23 Eylül 2024 Pazartesi

Gülistan Doku için Batman'da eylem

Batman'da kendisinden 1419 gündür haber alınamayan Gülistan Doku için bir araya gelen çok sayıda kişi, Gülistan'ın akıbetinin açıklanmasını istedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Batman Şubesi, "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" eylemlerinin 608.'sini 5 Ocak 2020'den bu yana akıbeti bilinmeyen Gülistan Doku için gerçekleştirdi.

"Kayıplar bulunsun failler yargılansın" pankartı ve gözaltında kaybedilenlerin fotoğraflarının taşındığı eylemde, basın metnini İHD Batman Şube yöneticilerinden Sümeyye Gültekin Aykut okudu. Gülistan Doku'nun akıbetinin açıklanması için ailesi, arkadaşları ve insan hakları savunucularının çeşitli eylemler gerçekleştirdiğini aktaran Aykut, buna rağmen hem adli hem de idari mekanizmalardan, Gülistan'ın akıbeti ile ilgili hiçbir cevap alınamadığını belirtti.

"Şüpheliler hakkında etkin bir soruşturma yürütülmedi. Gülistan'ın kaybolması olayındaki baş şüpheli Zaynal Abakarov'un ifadesi bile ancak tepkiler üzerine kaybolma olayından günler sonra alındı. Henüz soruşturma tamamlanmadan ve evde kriminal inceleme yapılmadan 7 Mart 2020 tarihinde baş şüpheli Zaynal Abakarov'un üvey babası eski polis Engin Yücel'in evlerini taşımasına engel olurken süpürge makinesinin kırılmasına neden olduğu gerekçesiyle abla Aygül Doku hakkında' mala zarar verme' iddiasıyla dava açıldı" diyen Aykut, Gülistan Doku'nun ablası Aygül Doku'nun röportajlarını ve konuşmalarını hatırlattı.

Abla Aykut'un "Gülistan'ın olmayışının acısı bir taraftayken bu adaletsizlik ve hukuksuzluk bizim canımızı daha fazla yaralıyor. Düşünün yıllardır kardeşinizi bulamıyorsunuz. Sizin tek suçunuz kızınızı aramak olmamalı. Siz kızınız nerede dediğiniz için eğer bugün yargılanıyorsanız ve eğer savcının ve kolluk kuvvetlerinin bir evde inceleme yapması için siz o evin taşınmasına engel olduğunuz için yargılanıyorsanız burada adalet bakanına şunu sormak gerekiyor; adalet sizde böyle mi işliyor? Biz aile olarak çok öfkeliyiz çünkü şüpheliler o mahkeme salonunda olması gerekirken o mahkemelerde mağdur aile olarak biz yer alıyoruz" sözlerine işaret eden Aykut, şöyle devam etti: " Yaşadığımız teknoloji çağında her köşe başı mobese kameraları ile izlenirken, taşıdığımız telefonların yaydığı sinyallerden konum tespiti rahatlıkla yapılabilirken bir insanın kaybolup kendisinden bir daha haber alınamaması kabul edilir bir durum değildir. Aradan geçen 1419 güne rağmen bu olayın hala aydınlatılamamış olması sorumlular açısından büyük bir utanç kaynağı ve ağır bir insan hakkı ihlalidir. Her koşulda vatandaşının yaşam hakkını korumak bir devletin en önemli görevi ve en temel sorumluluğudur."

Kaybedilen insanların akıbetlerinin araştırılmasını, faillerin bulunup yargılanmasını ülke tarihinin karanlık sayfalarına ışık tutulmasını ve bu kara lekenin bir an önce temizlenmesi için gerekli adımların atılmasını istediklerini dile getiren Aykut, mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti.

Açıklamanın ardından bir süre oturma eylemi yapıldı.