22 Eylül 2024 Pazar

HDP: Kent ablukasına karşı direnenleri unutmayacağız

Sokağa çıkma yasağı adı altında uygulamaya konulan kent ablukaları döneminin üçüncü yılı dolayısıyla açıklama yapan HDP, "O günlerde halkının yanında direnen Mehmet Tunç, Asya Yüksel, Pakize Nayır, Sêvê Demir, Çekvar Çubuk, Rozerin Çukur ve yaşamını yitiren yüzlerce isimsiz kahramanın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Unutmayacağız, unutturmayacağız..." diye belirtti.
HDP Merkez Yürütme Kurulu, sokağa çıkma yasağı adı altında uygulamaya konulan kent ablukaları döneminin üçüncü yılı dolayısıyla açıklama yayınladı.
 
Bu topraklar tarihindeki en büyük hukuksuzlukları, insan hakları ihlallerini ve vahşet tablolarından biri olarak tarihe geçtiği vurgulanan açıklamada, "16 Ağustos 2015 tarihinden itibaren 11 il ve 49 ilçede uygulanmış olan ablukalar ardında derin bir insani ve sosyal yıkım bırakmıştır" denildi.
 
Birleşmiş Milletler başta olmak üzere Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve birçok uluslararası kurum ve kuruluşun raporları yaşanmış olan hukuksuzlukları ve insan hakları ihlallerini birer birer tescil ettiği ifade edelin açıklamada, "Kürt kentlerinde aralıklarla başlatılan ve bütün sosyo-kültürel, sosyo-ekonomik ve siyasal yapıları kentlerin direniş hafızalarıyla birlikte çökertip, adeta coğrafi bir bölgeyi yeniden dizayn etmeyi hedefleyen ablukalarda, amaca ulaşmak için vahşetin bütün araçları devreye alınmıştır" diye kaydedildi.
 
Aylarca ağır silahlarla vurulan kentlerde yüzlerce insan, sadece Cizre'de aralarında çocuk ve kadınların bulunduğu 292 kişinin yaşamını yitirdiğinin altı çizilen açıklamada, "TOKİ'leştirme yoluyla yıkılan bölgeler büyük bir inşaat rantı alanına dönüştürülmüş, yereldeki halkın ekonomik yapısı ise çökme noktasına getirilmiştir. 'Yeni kentler' adı altında kentlerin dayanışma kültürü, mekânsal dönüştürme yoluyla parçalanmıştır. Etnik ve sosyal mühendislik stratejileri ile sadece Sur ilçesinde üç yüzden fazla tarihsel yapı yerle bir edilerek tarih ve hafıza hedef alınmıştır" diye belirtildi.
 
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
"Bu topraklar binlerce yıldır vahşetin, göçün, çökertmenin bütün hallerini görmüş ve yaşamıştır. Bütün bu yakıp yıkarak teslim alma, sindirme ve susturma girişimlerine rağmen bölgede yaşayan Kürt halkı bugün ayaktadır ve onurlu direnişini sürdürmektedir.
 
"Şırnak, Cizre, Silopi, Sur, Nusaybin, Yüksekova, Silvan, İdil ve Dargeçit ilçelerinde aylarca süren ablukaların üzerinden üç yıl geçmesine rağmen işlenen ağır insanlık suçlarıyla ilgili açılan davaların hiç birinde bir ilerleme sağlanamamış, çoğu dava takipsizlikle sonuçlanmış, birçok aile cenazesine bile ulaşamamıştır. Mevcut yargı yaşanan yıkım ve vahşetin üzerini örtmeye çalışmıştır. Ancak bizler yaşatılan bu vahşetin uluslararası mahkemeler tarafından mahkûm edileceğine ve hesap sorulacağına inanıyoruz.
 
"Bu zulüm cenderesine karşı o gün susmayanların direnişini saygıyla anıyoruz. O günlerde halkının yanında direnen Mehmet Tunç, Asya Yüksel, Pakize Nayır, Sêvê Demir, Çekvar Çubuk, Rozerin Çukur ve yaşamını yitiren yüzlerce isimsiz kahramanın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Unutmayacağız, unutturmayacağız..."