22 Eylül 2024 Pazar

ESP Kürdistan: Em ê Helebçê ji bîr nekin

Halepçe Katliamının 36. yıl dönümüne ilişkin yazılı açıklama yapan ESP Kürdistan, "36 yıl önce Helebçe'de katledilenleri anıyor, işlenen insanlık suçunu unutmayacağımızı bir kez daha yineliyoruz. Kirli savaş suçlularından hesap soracağız" ifadelerini kullandı.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Kürdistan, Halepçe Katliamının 36. yıl dönümüne ilişkin yazılı bir açıklama yayınladı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"16 Mart 1988 günü kimyasal silahlar Helebçe semalarından halkın üzerine boca edildiğinde Helebçe'nin çocukları, annelerine böyle diyordu: 'Anne elma kokusu geliyor' Oysa elma sandıkları kimyasal silahtan başka bir şey değildi.

Helebçe katliamı, Saddam gericiliği tarafından, 29 Mayıs 1987 tarihinde başlatılan ve 7 Haziran 1989'a kadar sürdürülen, Irak'ta Kürt soykırımı anlamına gelen ve toplamda 100 binden fazla Kürdün katledilmesiyle sonuçlanan Enfal Operasyonu'nun bir halkasıydı. Helebçe'de ise çoğu çocuk ve kadın 5 bin Kürt kimyasal silah kullanan Irak işgalci ordusu tarafından katledildi.

Katliamı gerçekleştiren 'kimyasal Ali' lakaplı Ali Hasan el-Mecid'in komuta ettiği Saddam'ın emrindeki Irak ordusu olsa da, katliamın suç ortakları, Irak devletine kimyasal silahları temin eden, bölge gerici devletlerinin bölge halklarına yönelik zulmünün dayanağı olan emperyalistlerdi.

Kürdün payına düşen Zîlan'dan Dêrsim'e, Helebçe'den Qamişlo'ya, Roboskî'ye katliam ve soykırım olmuştur. Enfal ve Helebçe bir asırlık katliam/soykırım zincirinin halkalarından biridir. İnsanlık düşmanı sömürgeci faşizmin ve emperyalizmin sayısız suçlarından sadece biridir.

Bugün de bölgenin gerici ve sömürgeci devletleri halkımıza yönelik insanlık suçlarına devam etmektedir. Kimyasal silah kullanmak gibi insanlık suçlarında Dêrsim'den bu yana sicili kabarık Sömürgeci Türk devleti, Başur'da 2021'den bu yana kimyasal silahları da kullandığı işgal saldırılarına bir yenisini daha eklemek için hazırlık yapıyor. Dêrsim ve Helebçe'de işlenen insanlık suçu bugün Kurdistana Başur'da işleniyor. Helebçe'nin hesabını sormak, bugün kirli savaş silahlarıyla yürütülen işgale karşı ayağa kalkmakla mümkündür.

Tarih denen madalyonun öbür yüzünde ise direnen halk gerçekliği var. Bunca baskıya, katliama, soykırıma rağmen özgürlük mücadelesinden kopmayan, içinden geçtiğimiz siyasal koşullarda da Newroz alanlarını dolduran, el koyulan iradesini ve mevzilerini yeniden inşa etmeye kararlı milyonlar var. Soykırımcı katliamlara karşı bu güce yaslanıyoruz.

36 yıl önce Helebçe'de katledilenleri anıyor, işlenen insanlık suçunu unutmayacağımızı bir kez daha yineliyoruz. Kirli savaş suçlularından hesap soracağız!"