28 Eylül 2024 Cumartesi

HDP tecride karşı Adalet Bakanlığı önünde eylem başlattı

HDP, PKK Lideri Abdullah Öcalan'a uygulanan mutlak tecride karşı Adalet Bakanlığı önünde eylem başlattı. HDP milletvekili ve DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, tecridin bir işkence olduğunu ve sonuç alana kadar eylemlerini sürdüreceklerini vurguladı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri İmralı Ada Hapishanesi'nde tutulan PKK lideri Abdullah Öcalan üzerinde devam eden mutlak tecrite karşı Adalet Bakanlığı önünde eylem başlattı.

"İmralı'da hukuk uygulansın", "Tecrit insanlık suçudur", "Savaşa ve tecride son", "İmralı'ya avukatlar gitsin" dövizleriyle Adalet Bakanlığı'na yürümek isteyen milletvekilleri bakanlık binasının yakınlarında polis tarafından engellendi.

Heyet adına açıklama yapan HDP Ağrı Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, CPT'nin İmralı adasını ziyareti sonrası herhangi bir açıklama yapmaması ve Öcalan'ın CPT heyetiyle görüşmediğine ilişkin duyumların Öcalan'a ilişkin ciddi kaygılara yol açtığını söyledi.

Tecritin ulusal ve uluslararası hukuku ayaklar altına alan bir uygulama olduğunu söyleyen Öztürk, kritik bir aşamaya gelen tecrit konusunda tüm demokratik kamuoyunu hassas davranmaya ve tepkilerini göstermeye çağırdı. "Sayın Öcalan'ın ne zaman sesi duyulduysa toplumsal barış ve Türkiye'nin geleceği açısından umut verici olmuştur. Dolayısıyla şu an AKP ve MHP iktidarının tecrit, insanlık dışı uygulamalar ve unutturma politikaları sürdürülüyor. Bu politikalara karşı sesimizi yükseltmemiz gerekiyor" diyen Öztürk, Öcalan'ın defalarca toplumsal barışın sesi olduğunu gösterdiğini vurguladı. Tecritin bir işkence ve insanlık suçu olduğunu kaydeden Öztürk, hükümete düşenin Öcalan'ı derhal avukatlarıyla görüştürmek ve bundan sonra da hukukun uygulanması olduğunu dile getirdi. 

Sonuç alıncaya kadar Adalet Bakanlığı önünde olacaklarının altını çizen Öztürk, şöyle devam etti: "Tecridin günlük siyasete malzeme edilmemesi gerekiyor. Tecride karşı mücadele ve İmralı'ya yaklaşım bizler açısından demokrasiye, hukuka ve insan haklarına yaklaşımdır. Bundan sonra alacağımız bütün kararlarda bu yaklaşımı esas alacağız. Bugüne kadar bizlere karşı tecritle ilgili yapılan oyalamalar, manipülasyon niteliğindeki açıklamalar olsun bunlara kesinlikle itibar etmeyeceğiz. Sonuç alıncaya kadar bu eylemi sürdüreceğiz. Bu etkinliklerimiz devam edecektir. Tecrit ölümdür, yok saymadır ve biz bunu kesinlikle kabul etmeyeceğiz. Bu konuda ya bir yol açacağız ya da bir yol olacağız."