1 Ekim 2024 Salı

HDP PM toplantısı Sonuç Bildirgesi: Umudumuzu büyütme zamanıdır

HDP PM toplantısı Sonuç Bildirgesi açıklandı. Sonuç Bildirgesi'nde, "Konferans ve kongremizi Demokratik Cumhuriyetin inşasına hizmet edecek kapsamda büyük bir coşkuyla gerçekleştireceğiz. Şimdi omuz omuza verme, bu yolu birlikte yürüme zamanıdır" denildi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi (PM), Türkiye'nin iç ve dış politikası açısından son derece kritik gelişmelerin yaşandığı günlerde, siyasi gelenekle zulme karşı direnişin mekansal hafızası olan Balgat'taki parti binasında gerçekleşen toplantı sonucunu açıkladı. 

Balgat'taki parti binasına ilişkin "Mücadelemizin hafıza mekânı, bizlere, yitirdiğimiz yoldaşlarımızı ve cezaevlerindeki tüm yoldaşlarımızı bir kez daha anma ve daha güçlü sahiplenme inancını perçinlemiştir.  Parti Meclisi toplantımızı geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz PM üyemiz Seçkin Kır yoldaşımıza adıyoruz. Seçkin yoldaşımızın anısı, mücadelemizde yaşayacak" ifadelerinin kullanıldığı Sonuç Bildirgesinde, küresel kapitalizmin kendi krizini aşmak için savaşa ve şiddete yaslandığı hatırlatıldı. 

'RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI BİR AN ÖNCE SON BULMALI'
Siyasal durum değerlendirmesi yapılan Bildirgede, "Kapitalizm krizini aşmak için attığı her adımın altında işçiler, emekçiler, halklar eziliyor. Acil çağrımızdır. Rusya-Ukrayna savaşı bir an önce son bulmalı, ölümler acilen durdurulmalıdır. Savaş ve çatışmaların tehdidi altında olan bu gidişatı durdurmak; ezilen ve sömürülenlerin kurtuluş yolu olan üçüncü yolu örgütlemekle mümkündür. Savaşa karşı barış için, açlığa ve yoksulluğa karşı adaletli paylaşım için, halkların ve inançların özgürlüğü ve eşitliği için ulus- devletlerin yapay sınırları aşarak dayanışma ve örgütlenmeyi büyüteceğiz" denildi. 

'SINIR ÖTESİ ASKERİ OPERASYONLAR ÇÖZÜM DEĞİL'
Türkiye iktidarının Rusya-Ukrayna savaşının devam ettiği bir atmosferde Kürdistan Bölgesel Yönetimi ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi'nde çatışmaları yoğunlaştırdığı belirtilen Bildirgede, "Şu sıralar Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin topraklarına gerçekleştirilen 'Kilit Pençe' askeri saldırısı 40 yılı aşkındır devam eden Kürt sorununda çözümsüzlüğü derinleştiren saldırılardan sadece biri olacaktır.  İktidar bu operasyonları ülkede derinleşen ekonomik krizin, dayanılmaz hale gelen açlık ve yoksulluğun üzerini örtmek için de kullanmaktadır. Türkiye kamuoyu ve demokrasi güçleri bunu en yalın haliyle görebilmeli. Bu çatışmalar ülkenin değil, AKP-MHP ittifakının bekası içindir. Ülke ve Ortadoğu, halkların eşitliğini esas alan onurlu bir barışla huzura kavuşur" ifadeleri yer aldı. 

'EKONOMİDE ÇÖKÜŞE KARŞI DAYANIŞMAYI TOPLUMSALLAŞTIRACAĞIZ'
Türkiye'nin tarihi bir kırılmanın yaşandığı bir süreçten geçtiğine dikkat çekilen Bildirgede, ekonomik krize bölgesel jeopolitik faktörlerle beslenen siyasal krizin de eşlik ettiği kaydedildi. Bildirgede, "Türkiye'de otuz milyon insan açlık riskiyle mücadele ediyor, dokuz milyon insan işsiz şekilde yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Halk açlığa mahkûm ediliyor. Bu düzen, aynı zamanda ekonomide kaynakları bir avuç yandaşa peşkeş çekme, sömürü ve rant düzenidir. Vurgunculuk, hırsızlık ve yandaş beslemeciliğidir.  Bu çöküşe karşı dayanışmayı toplumsallaştıracak; ülkenin bütün işçileri, emekçileri, yoksullarıyla ortak mücadele zeminlerini güçlendireceğiz" denildi. 

'NEWROZ MUTLAK TECRİDE EN GÜÇLÜ CEVABI VERMİŞTİR'
Tecridin, Türkiye'de toplumsal barışın ve demokratikleşmenin önündeki en büyük engel olduğunun altı çizilen Bildirge, şöyle devam etti: "İmralı'da Sayın Öcalan'a karşı yürütülen mutlak tecrit rejimi, 8 Mart ve Newroz alanlarında kadınlar ve Kürt halkı başta olmak üzere Türkiye halklarının iradi sahiplenmesiyle bir kez daha teşhir edildi. Bu kapsamda, Sayın Öcalan üzerindeki mutlak tecridin kaldırılması, Kürt sorununun demokratik çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünün açılması için gerekli şartların oluşturulması çağrısını yapıyoruz. Bu konuda Newroz'da en kitlesel şekilde mesajını veren değerli halklarımız bilsin ki HDP, mutlak tecrit ve çözüme dair var gücüyle çalışmaya devam edecek. 

'CEZAEVLERİNE YÖNELİK SALDIRILARA KARŞI DİRENİŞİ YÜKSELTECEĞİZ'
Tutsaklara saldırılar demokratik direnişimizle karşılaşacak! AKP-MHP ittifakının tahkim etmek istediği tek adam rejimi, toplumun tümü üzerinde estirdiği baskılar sarmalında cezaevleri de hedef halindedir. Hasta tutsaklar için cezaevleri ölüm evlerine dönüştürülmektedir. Tutsakların bütün hakları gasp edilmektedir. HDP olarak cezaevlerine yönelik saldırılara karşı demokratik  direnişimizi yükselteceğiz."

HDP KADIN MECLİSİ: 8 MART'IN COŞKUSUYLA MÜCADELE EDİYORUZ
HDP Kadın Meclisi de gerçekleştirdiği toplantıda, erkek egemen kapitalist düzenin ırkçı, milliyetçi, otoriter rejimlerle beraber kadınların emeğine, bedenine, kimliğine daha çok tahakküm etmeye çalıştığını vurguladı. Derinleşen ekonomik krizin altında kadınların daha çok ezildiğini belirten HDP Kadın Meclisi, "Hane içinde kaynamayan tencerenin hesabı kadınlardan soruluyor. Tasarruf kadınlardan bekleniyor. Kapitalizmin ataerkil zihniyetle bu ortaklığını asla kabul etmiyoruz. O nedenle mücadelemiz birbirini besleyen bu iki sisteme karşıdır" dedi.

'8 MART VE NEWROZ RUHUYLA 1 MAYIS'A HAZIRLANIYORUZ'
Dünyada ve Türkiye'de kadınların 8 Mart'ta direniş ruhuyla meydanlarda olduğu hatırlatılan açıklamada, "İşçi, emekçi, yoksul kadınlarla beraber adalet talebini haykırdık. AKP-MHP iktidarı döneminde daha çok artan kadın cinayetlerine karşı kadınların yaşam hakkını savunduk. İstanbul Sözleşmesi'ni, kadına yönelik şiddete karşı mücadele etmenin hukuksal ve toplumsal çözümleri üzerinde durduk. Bölgede ve dünyada artan savaş ve çatışmaların en ağır bedelini kadınlar ödüyor. Savaşa karşı barışın sesini sınırları aşarak buluşturduk. Savaş ve yoksulluktan dolayı artan göç hareketliliğinde kadınların yaşadığı taciz, tecavüz, şiddete karşı göçmen kadınların haklarını haykırdık. Kürt kadın siyasetçilerine dönük devam eden operasyonlara, tutuklamalara karşı 'Kadınların siyaset yapma hakkı engellenemez' tutumumuzu meydanlarda savunduk. 8 Mart'ın ruhuyla Newroz'u yaşadık. Newroz'un ruhuyla 1 Mayıs'a hazırlanıyoruz. Bu coşkuyu dünya kadın hareketinden aldığımız ilhamla birleştirerek büyük konferans ve kongremize hazırlıklarımızı sürdürüyoruz" denildi. 

'KAPATMA VE KUMPAS DAVALARINI BOŞA DÜŞÜRECEĞİZ'
AKP-MHP ittifakının HDP'yi hedef alan kapatma ve kumpas girişimlerinin tüm hızıyla sürdüğü ifade edilen açıklamada, birçok açıdan çöken ve kadük hale gelen Kobanê kumpas davasını yeniden diriltmek için bu dava kapsamında çok sayıda HDP'linin gözaltına alındığı hatırlatıldı. Açıklamada, "HDP'nin savunduğu demokrasi, eşitlik, özgürlük, adalet, barış, kardeşlik zeminindeki paradigması halk nezdinde karşılık buluyor. Devletin bütün aygıtlarıyla HDP'ye yapılan saldırılara en iyi cevabı 8 Mart'ta ve Newroz'da halklar, kadınlar, gençler, demokrasi güçleri hep birlikte verdi. Bugün HDP'yi savunmak demokratik siyaseti ve birlikte yaşama umudunu savunmaktır. Bizler HDP'yi ve fikriyatını sonuna kadar savunacağız" denildi.

8 Mart'ın isyanıyla tüm saldırılara karşı Newroz alanlarına milyonların aktığı hatırlatılan açıklamada, "Şimdi de Newroz ateşini 1 Mayıs'a taşımaya hazırlanıyoruz" vurgusu yapıldı. Açlık ve yoksulluğun derinleştiği bir dönemde ülkenin bütün işçileri, emekçileri, yoksulları, halkları omuz omuza dayanışmayla 1 Mayıs'ın ruhuna yakışır bir şekilde kutlayacağı kaydedilen açıklamada; ekmek ve barış mücadelesinin taleplerinin yükseleceği belirtildi. 

'KONFERANS VE KONGREMİZİ ÖRGÜTLÜYORUZ'
HDP Parti Meclisi toplantısı Sonuç Bildirgesi şöyle devam etti: "Parti Meclisimiz, kapsamlı ve güçlü istişareler neticesinde, konferans ve büyük kongremizin startını verme kararı aldı. Partimiz, faşizmin kurumsallaşmasının engellenmesine yönelik mücadelesini, demokratik siyasetin tüm imkânlarını ve araçlarını kullanarak sürdürme kararlılığındadır. Demokratik siyaseti tasfiye edebileceğini sanan bütün geçmiş iktidarların uğradığı akıbet bugün aynı anlayışı sürdürmekte olan bu iktidarı da beklemektedir.

'ÜÇÜNCÜ YOK SİYASETİNİ ÖRGÜTLEME ZAMANI'
Türkiye'de üçüncü yol siyasetinin somut politik ve örgütsel ifadesi olan demokratik ittifak zemininin inşa etmek için hep birlikte ev ev, sokak sokak, mahalle mahalle atölyelerde, fabrikalarda, yaşadığımız ve ürettiğimiz tüm alanlarda örgütleme zamanı olduğunun bilincindeyiz.

'ŞİMDİ OMUZ OMUZA VERME ZAMANI'
HDP Türkiye'ye kalıcı bir barışın gelmesi, eşit yurttaşlığın tesis edilmesi, doğa talanının önüne geçilmesi, emek sömürüsünün son bulması, bütün kimliklerin ve inançların özgürleşmesi için demokratik dönüşümün tek alternatifidir. Yeni yaşamın umududur. Halkların birlikte yaşama arzusu bu umudun can suyudur. Konferans ve kongremizi Demokratik Cumhuriyetin inşasına hizmet edecek kapsamda büyük bir coşkuyla gerçekleştireceğiz. Şimdi omuz omuza verme, bu yolu birlikte yürüme zamanıdır!