22 Eylül 2024 Pazar

JMO: İliç, son yılların en büyük çevre felaketlerinden biri

İliç'te yaşanan katliama tepki gösteren Jeoloji Mühendisleri Odası, "Günümüzde çevre felaketlerine neden olan ve bunu da alışkanlık haline getiren firmaların işletme ruhsatlarını derhal iptal edecek düzenlemeler Maden Kanunu ve Çevre Kanunu içinde işlevlendirilmelidir" ifadelerini kullandı.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, Erzincan'ın İliç ilçesinde Anagold Madencilik tarafından işletilen Çöpler Altın Madeni'nde meydana gelen yığın liçinin kayması ve çökmeye ilişkin yazılı açıklama yayınladı.

Bu olayın son yıllarda madencilik alanında görülen en büyük çevre felaketlerinden birine neden olduğu kaydedilen açıklamada, 2022 yılı Haziran ayında yine aynı işletmede yığın liçi sahasındaki siyanür karışımı çözelti götüren borularda yaşanan kırılma sonucu sahanın doğusundan geçen ve aktif Munzur Fay Zonu tarafından kontrol edilen Sabırlı deresine akması nedeniyle Jeoloji Mühendisleri Odası'nın bu bölgede incelemelerde bulunduğu hatırlatıldı.

İncelemeler sonucu işletme sahası içerisinde aktif bir fay hattının bulunduğunun tespit edildiği ancak bu fay hattının işletme projeleri hazırlanırken dikkate alınmadığı kaydedilen açıklamada, "Olası büyük bir depremde bu alanda bulunan tesislerin yıkılma riski taşıyabileceği ifade edilerek, hazırlanan ve işletilmekte olan atık depolama tesisi, üretim tesisleri ile açık kazı ve yığın liçi için gerekli tasarım parametrelerinin hem statik, hem de dinamik koşullar (açık ocakta patlama ile kazı yapılması nedeniyle) dikkate alınarak yeniden yapılması ve gerekli tedbirlerin alınması gerektiği ifade edilmiştir" denildi.

"Yığın liçi (heap leach) geçirimsiz bir zemin üzerinde hazırlanan cevher yığını üzerine uygun bir çözücü gönderilerek kazanılacak metalin çözeltiye alınması işlemidir. Bu malzeme kaya ortamlara göre oldukça zayıf, gevşek, gözenekli zemin türü gibi davranan yığınlardır. Dolayısıyla bu yığınlar sıvı içermekte ve açık ocaklar ile pasa yığınlarında olduğu gibi sıklıkla stabilite sorunları yaratabilmektedir" denilen açıklamada, İliç'te meydana gelen bu büyük kaymanın olası nedenlerinden başlıcasının yığın yüksekliğinin fazla olması ve yığının içerdiği çözeltinin gözeneklerde yarattığı basıncın yükselmiş olması olabileceği kaydedildi.

Açıklamada, "Ayrıca yine malzemenin hareketini gösteren görüntülerden, yığın liçini oluşturan malzemenin kayma sırasında oldukça yüksek bir hızla akan bir zemin gibi davranarak (çamur akması) hareket etmesi de gözenek sıvısı basınçlarının oldukça yüksek olma olasılığının bir göstergesi olabilir. Ayrıca geçtiğimiz hafta içinde bu bölgeye düştüğü belirtilen yağışın, bu malzemenin içine süzülmesiyle malzemenin doygunluk derecesinin artmış olması da kuvvetle muhtemeldir" ifadeleri kullanıldı.

Kazı patlatmalarının kaymayı tetikleyip tetiklemediği hususu da göz önüne alınarak gerekli incelemelerin yapılması gerektiğini vurgulanan açıklamada, bu sahada yapılacak inceleme ve değerlendirmelerde aşağıdaki sorulara yanıt aranması gerektiğinin altı çizildi:
🔹"İşletmedeki liç yığınlarının jeoteknik, hidrolojik ve hidrojeolojik faktörler birlikte dikkate alınarak etüdü ve buna dayalı şev ve döküm tasarımı yapılmış ve bunlara ilişkin raporlar hazırlanmış mıdır? Eğer bu etüt yapılmış ve raporları hazırlanmış ise, raporlarda önerilen tasarımın uygulanabilirliği nedir? Eğer bu etüt yapılmış ve raporları da tamam ve uygunsa, bu tasarım işletme tarafından hangi ölçüde dikkate alınmış ve uygulamaya geçirilmiştir?
🔹MTA Genel Müdürlüğü tarafından 2013 yılında hazırlanarak yürürlüğe giren Türkiye Diri Fay Haritasına göre Çöpler altın işletme sahası içinden geçen ve aktif olduğu belirtilen Ovacık-Malatya Fay Zonunun bir kolu olan ve İliç ile Ovacık arasında bulunan KB-GD doğrultulu Munzur Fay Segmentinin üzerinde paleosismoloji çalışması yapılıp, deprem üretme potansiyeli, tekrarlanma periyodu gibi parametreler konusunda herhangi çalışma yapılmış mıdır? Yapıldı ise işletme sahası içinde yer alan tesisler ile yığın liçi ve açık ocak işletme projeleri revize edilmiş midir?
🔹Çöpler altın madeni işletmesinde olası tehlikelere karşı 'Acil Durum Planları' yapılmış mıdır? Yapıldı ise olası yığın liçi akması veya stabilite problemlerine karşı hangi önleyici tedbirler alınmıştır?
🔹2022 Haziran ayında liç sahasının doğusunda, liç alanına siyanürlü çözelti taşıyan borularda yaşanan kırılma sonucu siyanürlü kimyasal çözelti, Sabırlı Deresi boyunca akmış, zehirli kimyasalların Karasu Nehrine ve üzerinde yer alan baraja ulaşmadığı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ifade edilerek, gerekli tedbirlerin alınması için geçici süre ile işletmede üretimin durdurulduğu kamuoyuna duyurulmuştur. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı alınan hangi tedbirleri yeterli görerek, işletmenin tekrar açılmasına onay vermiştir?
🔹Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı işletmede hangi sıklıkta 'izleme ve kontrol' faaliyetini yürütmektedir? İzleme ve kontrol işlemleri kendi personeli eliyle mi yoksa firma tarafından ücreti ödenen kuruluşlar vasıtasıyla mı yerine getirmektedir?
🔹Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü yeterli jeolojik, jeoteknik, hidrolojik ve hidrojeolojik araştırma ve inceleme yapmadan bu tür işletmelerin açılmasına neden izin vermektedir? Ülkemizde kaç alanda maden işletmesinin atık barajı 'aktif fay zonları' üzerinde veya yakınında yer almaktadır? Bu işletme sahalarında gerekli tedbirler alınmış mıdır?
🔹02.2023 tarihinde Çöpler altın işletme sahasında yığın liç sahasında yaşanan akma sonucunda, akan malzeme Karasu Nehrine ve üzerinde yer alan baraja ulaşmış mıdır? Ulaştı ise siyanürlü kimyasallar ile liç edilmiş, içinde siyanürlü sıvı çözeltinin yanında bol miktarda zehirli ağır metaller de içeren malzemenin, alandan uzaklaştırılması için hangi tür önleyici tedbirler alınmıştır?"

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası açıklamasında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına ve MAPEG Genel Müdürlüğüne şu uyarıları yaptı:
🔹"Bugün meslek örgüleri, yöre halkı ve ilgili sivil toplum örgütlerinden kaçırılarak hazırlanan, gerçekle örtüşmeyen ÇED raporlarının hazırlanması süreçleri ile bunların izleme, kontrol ve denetim hizmetleri gözden geçirilmeli, meslek örgütleri, ilgili sivil toplum kuruluşları ile yerel idareler izleme, kontrol ve denetim süreçlerindeki etkinliği artırılarak yasal altyapıya kavuşturulmalıdır.
🔹Çok tehlikeli atıkları barındıran atık baraj yerleri ve işletme tesislerinin yer seçimi, yer seçimi esnasında yapılması gereken jeolojik-jeoteknik çalışmaların uzman kişi ve kuruluşlar tarafından yapılması konusunda acilen çalışma başlatılmalı, Çevresel Etki Değerlendirilmesi Yönetmeliği ile Çevre Yeterlilik Tebliği, Maden Kanunu Uygulama Yönetmeliği, Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik gibi mevzuat düzenlemeleri katılımcı bir anlayışla gözden geçirilmeli, eksiklikler acilen giderilmelidir.
🔹Çöpler altın madeni işletme sahasında olduğu gibi sadece bugünümüzü değil, gelecekte de etkileri on yıllar boyunca devam edecek yığın liçi ve atık barajların yapılması gibi süreçler kamusal izleme, kontrol ve denetimi altında inşa edilmeli, periyodik kontrollerin yapılması zorunlu hale getirilmelidir.
🔹Bugün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığını Çevresel Etki Değerlendirilmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen izleme, kontrol ve denetimlerin uzman kişiler tarafından yapılmadığı, madencilik faaliyetlerine ilişkin ÇED Raporlarının usulüne uygun şekilde düzenlenmediği bilinmektedir. Madencilik gibi çok tehlikeli atıkları bünyesinde barındıran sektörel çalışmalara ilişkin raporların, konu hakkında yetkin meslek disiplinleri tarafından hazırlanması sağlanmalı, bu raporların izleme, kontrol ve denetimini yapan kurum personelinin de bu nitelikte olmasına özen gösterilmedir.
🔹Maden işletmelerinin denetimi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığını ile Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanlığınca ortaklaşa yapılmasını sağlayacak düzenlemeler hayata geçirilmelidir.
🔹Günümüzde çevre felaketlerine neden olan ve bunu da alışkanlık haline getiren firmaların işletme ruhsatlarını derhal iptal edecek düzenlemeler Maden Kanunu ve Çevre Kanunu içinde işlevlendirilmelidir.
🔹TMMOB ve bağlı meslek örgütlerinin Çevre kanunu içinde tanımlanan görevlerini yerine getirilmesinin önündeki engeller acilen kaldırılmalıdır."