1 Ekim 2024 Salı

Geçinemiyoruz: Barınma hakkı insanlık hakkı

Geçinemiyoruz Platformu'nun çağrısıyla Kadıköy'de toplanan artan kira fiyatlarına itiraz ederek barınmanın temel bir hak olduğunu söyledi.

İstanbul Geçinemiyoruz Platformu, ülke çapında artan kira fiyatlarına Kadıköy'deki Nuh Köklü heykeli önünde tepki gösterdi. "Kadıköy'de ortalama kira 17 bin 381 TL. Bu kiralarla yaşanmaz, ne yapalım sokakta mı yatalım" pankartının açıldığı eylemde, "Barınma haktır", "İhtiyaca yönelik sosyal konut üretilsin", "Konut yatırım aracı değildir", "Ayın ortasını getiremiyoruz" dövizleri taşındı.

'KİRA ARTIŞININ NEDENİ AKP'NİN SERMAYE YANLISI POLİTİKALARI'
Kira artışlarının 20 yıllık AKP iktidarının sermaye yanlısı politikalarının sonucu olduğu belirtilen eylemde, iktidarın inşaat, emlak ve banka sektörüne verdiği imtiyazlarla halk için erişilebilir konut kalmadığına dikkat çekildi.

'KADIKÖY'DEKİ ORTALAMA KİRA 11 BİN 762 LİRA'
Basın açıklamasını okuyan Özlem Hacıoğlu, kiranın yanı sıra her gün temel gıda, enerji, ulaşıma gelen zamlarla halkın geçim sıkıntısının büyümeye devam ettiğini ifade etti. "Yaşadığımız konut krizi sadece kurdaki artışların inşaat maliyetlerine etkisi üzerinden açıklanamaz. Bu kriz iktidarın konut politikaları yüzünden göstere göstere geldi! Türkiye'de kamunun konut üretimi görevinden çekilerek, en temel haklarımızdan barınma hakkını inşaat sektörünün insafına bırakmasının sonuçlarını yaşıyoruz" ifadelerini kullanan Hacıoğlu, Kadıköy'deki ortalama kiranın 11 bin 762 TL olduğunu aktardı.

"Ne Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin enflasyon masallarını dinleyecek ne de muhalefetin sandığı bekleyin çağrılarını dinleyecek, bekleyecek vaktimiz yok" diyen Hacıoğlu, iktidarın son açıkladığı kredi paketiyle de kira artışını körükleyerek banka ve inşaat  piyasasına hizmet ettiğini söyledi.

Tüm kiracıları 20 Mayıs 19.30'da Yoğurtçu Parkı'nda foruma çağıran Hacıoğlu, taleplerini şöyle sıraladı:
🔹 "Her şeyden önce konutlar bizim yaşam alanlarımızdır! Bir azınlığı zengin eden yatırım aracı değildir! Bu anlayıştan derhal vazgeçilmelidir!
🔹 Kuruluş amacı yoksulların, düşük gelirlilerin konut ihtiyacını karşılamak olan TOKİ, özellikle kentin merkezindeki kamu arazilerinin ranta açılmasıyla ya da kentsel dönüşüm projeleriyle kazanılan yeni alanların büyük inşaat şirketleriyle birlikte yapılan projelerle lüks konut üretmenin aracı haline geldi. Kamu yeniden sosyal konut üreticisi haline gelmeli, konut kooperatifleri desteklenmelidir! Kiraya yönelik sosyal konut üretimi aynı zamanda ihtiyaca yönelik yapılmalıdır. Projeler gerçekleştirilirken göçmenlerin, yaşlıların, emeklilerin, LGBTİ+'ların, kadınların ihtiyaçları saptanmalıdır.
🔹 Kredi ve Yurtlar Kurumu'na bağlı yurtların toplam kapasitesi 780 bin. Her 11 öğrenciden yalnızca 1'i devlet yurtlarına yerleşebiliyor. Üniversite öğrencileri tarikat ve cemaatlere muhtaç ediliyor. Üniversite öğrencilerinin yurt ihtiyacı kamu tarafından karşılanarak kiralık konut talebi de azaltılmalıdır!
🔹 İhtiyaç sahibi yurttaşlara acil kira yardımı, ilk kez konut sahibi olacaklara da uzun vadeli kredi desteği, vergi indirimleri sağlanmalıdır!
🔹 Gerekli hukuksal düzenlemeler derhal yapılmalı! Kira denetimi getirilmelidir!
🔹 Zorla tahliyelerin, fırsatçılığın önüne geçmek için 10 yıllık kiracı yasası iptal edilmelidir!
🔹 5 yıllık kiracılar için açılan yeniden kira tespit davaları ertelenmelidir!"

PİROĞLU: HER YERİ BETONA GÖMDÜLER
Eylemde söz alan Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili Musa Piroğlu, iktidarın bilinçli bir şekilde halkı yoksullaştırmaya dönük politikalar izlediğini belirterek, halkın pek çok alanda yaşadığı çaresizliğe işaret etti. "Bunun çözümü bu iktidarla değil. Bu iktidarın sahibi kiracının sorununu anlamaz" diyen Piroğlu, iktidara bağlı sermaye gruplarının doğayı talan ederek her yeri betona gömdüğünü söyledi. 

'MÜCADELEDEN BAŞKA ŞANSIMIZ YOK'
"İktidarın kendisi sorunun ana kaynağı" diyen Piroğlu, ayakta kalmak isteyen iktidarın herkese saldırdığını ve ülkenin işçileri, emekçileri, kadınları ve ezilen halkları olarak mücadele etmekten başka bir şansları olmadığını vurguladı.

Eylem, "Barınma hakkı, insanlık hakkı", "Zam zam nereye kadar, bittik buraya kadar" ve "Birleşe birleşe kazanacağız" sloganlarıyla son buldu.