evrim'i andığı için anne Besra Erol, kardeşi Medali'nin ardından mücadele eden Kübra Barutçu ve Suruç yaralısı Efe Çatalbaş yıllardır tutsak. Onların tutsaklığı devlet-IŞİD ortaklığıyla gerçekleşen bu katliamın sorumlularının devlet-yargı eliyle korunmak istenmesinin somut örneği.

33 düş yolcusunu aramızdan koparan Suruç katliamının üzerinden 7 yıl geçti. 7 yıldır düş yolcuları sokak sokak yürütülen mücadeleyle anılıyor. Devlet-IŞİD ortaklığıyla gerçekleşen bu katliamda hayatta kalanlar ve katledilenlerin hesabını soranlar ise 'failler korunsun' diye sistematik işkenceye uğruyor.

20 Temmuz 2015 tarihinde gerçekleşen katliamın hemen ardından yaralılar, tanıklar, aileler ve avukatlar uzun soluklu bir adalet arayışına başladı. 7 yıldır süren davada bir arpa boyu yol alınamazken; istihbarat bilgisine rağmen katliama göz yuman polisler verilen para cezalarıyla ödüllendirildi. Suruç katliamı ana davasında ise tüm suç tek tutuklu sanık Yakup Şahin'e yüklenerek gerçek sorumluları gizlemek için dava kapatıldı. 

Yakup Şahin o gün mahkemede, "Bana geldiler, beni kurtaracaklarının sözünü verdiler, ama beni burada unuttular" itirafıyla kapalı kapılar arkasında yapılan pazarlığı anlatmıştı.

Bu itiraf mahkeme heyetinin kararını değiştirmedi, çünkü heyetin derdi katliamın sorumlularını yargılamak değil aklamaktı.

HAYATTA KALANLAR KATLEDİLMEK İSTENDİ
Suruç'un ardından adalet mücadelesi yürütenler sokak ortasında kaçırıldı, işkence gördü, gözaltına alındı, "Suruç'ta yarım kalan tamamlanacak" tehditleriyle tutuklandı. Oğlunun cenaze töreninde yaptığı konuşmadan dolayı Besra Erol, Suruç'ta yaralanan Efe Çatalbaş ve kardeşi Medali'yi kaybeden Kübra Barutçu hala tutsak.

BESRA EROL MEZARI BAŞINDA OĞLUNU ANDIĞI İÇİN YILLARDIR TUTSAK
Suruç'ta ölümsüzleşen oğlu Evrim'in cenaze töreninde yaptığı konuşmadan dolayı Besra Erol yıllardır tutsak. 70 yaşındaki Erol sayısız sağlık sorununa rağmen tahliye edilmiyor, çünkü anne Erol, 33 insanı katletmekte beis görmeyen AKP-MHP iktidarının istismar aracı haline getirdiği dinciliğini sorguladı.

Besra Erol, biri engelli 8 çocuk annesi. Evrim'in katlinden sonra oğlunu yürüttüğü mücadeleyle anmayı tercih etti. İktidar için "annelerden korkuyorlar" sözlerini O'nu gözaltına almaya gelen polisin sarf ettiği "nihayetin geldi" sözleri doğruladı.

Anne Erol'a verilen 7 yıl 6 ay hapis cezası onandı. 2019 yılından bu yana tutsak olan Besra Erol, üç yıldır oğlunun mezarını ziyaret edemiyor...

'ANNEMİN POLİTİK BİR DURUŞU VAR'
Besra Erol'un çocuklarından Aran annesinin Elazığ'a sürgün edildiğini aktardı. 70 yaşına gelen annesinin sağlık sorunlarının gittikçe arttığına işaret eden Aran Erol, şöyle devam etti: "Annem bir konuşmadan dolayı tutuklandı. Ama annemin politik bir duruşu var. Bu nedenle katilleri yargılamak yerine acı çeken bir anneyi, yaptığı konuşmayı şişirerek dosyaya koyup hapse atıyorlar. Bu intikamdan başka bir şey değil. Kolluk anneme 'sen niye böyle çocuklar doğurdun' dedi. Bizim tek dileğimiz, tek arzumuz adaletin sağlanması. Suruç katliamının faillerinin ve arkasındaki kişilerin yargılanmasını istiyoruz."

SURUÇ YARALISI EFE ÇATALBAŞ 6 YILDIR TUTSAK

Katliam günü Efe ile birlikteydik. Bacağı alçıya alınmıştı. Daha sonraki görüşmemiz ise Suruç katliamının birinci yıl etkinliğiydi. Efe, Kasım 2016'da asılsız iddialarla tutuklandı. 6 yıldır hapishanede ve 6 yıldır Suruç şehitleri anmalarına katılamıyor, davalarını izleyemiyor.

Efe'nin babası Selçuk Çatalbaş, oğlunun Gezi direnişine katılmanın bedelini Suruç'ta ödeyenlerden olduğunu söyledi. O gün 33 düş yolcusunun hayatını kaybettiğini hatırlatan ve onları anan Çatalbaş, yaralananlara ise eziyetin 7 yıldır sürdüğünü kaydetti. Çatalbaş, "Efe'ye 1 Mayıs 2015'te havai fişek attığı iddiasıyla 10 yıl 6 ay hapis cezası verdiler. İstinaf, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi onayladı şu an Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıdık" dedi.

'HAPİSHANEDE EĞİTİM HAKKI ELİNDEN ALINDI'
Oğlu Efe'nin altı yıldır hapishanede olduğunu belirten Çatalbaş, "İstanbul Üniversitesi 3. sınıftaydı, okul devam zorunluluğunu bahane ederek uzaklaştırdı. Hapishaneden bir vakıf üniversitesine başladı hukuk fakültesi 4. sınıfta şu anda" ifadelerini kullandı.

'TERS KELEPÇE İŞKENCESİYLE SAÇLARI KESİLMİŞ'
Efe'nin ailesi İstanbul'da olmasına rağmen Silivri Hapishanesi'nden Afyon Hapishanesi'ne sürgün edildiğine dikkat çeken baba Çatalbaş, şöyle devam etti: "Efe'nin saçlarını kesmek istemişler. Reddetmiş. Bunun üzerine ters kelepçe yapmışlar ve saçlarını zorla kesmişler. Şu anda da tek kişilik hücrede tecritte."

Suruç katliamı davasındaki hukuksuzlukları "utanç" olarak niteleyen Çatalbaş, Ankara ve Suruç katliamını IŞİD'li iki kardeşin gerçekleştirdiğini hatırlattı. Bu gerçeği tüm kamuoyunun bildiğine dikkat çeken Çatalbaş, dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun sözlerine işaret etti ve şöyle devam etti: "6 Haziran-1 Kasım arasında neler olduğunu söyletmeyin dedi, keşke Sedat Peker gibi 'cesur' olsaydı da açıklasaydı."

'BERAAT KARARI VERİLDİ ANCAK SAVCI İTİRAZ ETTİ'
Efe hakkında 2020 yılında yeni bir dava açıldı. Hakkında ceza kararı verilen 1 Mayıs eyleminde patlayıcı madde kullanmak ve bulundurmak suçundan mükerrer yargılamayla daha uzun süre hapishanede tutulmasının yolu arandı. Aynı delillerle mükerrer yargılama nedeniyle mahkeme heyeti beraat kararı verirken, savcı karara itiraz etti. Bu davada istinafta sonuçlanmayı bekliyor.

Çıkarılan aflarla katillerin, gaspçıların, tecavüzcülerin serbest bırakıldığına ancak siyasi tutsakların hala içeride olduğuna dikkat çeken baba Çatalbaş, "Bu düzene muhalefet olan siyasiler hala tutsak. En kısa zamanda özgürlüklerine kavuşmalarını diliyorum. Suruç'ta hayatını kaybeden tüm gençlerimizin acısı hala taze. Ailelerine baş sağlığı diliyorum asla unutmadığımızı dile getirmek istiyorum. Onları da saygıyla anıyorum."

ANNE MEDİHA KURŞUNLANDI, KÜBRA BARUTÇU GÖZALTINA ALINDI
Suruç şehidi Medali Barutçu'nun kardeşi Kübra Barutçu'yu gözaltına almak için eve baskın düzenleyen polis, ateş açarak anne Mediha Barutçu'yu yaraladı.

Suruç katliamında ölümsüzleşen Medali Barutçu'nun ailesi de zulme maruz kalanlardan. Medali'nin kardeşi Kübra Barutçu'yu gözaltına almak için eve baskın düzenleyen polis, anne Mediha Barutçu'yu ateşli silahla yaralamıştı.

Panikleyen polisler evi dahi aramadan Kübra'yı apar topar gözaltına aldı. Kübra, Ağustos 2016 yılından bu yana Diyarbakır T Tipi Hapishanesi'nde tutsak.