23 Eylül 2024 Pazartesi

İHD: Hak ihlalleri artarak devam ediyor

İHD, Marmara bölgesindeki hapishanelerde altı ayda 543 olan başvuru sayısının 2018 yılında toplamda 1186 başvuruya ulaştığını ve yaşanan hak ihlallerinin artarak devam ettiği söyledi.
İnsan Hakları Derneği (İHD), Marmara Bölgesi Hapishaneleri altı aylık hak ihlalleri raporunu açıkladı. Şube binasında açıkladığı raporda 2018 yılının ikinci altı ayında yapılan hak ihlali başvurularının derlenmesi, gönüllü dernek avukatlarının hapishanelere yaptıkları ziyaretler ve hapishanelere yapılan heyet ziyaretlerinden gelen bilgiler ile oluşturulduğunu kaydetti. 1 Temmuz - 31 Aralık 2018 tarihlerindeki toplam başvuru sayısının 643 olduğu ve başvuruların işaret ettiği ihlal sayısının ise 2306 olduğu açıklandı.
 
Altı ay boyunca 27 hapishaneden başvuru olduğuna dikkat çekilen raporda, başvuruların yoğunluklu olarak Silivri Ceza İnfaz Kurumları, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi, Edirne F Tipi, Düzce ve Balıkesir/Bandırma hapishanelerinden yapıldığının tespit edildiği açıklandı.
 
'İŞKENCE, TEHDİT, DARP'
 
Altı ay süresince gelen başvurulara dayanarak hazırlanan raporda, mahpuslara yönelik fiziki saldırıların, tehdit, darp ve işkencenin artarak devam etmesi yanında ayakta sayım dayatması, ters kelepçe uygulaması, sayım ve telefon görüşmelerinde tekmil ve askeri nizam dayatması, karşıt görüşlü mahpusların aynı ring aracıyla hastane ve mahkemeye götürülmesi ve çeşitli bahanelerle hapishane içerisinde karşı karşıya getirilerek saldırı ve provokasyon ortamının yaratıldığı belirtildi.
 
LGBTİ+ mahpuslara yapılan ayrımcılık,  çıplak aramaya zorlanma, sürgün, kamera, havalandırmaların üzerlerinin tel kafesle kapatılması, sohbet ve spor hakkının, mektupların engellenmesi, eşyalara el konulması ve yaygın sorunların ve hak ihlallerinin devam ettiği kaydedildi.
 
Raporda, hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri; İşkence, kötü muamele, darp, tehdit, disiplin cezaları, sürgün sevk, ayrımcılık, infaz yakma, çıplak arama, görüş yasakları, ters kelepçe uygulaması, tekmil dayatması ve 'diğer' olarak sınıflandırıldığı aktarıldı.
 
'KEYFİ DİSİPLİN CEZALARI İLE İNFAZ YAKMAYA ÇALIŞILIYOR'
 
Mahpuslara keyfi olarak disiplin cezalarının verildiği belirtilen raporda, slogan atılmasının, görevliyi çağırmak için hücre kapısına vurulmasının, itiraz ve şikayet dilekçesi vermenin dahi disiplin cezasına gerekçe yapıldığı aktarılan raporda, verilen disiplin cezalarının, mahpuslara yönelik tecridi derinleştiren iletişim ve görüş yasaklarıyla birlikte hücre cezalarını da içerdiği kaydedildi.
 
'ACİL SAĞLIK SORUNLARINDA AYLAR SONRA HASTANEYE SEVK'
 
Raporda sağlık hakkına erişim engeline dair şunlar kaydedildi; "Revire sevk edilmeme ya da geç sevk edilme, acil durumlarda dahi aylar sonra hastaneye sevk, hastaneye sevk edilse dahi kontrol, tetkik ve muayenelerin randevularına zamanında götürülmeme, hastane gidişlerinde hasta mahpuslara ters kelepçe dayatılması, hastanelere kafes denilen hücreli ring araçlarıyla götürülmesi, çıplak arama zorlamasını kabul etmeyen hasta mahpusların hastanelere götürülmemeleri, doktor muayenesi sırasında askerin odadan çıkmak istememesi, muayene sırasında mahpusun kelepçelerinin çıkarılmaması, kelepçeli ve jandarma eşliğinde muayeneye zorlanma, yine bazı doktorların aşağılayıcı, rencide edici ya da siyasi saiklerle hareket ederek mahpuslara ayrımcılık uygulanması gibi sağlık hakkı ihlalleri halen devam etmektedir."
 
Farklı siyasi görüşten mahpusların aynı ring aracıyla götürülerek provokasyon yaratmaya çalışıldığının ifade edildiği raporda, iletişim yasaklarının da keyfi olarak devreye sokulduğu kaydedildi.
 
'AMACIMIZ TEK BAŞINA RAPOR SUNMAK DEĞİL, HAK İHLALLERİNİ ENGELLEMEK'
 
İHD, sunulan raporda 6 aylık hak ihlalleri raporunun yalnızca kendilerinin ulaşabildiklerini kapsadığının altını çizerek, özellikle son dönemde bu hak ihlallerinde belirgin bir artış olduğunu, hapishanelerde hak ihlallerini tek başına bilgi sunmak için rapor haline getirmediklerini, insan hakları savunucuları olarak esas amaçlarının hak ihlallerini engellemek olduğunu aktardı.
 
"Biliyoruz ki; hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri dışarıda yükselteceğimiz sesle engellenir" denilerek raporun, mahpuslarla dayanışma çağrısı olduğu ifade edildi.
 
DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven'in açlık grevinin 105. gününde olduğunun hatırlatıldığı raporda, yaklaşık 60 hapishanede 321 kişinin süresiz dönüşümsüz açlık grevlerinnde olduğu açıklandı. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi beş avukatın ise açlık grevinin 28 gününde olduğu belirtildi.