22 Eylül 2024 Pazar

Eğitim Sen: Eğitimin bütçesi her yıl azalıyor

Eğitim Sen, MEB ve Yükseköğretim bütçelerine dair yazılı açıklama yaparak yıldan yıla azalan eğitim bütçesinin personel giderlerine harcandığını belirtti ve "Eğitim bütçesi zorunlu ihtiyaçları bile karşılamaktan uzaktır" dedi.
Eğitim-Sen, Cumartesi günü Meclis Genel Kurulu'nda görüşülecek olan, MEB ve Yükseköğretim bütçelerine dair yazılı açıklama yaptı. "Eğitim bütçesi zorunlu ihtiyaçları bile karşılamaktan uzaktır" denilen açıklamada, kamu harcamaları ve kamu yatırımları üzerinden ciddi tasarruf yapılacağı ve ekonomik krizin faturasının yine halkın, emekçilerin sırtına yükleneceği belirtildi.
 
EĞİTİME BÜTÇE SÜREKLİ AZALIYOR
 
"2019 yılında MEB ve yükseköğretim kurumlarına ayrılan bütçe rakamlarına bakıldığında, eğitimin ve yükseköğretimin en temel ihtiyaçlarının görmezden gelindiği, bütçenin sadece zorunlu harcamalar dikkate alınarak hazırlandığı, hatta zorunlu harcamalarda bile kısıntıya gidildiği dikkat çekmektedir" denilen açıklamada, Genel Kurul'a sunulan 2019 Bütçe Kanun Tasarısında MEB'e ve yükseköğretime ayrılan bütçede bir önceki yıla göre azalma olduğu ifade edildi.
 
AKP döneminde eğitim bütçesinin milli gelire oranı OECD ortalaması olan yüzde 6'nın çok altında olduğunun ve yükseköğretime bütçeden ayrılan payın gerek milli gelire gerekse merkezi yönetim bütçesine oranının 2016 yılından itibaren istikrarlı bir şekilde azaldığına dikkat çekilerek, "Özellikle üniversite bütçelerindeki yıldan yıla yaşanan artışın tamamen personel giderleri gibi zorunlu harcamaları karşılamaya yönelik olması dikkat çekicidir" diye kaydedildi.
 
"Eğitime ayrılan bütçesinin rakamsal büyüklüğünün temel nedeni, iktidarın eğitime verdiği önemden değil, büyük ölçüde personel harcamalarından kaynaklanmaktadır. Bu durumun somut bir yansıması olarak eğitim ve bilim emekçilerinin esnek, kuralsız ve güvencesiz çalıştırılması sağlanmakta, okullarda sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik uygulamasını sürdürülürken, üniversitelerde 50/d gibi güvencesiz istihdam uygulamaları yaygınlaştırılmaktadır" denilen açıklamada, MEB bütçesinin yüzde 83'ünün personel için yapılan sabit ödemelere gittiği hatırlatıldı.
 
"MEB bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay 2002 yılında yüzde 17,18 iken, eğitim hizmetlerinin sunumu açısından çok önemli olan bu rakam 2009'da yüzde 4,57'ye kadar gerilemiştir" diye vurgulanarak 2018'de Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan payın yüzde 8,36, 2019'da 4,88 olduğu belirtildi. 
 
BÜTÇE PERSONEL GİDERLERİNE
 
"2019 Yükseköğretim bütçesinde Mal ve Hizmet Alım Giderleri üçte bir oranında (yüzde 33) azaltılırken, yükseköğretim alanındaki yatırım harcamalarını ifade eden sermaye giderlerinin yüzde 30 azaltılması dikkat çekicidir" denilen açıklamada, genel bütçeden yeterince kaynak ayrılmayan okulların ve üniversitelerin iktidarın ve piyasanın ihtiyaçlarına göre hareket etmeye zorlandığı ifade edildi.
 
Tek adam yönetiminin siyasal hedeflerine ulaşmak için benimsediği tercihlerin ülkeyi yıkıma götürdüğünün vurgulandığı açıklamada, "Öğretmen, akademik ve idari personel açıklarının kadrolu istihdam ile kapatılması, eğitimin niteliğinin yükseltilmesi, okul-derslik açıkları sorununun çözülmesi, okulların ve üniversitelerin fiziki alt yapı ve donanım eksikliklerinin giderilmesi ve diğer sorunlar için mevcut piyasacı bütçe anlayışının acilen değişmesi gerekmektedir" denildi.
 
"Kamusal kaynakların yine kamusal bir hak olan eğitim için, özel çıkarlar değil, toplumsal çıkarlar gözetilerek değerlendirilmesi"ni istenilen açıklamada talepler şöyle sıralandı:
 
- MEB bütçesinin milli gelire oranı en az iki kat arttırılmalı, başlangıç olarak OECD ortalamasına çıkarılması
 
- Kamu kaynaklarının özel okullara/özel üniversitelere aktarılması uygulamasına derhal son verilmesi
 
- Eğitim bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay mutlak anlamda arttırılması
 
- Eğitimi ticarileştirmeyi hedefleyen özel sektör, dini vakıf ve cemaatlerle yapılan ya da yapılacak olan her türlü ortak proje ve protokoller iptal edilmesi
 
- Vergi dilimi soygununa son verilmesi, ek dersler başta olmak üzere, tüm ek ödemeler temel ücrete dâhil edilmeli emekliliğe yansıtılması
 
- Ek ders saat ücreti hesaplanırken bir öğretmenin aylık maaş tutarı esas alınmalısı
 
- Sözleşmeli/ücretli öğretmenlik gibi her türlü güvencesiz istihdam uygulamalarına esnek, kuralsız ve angarya çalışmaya son verilmeli, sözleşmeli öğretmenlerin tamamı kadroya geçirilmesi
 
- 2018 yılında aile ve çocuk yardımı başta olmak üzere, sosyal yardımlar sembolik olarak belirlenmekten çıkarılmalı, ihtiyaç kadar artış yapılması
 
- Eğitime hazırlık ödeneği sadece öğretmenlere değil, tüm eğitim ve bilim emekçilerine yılda iki kez en az bir maaş tutarında ödenmesi
 
- Ek göstergeleri 3600'e çıkarılmalıdır.