'Faşist rejimin sonunu getirmeye yemin ettik'

İşgalci Türk burjuva devletinin Rojava kentlerine yönelik saldırılarına ilişkin değerlendirmede bulunan SYPG ve TKŞ temsilcileri, saldırılara karşı halkın net bir duruş sergilediğini vurguladı; "Türk devleti, Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî gibi buraları da işgal etmek istiyor. Halkımız Türk devletine karşı duruşunu ortaya koyuyor, her yerde sokaklara çıkıyor" dedi.

İşgalci Türk burjuva devleti, Rojava-Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik yeni saldırı dalgası başlattı. Gazetemiz yayına hazırlandığında beşinci günü geride bırakan saldırılarda 100'den fazla nokta hava saldırılarının hedefi oldu. İşgalci Türk burjuva devleti, Demokratik Suriye Güçleri'ne (QSD) bağlı askeri noktaların hedef alındığını iddia etse de vurulan noktaların çok büyük bölümünü sivil hedefler oluşturuyor.

'KÜRT, ARAP, SÜRYANİ, ERMENİ HALKLARI DEVRİMİ BİRLİKTE SAVUNUYOR'
Hava saldırılarına karşı açılan eylem çadırında ETHA'ya konuşan Halkların Birlik ve Dayanışma Kurumu (SYPG) temsilcilerinden Mizgîn Erebo, Aralık ayında yaşanan ilk saldırıda ağırlıkla altyapının hedef alındığını ancak son saldırıda sivillerin de hedef alındığını aktardı. Saldırılara karşı halkın direnişinin çok güçlü olduğunu vurgulayan Mizgîn Erebo, Kürt halkının yanı sıra Arap, Süryani ve Ermeni halklarının devrimi birlikte savunduklarını söyledi.

Mizgîn Erebo, Rojava halklarının, "Yaşamak direnmektir" şiarıyla ölümü basitleştirmediğini, yaşamı ne kadar ciddiye aldığını ortaya koyduğunu kaydetti. Rojava devriminin Ortadoğu halklarının özgürleşmesi için önemli bir kapı olduğunu dile getiren Mizgîn Erebo, komünistlerin de Rojava devrimini Ortadoğu devrimine açılacak bir kapı olarak görerek direnişte yer aldıklarını vurguladı. Mizgîn Erebo şunları dile getirdi: "Buradan cephedeki kızıl tugayı, bütün cephelerdeki QSD, YPJ ve komünist savaşçıları selamlıyoruz. Halk olarak alanları doldurmaya ve faşist rejimin sonunu getirmeye yemin etmişiz. Bu yeminimizi yerine getireceğiz."

'KENTLERİMİZDEN ÇIKMIYORUZ, ASKERİ KUVVETİMİZİN ARKASINDAYIZ'
Komünist Devrimci Hareket (TKŞ) temsilcilerinden Cemil Sidwo da, son saldırılarda sivillerin hedef alındığını belirterek, Dirbêsiyê'de bir kadın ve 4 yaşındaki çocuğunun saldırıda yaralandığını hatırlattı, "4 yaşındaki çocuk asker mi" diye sordu.

Saldırıların bütün dünyanın gözleri önünde gerçekleştiğini belirten Sidwo, asıl sorumluların Rojava'daki emperyalist güçler olan ABD ve Rusya olduğunu söyledi. Emperyalist güçlerin, işgalci Türk burjuva devletinin Rojava devrimine yönelik saldırısına sessiz kaldığını kaydeden Sidwo, "Kabul etmeseler bu saldırıları anında durdurabilirler. Ama zaten yeşil ışık onlardan geliyor" dedi.

Saldırıların amacının halkın yaşadığı kentleri terk etmesi olduğunu belirten Sidwo, "Nasıl ki Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî'yi işgal etmişse aynı şekilde buraları da işgal etmek istiyor. Ama halk bu saldırılara karşı duruyor, her yerde eylem yapıyor, direniyor ve 'Yaşamak direnmektir' diyor. 'Türk devleti ne kadar saldırırsa saldırsın kentlerimizden çıkmıyoruz, güçlü irademizle askeri kuvvetlerimizin arkasındayız. Türk devletinin karşısında duracağız. Her yerde direneceğiz, irademiz hiçbir zaman kırılmaz' diyor. Halk bütün dünyaya, insan hakları kurumlarına sesleniyor, 'gözünüzün önünde yaşananları görün, Türk devletinin nasıl halkı, kadınları, çocukları savaş uçakları ile katlettiğini görün' diyor" diye ekledi.

Gerillanın büyük bir direniş ile faşist Türk devletine ağır darbe vurduğunu hatırlatan Sidwo, "Türk devleti özgür dağlarda boşa çıktı. Bu nedenle de sivillere saldırıyor ve halkı yok etmek istiyor" diye konuştu.

'HALKIMIZ BOYUN EĞMEYECEK'
Faşist Türk devletinin özerk demokratik yönetimi yok etme amacına dikkat çeken Sidwo, "Halkımız ülkemizden vazgeçmeyiz, Türk devletinin amaçlarına ulaşmasına izin vermeyiz diyor. Her zaman Türk devletine karşı duracağız. İrade sahibiyiz, bu toprakların sahibiyiz, hiçbir zaman boyun eğmeyiz ve sonuna kadar direneceğiz" şeklinde konuştu.