29 Eylül 2024 Pazar

ESP: Sömürgeci savaşa karşı devrim ve sosyalizm savaşımını büyütelim

1 Eylül Dünya Barış Günü'ne ilişkin açıklama yapan ESP Genel Merkezi, "İşçi sınıfı ve ezilenleri AKP-MHP iktidarının savaş ve Kürdistan'daki işgal politikalarına karşı durmaya, emperyalist ve sömürgeci savaşlara karşı devrim ve sosyalizm savaşımını büyütmeye çağırıyoruz. Yaşasın halkların eşitliği."

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Merkezi, 1 Eylül Dünya Barış Günü'ne ilişkin açıklama yaptı. Emperyalist savaşlar ve sömürgeci işgallerin kapitalizmin doğasında  olduğu kaydedilen açıklamada, "Emperyalistler arası rekabet ve çelişkiler ile kar hırsı bu savaşları kaçınılmaz kılmaktadır. Savaşlar, burjuva devletler ve onların sayısız silah tekelleri için karlı bir iş iken işçi sınıfı ve ezilen halklar için ise işgal, yıkım ve ölümden başka bir şey getirmemektedir. Ukrayna savaşı bunun en yakın örneklerinden biridir. AB-ABD ve Rus emperyalistleri arasındaki çelişkilerin keskinleşmesi ve her iki emperyalist blokun hegemonya alanlarını genişletme çabası Ukrayna'nın Rusya tarafından işgal edilmesiyle sonuçlandı. Sadece Ukrayna değil, Tayvan, Afrika ve Ortadoğu başta olmak üzere emperyalistler arası hegemonya savaş alanları olan bölgelerdir" denildi.

'FAŞİST REJİMİN KODLARI KÜRT ULUSUNU YOK ETMEYE DAYANIYOR'
Tarihsel kodları bakımından Kürt ulusunun yok edilmesine ve asimilasyonuna dayanan faşist rejimin, bugünde bir taraftan Bakur ve Başur Kürdistan'ında sömürgeci işgal saldırganlığını sürdürürken diğer taraftan da Rojava'ya yeniden bir işgal hazırlığı yaptığının altı çizilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı: "Sömürgeci Türk devleti özellikle Zap'ta gerilla karşısında yaşadığı bozguna karşı Medya Savunma Alanların'daki işgal saldırısını sürdürmek ve işgal ettiği alanları elinde tutabilmek için uluslararası savaş hukukunu çiğneyen saldırılar düzenledi. Sömürgeci burjuva devleti gerillaya karşı taktik nükleer bomba kullanımı, kimyasal gaz kullanımı vb. ile Şengal bölgesindeki köylere saldırılar düzenleyerek kirli savaş suçlarına bir yenisini daha eklemiştir.

'KÜRDİSTAN'DAKİ KİRLİ SAVAŞA KARŞI MÜCADELESİ SOSYALİST GÖREVDİR'
AKP-MHP faşist iktidarında cisimleşen sömürgeci faşist saldırganlık bölge halkları bakımından bir işgal ve yıkım tehdididir. Sömürgeci faşist diktatörlük bir yandan da içerisinde bulunduğu siyasi ve ekonomik krizin olası ayaklanmalara yol açması durumunda yaşanacak ikinci bir Gezi ayaklanmasının önüne geçmek içinde devrimci-demokratik güçlere karşı devlet terörü uyguluyor. İşçi sınıfı ve ezilenleri Rojava üzerindeki sömürgeci işgal saldırganlığına yedeklemek için şovenist politikalarını yoğunlaştırıyor. Emekçi sol örgütler bu saldırganlık karşısında ortak bir tutum takınamadığı bir gerçek var. Bugün faşizme karşı mücadelenin en temel başlığı Kürdistan'daki kirli savaşa karşı çıkmak ve barış mücadelesini bir söylemden eyleme geçirmek görevidir. Bu, bu anın tarihi bir görevi olduğu kadar sosyalist olmak hasebiyle enternasyonal olmanın gereğidir.

'HER GEÇEN GÜN SALDIRGANLIK ARTIYOR'
Faşizm Kürt ulusuna karşı yürüttüğü savaşta saldırganlığını her geçen gün değişik araç ve biçimlerle arttırıyor. Kürdistan'da ekolojik yıkıma neden olacak ormanların yok edilmesinden barajların yapılmasına, gerillaya karşı kimyasal bombaların kullanılmasından devrim şehitlerinin mezarların talan edilmesine kadar bir dizi saldırganlığı her yanıyla uyguluyor. Her türden saldırganlığın ötesinde yaşanan bir pratiği ise sömürgeci faşizm gerçeğinin tüm çıplaklığıyla ortaya dökülmesi olmuştur. Özyönetim direnişlerinde şehit düşmüş bir gerillanın cenazesinin ailesine bir kutu içerisinde verilmesindeki aşağılama, değersizleştirme saldırısı bütün mücadele kesimleri bakımından bir isyana davet, Kürt ulusu ile birlikte mücadele çağrısı olmalı ve artık sözden eyleme dönüşmelidir.

Emperyalist savaşlar ve sömürgeci işgale karşı halkların eşitlik ve özgürlük mücadelesini büyütmek, Kürdistan'da sömürgeci işgale ve Rojava'ya saldırganlığa karşı Kürt özgürlük mücadelesinin yanında dayanışma ve kavgayı güçlendirmek bugün için özgürlük ve sosyalizm isteyen tüm mücadele güçlerinin görevidir.

'YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ'
Ezilenlerin Sosyalist Partisi olarak 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle işçi sınıfı ve ezilenleri AKP-MHP iktidarının savaş ve Kürdistan'daki işgal politikalarına karşı durmaya, emperyalist ve sömürgeci savaşlara karşı devrim ve sosyalizm savaşımını büyütmeye çağırıyoruz. Yaşasın halkların eşitliği."