23 Eylül 2024 Pazartesi

Gazeteci Abdurrahman Gök tahliye edildi

2. duruşması görülen gazeteci Abdurrahman Gök, tanık ifadelerinin talimatla sonradan dosyaya eklendiğini kaydetti. Mesleki faaliyetleri nedeniyle tutuklandığına dikkat çeken Gök, "İktidarın diliyle gazetecilik yapılmaz" dedi. Gök'ün tahliye edildi.

Diyarbakır'da 2017 Newroz'u kutlamaları sırasında üniversite öğrencisi Kemal Kurkut'un polis tarafından öldürülmesini fotoğraflayan Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Abdurrahman Gök hakkında itirafçı ifadeleri iddiasıyla açılan davanın ikinci duruşması görülüyor. "Örgüt üyesi olmak" ve "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla suçlanan gazeteci Gök, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada avukatıyla birlikte hazır bulundu.

Duruşmaya, Gök'ün ailesi, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), DİSK Basın-İş, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti (GGC) temsilcileri ile çok sayıda gazetecinin yanı sıra siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcileri izleyici olarak katıldı.

Gazeteci Gök ve avukatının hazır bulunduğu duruşmaya, itirafçı Ümit Akbıyık ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.

TUTUKLANMA ÖRGÜT ÜYELİĞİ DELİLİYMİŞ
Duruşma ilk olarak Akbıyık'ın dinlenmesi ile başladı. Gök'ün hapishaneye zaman zaman girmesini örgüt üyesi olarak değerlendirdi ve Gök ile Pel prüdiksiyonda tanıştığını söyleyerek başka bir bilgi sahibi olmadığını belirtti.
Akbıyık'ın ifadelerinin ardından Gök'ün avukatı avukat Resul Temur, Akbıyık'a Kemal Korkut'un öldürülmesi anını çeken gazeteciyi tanıyıp tanımadığını sordu. Akbıyık, bu soruya "hayır" cevabını verdi.

GÖK: TANIK İFADESİ TALİMATLA DOSYAYA EKLENMİŞ
Ardından söz alan Abdurrahman Gök, tanık beyanının gerçeği yansıtmadığını söyledi. Yirmi yıldır gazetecilik yaptığını belirten Gök, "Ben Pel prüdiksiyon çalışanı değilim. Mezopotamya Ajansı çalışanıyım. Dosyada, ajansta yaptığım haberler nedeni ile yargılandım. Tanık, 2020 yılından beni tanıdığını söyledi. Ancak 2020'de ağır bir kaza geçirdim. Uzun süre yürüyemedim. Raporum da var. Tanığı geceleri rüyamda bile görmemişim. Tanığın bahsettiği yıllarda Ankara'da meclis muhabirliği yapıyordum. Savcılıkta dosyada tanığın ifadeleri yoktu. Talimat ile ifadesi dosyaya yerleştirilmiş" dedi.

Gök'ün ardından Avukat Resul Temur, tanık ifadelerine ilişkin konuştu. Temur, tanığın ifadelerinin hukuksuz bir şekilde dosyaya eklendiğini, Gök ile ilgili bir şey bilmediğini söyledi.

'BİR GAZETECİ İKTİDARIN DİLİ İLE GAZETECİLİK YAPILAMAZ'
HTS kayıtları ilgili konuşan Gök, "Bahsi geçen hepsi gazetecidir. Gazeteciler kendi aralarında konuşurlar. Birbirleri ile haber sohbeti yapar, başsağlığı diler. Cezaevinde iken bile telefon görüşmesi yaptığım dosyaya eklenmiş. Kobanê belgeseli suçlama konusu yapılmış. Gazetecinin amacı oradaki hakikati açığa çıkarmak. Ben de bunu yaptım. Gazze'de 60'dan fazla gazeteci öldü. İsrail de haber yapan gazetecileri tutukluyor, hedef alıyor. Bir gazeteci iktidarın dili ile gazetecilik yapmaz" dedi.

Savunmaların ardından savcı, Gök'ün tahliyesini talep etti. Karar için verilen aranın ardından mahkeme Gök'ün tahliyesine karar verdi.