22 Eylül 2024 Pazar

Kadın Savunma Ağı: Sen, ben, o, birlikte direnmeye 25 Kasım'da sokağa

25 Kasım'a çağrı için Kadıköy'de eylem yapan Kadın Savunma Ağı, "Sen, ben, o, birlikte direnmeye 25 Kasım'da sokağa" çağrısında bulundu.

Kadın Savunma Ağı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü'ne çağrı yapmak için Kadıköy'deki Karaköy-Eminönü İskelesi önünde eylem yaptı.

Kadınların birliğini simgeleyen resimlerin yanı sıra, "Senin için de buradayız senle daha güçlüyüz" yazılı döviz taşındı. Eylem boyunca, "Erkek adalet değil, gerçek adalet", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", "Yaşasın feminist mücadelemiz", "Geceleri de, sokakları da, meydanları da terk etmiyoruz", "Kadın cinayetleri politiktir", "Senin için de buradayız senle daha güçlüyüz", "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı.

Basın açıklamasını okuyan Gökçe Korkmaz, "Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü 25 Kasım, 1960 yılında Dominik Cumhuriyeti'nde faşist diktatör Trujillo'ya karşı mücadelenin öncüsü olan üç kız kardeşin; Maria Mirabel, Minerva Mirabel ve Patria Mİrabel'in öldürüldüğü gün. Kod isimleri 'Kelebekler' olan Mirabel Kardeşler 61 yıldır dünyanın dört bir yanında erkek-devlet şiddetine karşı direnen kadınların özgürlük mücadelesinde yaşıyor" diye vurguladı.

Her 25 Kasım'da Kelebekler'in kanat çırpınışını sokaklara taşıdıklarını söyleyen Korkmaz, "Bu yıl da Mirabel Kardeşlerin cüretiyle erkek-devlet şiddetine karşı sen, ben, o birlikte direnmeye" çağrısında bulundu.

Evdeki şiddetin sokaktaki şiddetle, erkek şiddetinin devlet şiddeti ile birleştiği, salgının yeniden ağırlaştığı koşullarda 25 Kasım'a gittiklerini ifade eden Korkmaz, "Dört yanımız patriyarkal kapitalizmin yarattığı yıkımla kuşatılmışken umutsuzluğa kapılmadan nesneleştirilen bedenlerimizi, varlıklarımızı hep birlikte bu yıkıcılığın karşısına dikiyoruz. Gücümüzü dayanışmamızdan, cüretimizi örgütlülüğümüzden alıyoruz. Kadından kadına çağrımızı yükseltiyoruz: Sen, ben, o birlikte direnmeye" diye konuştu.

İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı alan, faili devlet adamları olan kadın cinayetlerini örtbas edip cezasızlıkla ödüllendiren, özsavunma uygulayan kadınları ölmediği için cezalandıran, kadınların hak arama mücadelesinin karşısına barikatlar kuran, LGBTİ+'ları yok sayıp nefreti örgütleyen faşizmin karşısında direnme çağrısı yapan Korkmaz, "Dinci gericilik faşizmi ve patriyarkayı doğallaştırmanın temel aracı haline getiriliyor. Diyanet fetvalarıyla hayatlarımızın her anına, makbul/makbul olmayan kadın ayrımları dayatılıyor; kadınlar aileye kapatılmaya çalışılıyor. Afganistan'da kadınları katleden, tüm özgürlüklerine saldıran Taliban için inanç olarak bir farkları olmadığını savunanlar cihatçı terör örgütünü ülkeye davet ediyor. Türkiye'den Afganistan'a kadın dayanışmasını büyüterek laikliği savunalım. Hayatlarımızı kuşatan dinsel baskılara karşı sen, ben, o birlikte direnmeye" ifadelerini kullandı.

Borçlu, işsiz ya da güvencesiz çalışan, evin-ailenin-toplumun tüm yükünü sırtlayan; emeği görünmeyen, karşılıksız kalan tüm kadınlar patriyarkal kapitalizmin karşısına dikildiğini söyleyen Korkmaz, "Ev ev, işyeri işyeri, okul okul, sokak sokak sen, ben, o birlikte direnmeye" diye belirtti.

Korkmaz açıklamanın devamında şunları söyledi:
"Doğa ve kadın bedeni üzerindeki tahakkümle yağmanın; ekolojik krizin ağırlaştırdığı erkek egemenliğinin ancak birlikte son bulacağını biliyoruz. İklim krizine, doğanın yıkımına ve sömürgeleştirilmesine karşı sen, ben, o birlikte direnmeye!

"Ataerkil kapitalizmin çoklu krizleriyle nesneleştirilen tüm kadınları, sen, ben, o birlikte direnmeye çağırıyoruz. Dünyayı sırtında taşıyanları, bizi ezen toplumsal koşulları kolektif direnişimizle alt edecek feminist bir özsavunma hareketi kurmaya çağırıyoruz! 25 Kasım'a giderken, İstanbul Sözleşmesiʼnden bir gece yarısı çekilen tek adama ve ondan güç alan bütün adamlara hep birlikte haykıralım; siz sözleşmeden çekilirseniz biz İstanbul Sözleşmesi oluruz!

"Evde, sokakta, işte, okulda, kampüste bulunduğumuz her yerde patriyarkaya karşı suç ortaklığımızı büyütelim. Her yerde birbirimizi savunduğumuz ağları örgütleyelim. Ve kadından kadına çağrımızı yükseltelim."