24 Eylül 2024 Salı

'İşsizlik, yoksulluk açlık ve sefalet beka olamaz'

Ekonomik krize ilişkin iki ay yürüttükleri kampanyayı bugün yaptıkları açıklamayla sonlandıran HDP ve Yeşil Sol Parti İzmir İl Örgütleri, 15 Ekim Ankara Kongresine çağırdı. Birlikte mücadelenin önemine dikkat çekilen açıklamada, "Çağrımızdır; gelin bu tarihsel inşanın öznesi olun" denildi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İzmir İl Örgütleri, ekonomik krize karşı iki aydır yürüttükleri kampanyayı İZSU önündeki açıklamayla sonlandırdı. "İşsizlik, yoksulluk açlık ve sefalet beka olamaz" pankartıyla gerçekleşen açıklamanın metnini HDP İzmir İl Eşbaşkanı Berna Çelik okudu.

'BU ÜLKENİN İNSANLARI BÖYLE BİR BEKAYI HAK ETMİYOR'
Milyonlarca insanın işsizlikle kıvrandığı, açlık sınırının altında 11 bin 400 lira ücret ile çalışmaya mahkum edildiği, ev kiralarının 12-15 bin lira, bir simidin 10 lira olduğu, milyonlarca emeklinin 7 bin 500 lira aylık aldığını hatırlatan Çelik, "Ayda en az 25 kadının katledildiği, yalnızca geçtiğimiz ağustos ayında en az 201 işçinin iş cinayetinde yaşamını yitirdiği, Akbelen ve Cudî'de yaşandığı gibi ağaçların kesildiği, ormanların yakıldığı, doğanın sermaye tarafından talan edildiği bir ülkenin bekası. Ormanına, suyuna, toprağına sahip çıkan insanların joplandığı, kayıp çocuklarını arayan Cumartesi Anneleri'nin her Cumartesi Galatasaray Meydanı'nda dövülerek gözaltına alındığı, savaş politikaları sonucu 10 binlerce insanın düşüncelerinden, siyasi görüşlerinden dolayı cezaevlerinde rehin tutulduğu, tüm cezaevleri ve ülkenin tecride dönüştürüldüğü bir ülkenin bekası. Bu ülkenin insanları böyle bir bekayı ve yaşamı hak etmiyor, istemiyor, istemiyoruz" dedi.

'İNSANCA BİR YAŞAM İSTİYORUZ'
İnsanca bir yaşam istediklerini ve sermaye tarafından doğanın talan edilmesinin son bulmasını istediklerini söyleyen Çelik, "Savaş politikalarından hemen vazgeçilmesini, savaş çığırtkanlığına harcanan bütçenin halkların yararına kullanılmasını, Kürt sorununun barışçıl demokratik yollarla çözülmesini; emekli ve çalışanlara insanca yaşayacağı bir ücret verilmesini, güvencesiz ve işsiz insanların zorunlu ihtiyaçlarının devlet tarafından  karşılanmasını istiyoruz. İstanbul sözleşmesinin uygulanarak, kadın katliamlarının durdurulmasını; başta AHİM kararları olmak üzere, uluslararası sözleşmelerin tüm mahkemeler tarafından uygulanmasını, infaz yakma ve tahliyelerin ertelemesinin sonlanmasını, tecrit uygulamalarına son verilmesini istiyoruz" taleplerini sıraladı.

'ON BİNLERCE KİŞİYE TEMAS ETTİK'
HDP ve Yeşil Sol Parti İzmir İl Örgütleri olarak tüm bu talep ve özlemler için iki aydır bir kampanya gerçekleştirdiklerini ve açıklamayla çalışmayı tamamladıklarını kaydeden Çelik, şöyle devam etti: "Bu kampanya ile İzmir'in hemen hemen tüm ilçelerinde; mahalle pazarlarında, sokak ve meydanlarında imza stantları açtık. İş yerlerinde, atölyelerde, emekçi halkımızın yaşam alanlarında el bildirilerimizi dağıttık, ilçe merkezlerinde düzenlediğimiz basın açıklamalarıyla halklarımızı mücadeleye, örgütlenmeye çağırdık. Süreç içerisinde bizlere dayatılan bu sefalet düzeni altında ezilen on binlerce kişiye temas ettik.

'UMUT, ÇÖZÜM BİZİZ'
"İnsanların ezici çoğunluğun öfkeli olduğunu gördük. Ancak bu öfkeyle birlikte, umutsuzluğun da baskın olduğuyla yüzleştik. Bu coğrafyanın insanları mevcut düzen partilerini bir çözüm, bir umut olarak görmüyor! Seçimlerin hemen ardından yaptığımız bu kampanya ile bir kez daha gördük ki; çıkar çatışması içerisinde ayrı saflardaymış gibi duran, ancak konu emekçi halkların eşit, özgür, insanca bir yaşam talebi olduğunda hemen aynı safta emekçi halkların karşısına dikilenlere karşı umut biziz, çözüm biziz!

'15 EKİM ANKARA KONGREMİZE ÇAĞIRIYORUZ'
"Çözüm; tüm ezilenleri mücadele içinde özne kılacak, bu umudun politik ve örgütsel dinamiklerini kuracak olan 3. Yol hattımızdır! İşte, bu tarihsel sorumluluğun bilinciyle, 15 Ekim'de Ankara'da gerçekleştireceğimiz Yeşil Sol Parti Büyük Kongresinde, 3. Yol çizgimizi bu toprakların en güçlü odak noktası kılma iddiamızı perçinleyeceğiz. Çağrımızdır; gelin bu tarihsel inşanın öznesi olun! Her gün artan vergi ve zamlarla, giderek yoğunlaşan emek sömürüsüyle emekçi halklarımızın alın terini çalıp kendi servetine katanlara, şovenizm ve savaş çığırtkanlığıyla halkları birbirine düşman etmeye çalışanlara karşı örgütlü mücadelemizi büyütelim! Geleceğimizi çalanlardan bizim olanı geri alalım! Umut biziz, çözüm biziz! Yaşasın örgütlü mücadelemiz!"