HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Başaran: Kadın mücadelesini yanımızdakine karşı da yürüteceğiz
"Kadın mücadelesi her yerde" kampanyası kapsamında Ağrı'da yürüyüş düzenlemek HDP Kadın Meclisi'nin yürüyüşü engellendi. HDP milletvekilleri Cumhuriyet Caddesi'ne kadar sloganlarla yürüdü. Burada açıklama yapan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Başaran, Ağrılı kadınlara "AKP'nin politikaları sizi yaşamdan koparmasın, bizim mücadelemiz sizi ayakta tutsun" diye seslendi. Başaran ayrıca, HDP'nin kadın mücadelesini yanındakine karşı da yürüttüğüne dikkat çekti, "Bizim mücadele deneyimimize bütün kadınlar güvensin" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) "Kadın mücadelesi her yerde" kapsamında Ağrı'da kayıtlara şüpheli olarak geçen kadın ölümlerini gündeme getirdi. Düzenlenen yürüyüşe HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Van Milletvekili Muazzez Orhan, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, parti yöneticileri ve çok sayıda kadın il binasında toplandı.
Polis, 'pandemi' salgınını gerekçe göstererek kadınların yürüyüş yapmasına izin vermedi. Bunun üzerine HDP'li vekiller "İstismara, infaza, tecavüze, kayyıma karşı biz varız" pankartı açarak Cumhuriyet Caddesi'ne doğru yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte sık sık, "Jin jiyan azadi", "Kadın cinayetleri politiktir" sloganları atıldı.
Vekillere zafer işareti ile destek veren esnaf ve çocuklar ise polisler tarafından engellendi. Cumhuriyet Caddesi'nde son bulan yürüyüşün ardından kadınlar burada açıklama yaptı.
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, 'pandemi' gerekçe gösterilerek uygulanan polis ablukasına dikkat çekti, "Bu konuşmayı yaparken bile yan tarafta polisler kadınlara şiddet uyguluyor. Çünkü pandemi iktidar için bir fırsat haline getirildi. Pandemi döneminde kadınlar mekanizmalara ulaşamadılar. Pandemi döneminde 6284 sayılı kanun askıya alındı. Kadınlar polise ulaşmak istedi ama cevapsız kaldılar. Pandemide ‘ölün' dediler kadınlara. Bunun karşısında mücadele etmeyi de pandemi bahanesiyle engellemeye çalışıyorlar" diye konuştu.
BAŞARAN AĞRILI KADINLARA SESLENDİ
Kadınların özgürlük mücadelesinden geri adım atmayacağını söyleyen Başaran, Ağrı'da yaşanan şüpheli ölümlerle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Ağrı'da 35 gün içinde 5 kadının şüpheli şekilde yaşamını yitirdiğini söyleyen Başaran şöyle devam etti:
"Biz biliyoruz ki, bu intiharlar intihar değildir, kadınlar şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiştir. Biz biliyoruz ki kadınlar ya katlediliyor intihar süsü veriliyor ya da gördükleri şiddetten dolayı başka bir yol bulamadıkları için intihar ediyorlar.
"Bütün Ağrılı kadınlara sesleniyoruz. AKP-MHP ittifakı mekanizmaları çalıştırmıyor olabilir, önlem almayıp yaşamınızı tehlikeye atabilir ama biz kadınlar varız, yalnız değilsiniz. Biz beraber güçlüyüz. Mücadelemiz her yerde olmaya devam edecek. AKP iktidarının bu politikası sizi yaşamdan koparmasın. Bizim kadın mücadelemiz sizi ayakta ve yaşama tutundursun. Biz bu 5 kadın arkadaşımızın intiharı için burada açıklama yapmak isterken birkaç gün önce bir kadın daha evli olduğu erkek tarafından katledildi. Dün AKP'ye yakınlığı ile bilinen bir dernek başkanın küçük bir kız çocuğunu istismar ettiği haberleri yayılıyor bu ilde. Peki yetkililer ne yapıyor, bizim etrafımızda etten barikatlar oluşturanlar ne yapıyor? Kız çocuklarını kadınları koruması gerekirken nasıl bir cevapları var? Hiç. Çünkü bir siyaset olarak yürütülüyor. Kadına yönelik bir siyaset biçimi olarak yürütülüyor tüm bunlar. Kadınların iradesini kıran, kadınları toplumdan uzaklaştıran, kadınları 4 duvar arasında aile içinde tanımlayanlar, direnen kadınları istemiyor."
AKP'nin MHP'yle yaptığı ittifakla Kürt düşmanı siyaset yürüttüğünü kaydeden Başaran, Şırnak'ta ve Batman'daki çocuklara yönelik istismarı da bu politikanın kız çocukları üzerinde uygulanması olarak gördüklerini söyledi. İki failin de uzman çavuş olmasının tesadüf olmadığını söyleyen Başaran, "Cezasızlık politikasının teşvik edilmesi sonucunda bu vakalar ortaya çıkıyor" değerlendirmesini yaptı. Başaran, "Biz üç kişi de olsak bu siyasete karşı ses yükseltmeye devam edeceğiz. Çocukların bedenlerinin üzerinden ellerinizi çekin, kadınların yaşamından ellerinizi çekin. Kadınlar size biat etmeyecek. Binlerce yıldır yürüttüğünüz siyasetle sonuç alamayacaksınız" diye konuştu.
‘BİZİM MÜCADELE DENEYİMİMİZE BÜTÜN KADINLAR GÜVENSİN'
Ayşe Acar Başaran, HDP'nin güçlü bir mücadele deneyimine sahip olduğunu hatırlatarak, erkek egemenliğine karşı parti içinde de mücadele yürüttüklerini vurguladı. "Kimse HDP'nin kadın partisi olma siyasetini, kadın mücadelesini sorgulamasın" diyen Başaran şunları söyledi:
"Hiçbir kazanımı öylesine elde etmedik. Eşbaşkanlık sistemimiz de, şu anda tartışmaya açılan İstanbul Sözleşmesi de iktidarın bize verdiği lütuf değildi. Biz amansız bir mücadele vererek bu noktaya geldik. Bugün bizim üzerimizden algı yaratmak isteyenlere de sesleniyoruz: Biz şiddet kimden gelirse karşısındayız. Kimse HDP'nin kadın partisi olma siyasetini, kadın mücadelesini sorgulamasın. Kadın mücadelemizi sorgulayan AKP, kendi yürüttüğü siyasete, Türkiye'yi dönüştürdüğü hale baksın.
"Bizim mücadele deneyimimize bütün kadınlar güvensin. Dostlarımız, kadın yoldaşlarımız, kadın kurumları, kadın örgütleri bilsinler ki bu mücadele geleneğimizin sonuçlarını her alanda savunmaya devam edeceğiz. Mücadeleyi toplumun her alanında yürüttüğümüz gibi yanımızdakine karşı da yürüteceğiz. Bu konuda kimsenin şüphesi olmasın.
AĞRI SUSMASIN, ŞIRNAK SUSMASIN, BATMAN SUSMASIN
"Ağrı halkına da çağrım var. Kadına yönelik bu politik yaklaşımı, kadın cinayetlerinin politik olduğunu hep beraber haykıralım. Ağrı susmasın, Şırnak susmasın, Batman susmasın. Hep beraber ses yükseltelim. Bu kirli politikayı tarihin çöp sepetine atalım."