İşçi Emekçi Birliği: İnsanca bir asgari ücret için mücadeleye

Asgari ücret görüşmelerinde iktidar, patronlar ve sarı sendikaların ekonomik krizin yükünü işçi ve emekçilerin sırtına yıkmak istediğine dikkat çeken İşçi Emekçi Birliği, "İşçi ve emekçileri insanca yaşanacak ücret için fabrikalarda, havzalarda, mahallelerde bir araya gelmeye, mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz" çağrısı yaptı.

İşçi Emekçi Birliği, asgari ücret görüşmelerine ilişkin Tophane'de bulunan Çalışma Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü önünde basın açıklaması düzenledi. "İnsanca yaşamaya yeten asgari ücret için mücadeleye" pankartı açılan eylemde basın açıklamasını Kutsal Yazar okudu.

Ücretli kölelik düzeninde milyonlarca işçi ve emekçinin asgari ücret adı altında sefalete mahkum edildiğini ifade eden Yazar, her yıl aralık ayında sermaye, devlet ve sarı sendikaların "asgari ücreti belirleme oyunu" oynadığını söyledi.

"Hükümet patronlar ile birlikte asgari ücret miktarını belirliyor. Komisyon toplantılarına, güya işçileri temsilen katılan Türk-İş'li sendika bürokratları danışıklı bir tutum sergiliyor" diyen Yazar, hayatı yaratan işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam şartlarının ise giderek kötüleştiğini vurguladı.

'ASGARİ ÜCRETLE GEÇİNMEK MÜMKÜN DEĞİL'
Güncel asgari ücretin İstanbul'da bir kiraya yetmediğine dikkat çeken Yazar, asgari ücretle geçinmenin mümkün olmadığını ifade etti. Elektrik, su, doğalgaz, iletişim, ulaşıma sürekli zam geldiğine işaret eden Yazar, iktidarın "kriz var, bekleyin" diyerek halkı oyaladığını söyledi. Krizin yükünün işçi ve emekçilerin sırtına yıkılmak istendiğini belirten Yazar, "Kriz sadece bizim için var. Sermayedarlar, holdingler, bankalar için kriz yok. Onlar kârlarını sürekli bizim sırtımızdan katlıyorlar" dedi.

'AYAĞA KALKMAZSAK KRİZİN YÜKÜNÜ SIRTIMIZA YIKACAKLAR'
"Bizler ayağa kalmazsak, sokağa çıkmazsak, mücadele etmezsek, her zaman yaptıkları gibi krizin yükünü bizim sırtımıza yıkacaklar" diyen Yazar, açlık sınırının 14 bin 25, yoksulluk sınırının ise 45 bin 686 TL olduğunu, mevcut asgari ücretin ise 11 bin 400 TL olduğunu kaydetti. Asgari ücretin yoksulluk sınırının üstünde olması gerektiğine dikkat çeken Yazar, iktidarın "maaş zamlarının enflasyonu tetiklediği" bahanesiyle asgari ücrete yılda bir zam yapılacağı açıklamasına işaret etti.

'ENFLASYONUN SEBEBİ SERMAYE YANLISI SİYASETTİR'
Yazar, şöyle devam etti: "Enflasyonun asıl sebebi burjuva iktidarın sermaye yararına izlediği ekonomik siyasettir. Holdinglerin, sermayedarların vergi borçları silinirken, onlara teşvik üzerine teşvik verilirken, işçiler, emekçiler söz konusu olunca bütçe dengesi, enflasyon, cari açık akıllarına geliyor. Çünkü sermaye yararına çalışıyorlar. Onlar için önemli olan hizmet ettikleri sermayenin çıkarlarıdır. Burjuva muhalefet ise iktidara gelseydi sorunlarımızı bir çırpıda çözeceğini iddia ediyor. Bunlar iktidar olsalardı, işçi-emekçilere reva görecekleri maaşları biz belediye işçilerinden, belediye uygulamalarından biliyoruz."

'İNSANCA YAŞANABİLİR BİR ÜCRET'
İşçi ve emekçiler olarak hakları için mücadele edip kendi kaderlerini kendi ellerine almaları gerektiğini ifade eden Yazar, taleplerini şöyle sıraladı:
🔹"Elektrik, su, doğalgaz, ulaşım, iletişim, en temel insan haklarıdır, insani ihtiyaç kadarı ücretsiz olmalıdır.
🔹Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılsın.
🔹Eğitim ve sağlık her düzeyde ücretsiz olmalıdır.
🔹İnsanca yaşanabilir bir ücret.
🔹Herkese insanca yaşamaya yaraşır barınma hakkı.
🔹İşçi ve emekçilerden alınan dolaylı, dolaysız tüm vergiler kaldırılsın.
🔹Asgari ücret görüşmeleri canlı yayınlansın."

'İŞÇİ VE EMEKÇİLER MÜCADELEYE'
Yazar, şöyle devam etti: "Sermayenin ve iktidarın saldırılarına karşı greve çıkan ve direnen işçiler izlenmesi gereken yolu gösteriyor. Asgari ücret oyununu bozmanın, insanca çalışma ve yaşam koşulları elde etmenin yolu işçi sınıfının birliğinden, fiili-meşru mücadelesinden geçiyor. İşçi ve emekçileri insanca yaşanacak ücret için, en temel hak ve özgürlüklerimiz için fabrikalarda, havzalarda, mahallelerde bir araya gelmeye, ücretli kölelik düzenine karşı mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz. Emeğin sömürüsü üzerine kurulu kapitalist düzeni yıkma, işçi-emekçilerin kendi iktidarını kurma mücadelesine omuz vermeye davet ediyoruz."

Eylem boyunca, "Asgari değil insanca yaşam", "Hak verilmez alınır, zafer sokakta kazanılır", "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları atıldı.