ESP: Ezilenlerin normali Gezi'dir
Onur ve özgürlük ayaklanması olan Gezi direnişinin 7. yılına ilişkin açıklama yapan ESP, "Salgın koşullarında 'normalleşme' adı altında halka sömürüyü, hak gaspını, yoksulluğu, toplu ölümlere göndermeyi, sokak ortasında polis-bekçi işkencesini reva görüyorlar. Salgını fırsata çevirip faşist saldırıları 'normalleştirmeyi' hedefleyen AKP-MHP faşist bloğu bilmelidir ki; ezilenlerin normali Gezi'dir!" diye belirtti.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), AKP faşist iktidarının baskı ve sömürü politikalarına karşı ezilen milyonların onur ve özgürlük ayaklanması olan Gezi direnişinin 7. yılına ilişkin açıklama yaptı.
'EZİLENLERİN NORMALİ GEZİ'DİR'
Polis kurşunuyla, gaz fişekleriyle ve sokak ortasında polis tekmeleriyle katledilen Gezi şehitlerini anan ESP, "Coğrafyanın dört bir yanında 'Bu daha başlangıç mücadeleye devam' diyerek faşist iktidarın tahtını sarsan Gezi ayaklanmasının ruhu diktatörlüğün uykusunu kaçırmaya devam ediyor. Öyle ki; faşist iktidar emekçi halklarımıza ettikleri zulmün, sonlarını hazırlayan ezilenlerin öfkesine dönüştüğünün bilincindedir. Bundan dolayıdır ki ezilenlere her türlü faşist saldırı ve zorbalığı uygulamaktan geri durmuyor. Egemenler kendileri için sonun başlangıcı olan Gezi'den bugüne kadar durduramadıkları ekonomik ve siyasal çöküşün faturasını işçilerin, emekçilerin ve ezilen milyonların sırtına yüklemeye çalışıyorlar. Salgın koşullarında 'normalleşme' adı altında halka sömürüyü, hak gaspını, yoksulluğu, toplu ölümlere göndermeyi, sokak ortasında polis-bekçi işkencesini reva görüyorlar. Salgını fırsata çevirip faşist saldırıları 'normalleştirmeyi' hedefleyen AKP-MHP faşist bloğu bilmelidir ki; ezilenlerin normali Gezi'dir!" diye belirtti.
ESP açıklamasının devamında şunları kaydetti:
"AKP-MHP faşist bloğunun Gezi ayaklanması sürecindeki gibi faşist devlet terörü ve inkarcılığı, sömürgeci-işgalci saldırıları ve yayılmacı, belediyelere sömürge vali atama politikaları sürüyor, meydanları emekçilere kapatıyor, söz, eylem ve örgütlenme özgürlüğünü engelliyor. Kadın düşmanı politikalarını derinleştiriyor ve yasalar karşısında erkeği koruyor, erkek-devlet şiddetini meşrulaştırıyor. O dönem kürtaj hakkını yasaklamaya çalışan faşist iktidar bugün ise cinsel istismarı yasallaştırmak istiyor. Devrimcilerin anmalarına saldırıyor, devrim ve özgürlük şehitlerinin mezarlarını parçalıyor, polis-bekçi terörünü olağanlaştırıyor. LGBTİ+ları 'öteki' ve 'hastalıklı' görüyor, homofobi, transfobi ve heteroseksizmi örgütlüyor, nefret cinayetlerini arttırıyor. İşçi ve emekçileri güvencesiz ve sağlıksız çalıştırarak sömürüyor, sermayeyi koruyor ve yoksulluğu büyütüp emekçileri ölüme sürüklüyor. Doğayı katlediyor, gençliği geleceksizleştiriyor. Biat etmeyenleri hedef haline getiriyor ve kendisine yönelik itirazları susturmaya ve ezmeye çalışıyor.
"Ama nafile!
"Gezi ayaklanmasının geliştiği günlerde nasıl Arap halk isyanları yol gösterdiyse, bugün de dünyanın farklı ülkelerinde işçi sınıfı ve ezilenler burjuva devletlere, faşist rejimlere meydan okuyarak kurtuluşa giden yolu işaret ediyor. İşte ABD! İşte 'rüyalar ülkesi'nde ırkçılığa karşı siyah ve beyaz ırktan ezilenlerin kardeşçe patlayan öfkesi! İşte ABD emekçilerin Gezi'si!
'ABD'Yİ SARAN HALK DİRENİŞİ 7 YIL ÖNCE GEZİ'DE YÜKSELEN SESLE AYNIDIR'
"Şimdi gün AKP-MHP faşizmine karşı ezilen işçilerin ve halkların direnişi örgütleme günüdür. Gün ezilenlerin birleşik mücadelesini büyütme günüdür. Minneapolis'te başlayarak tüm ABD'yi saran halk direnişinde yükselen ses, 7 yıl önce Gezi'de yükselen sesle aynıdır!
"İşçilerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin, LGBTİ+'ların, inkar edilen ulusların ve inançların kurtuluşu ancak ve ancak mücadele etmekten ve direnmekten geçer. Milyonların öfkesi olup sokakları kuşatan Gezi 7. yılında da zaferin birleşik direniş ve ayaklanmalarla kazanılacağını göstermeye devam ediyor!"