DTK ve DBP Hakkari'deki ziyaretlerine devam ediyor
HDP'nin "Demokratik Mücadele Programı" kapsamında Hakkari'de temaslarına devam eden DTK ve DBP'li heyet, Çukurca'nın Çığlı köyünü ziyaret etti.
HDP'nin "Demokratik Mücadele Programı" kapsamında aralarında DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, HDP Şırnak Milletvekili Nuran İmir, HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede ile HDP İl ve ilçe yöneticileri, Hakkari'nin Çukurca ilçesine bağlı Çığlı (Aşût) köyüne ziyaret gerçekleştirdi.
Yağışlı havaya rağmen heyet köylüler tarafından coşkuyla karşılandı. HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, son süreçte yaşanan gelişmeler ve ziyaretlerinin amacına yönelik kısa bir açıklama yaptı.
DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, yapılan karşılamadan dolayı teşekkür ederek, "Bizler Kürt parti ve oluşumları olarak her zaman halkımızla birlikte olmayı planlayan ve toplumumuzun taleplerini dinlemeye ve onların önerileri doğrultusunda atım atmayı temel gayet etmiş bir hareketin temsilcileri olarak bu günde buradayız. Bizler siyaseti kapalı kapılar ardında yapmıyoruz. Bizler halk hareketi olarak toplumumuzun kadınlarını, aksakallarını, gençlerini dinlemeye geldik. Bu nedenle ne kadar baskı ve imkansızlıklar içerisinde olsak da yerimizde durmayacağız. Ve sürekli halkımız ile birlikte olamaya devam edeceğiz. Bu yolla halkımızdan güç alıyoruz. Moral buluyoruz. Ve geleceğimizi şekillendirecek yeni öneriler alarak siyasetimizi belirliyoruz" dedi.
'YENİ YOL HARİTASI BELİRLEYECEĞİZ'
Kürt siyasetinde halka dayalı bir yönetim anlayışının olduğunu ve bunun başarılı bir şekilde uygulanabilirliğini görenlerin bunu hazmedemediğini belirten Aydeniz devamla şöyle konuştu: "Sayın Öcalan Dört parçanın önüne yeni bir model ve felsefe koydu. Bu modelde halkın karar mekanizmalarına katılması ve söz sahibi olması vardı. Bu yüzden böylesi güzel ve demokratik olan bir modelin halkın içinde yaşam bulmasını istemiyorlar. Bunun için sadece Türkiye değil, diğer devletler de saldırıyor bize. Sayın Öcalan'ın rehin alınıp teslim edildiği günden beri bu ortaklıkları devam ediyor. Çünkü Kürtler sadece kedilerine değil birlikte yaşadığı bütün halklar için bir model yarattı. Bu modelinde sahibi Sayın Öcalan'dır. Bu nedenle oda 21 yıldır bir tecrit içinde tutuluyor. Bunu bütün dünya ve ilgili kurumlarda biliyor. Hepimiz aynı düşüncede olmaya biliriz. Ama hepimiz birlikte yaşayabiliriz. Dilimiz ve kültürümüz için mücadele veriyoruz. Bizler bu halkın öncüleri ile bir araya gelip halkın fikrini almak istiyoruz. Bu toplumun öncüleri ve karar vericileri sizlersiniz. Bu nedenle bu ziyaretlerle sizlerle birlikte değerlendirmeler yapıp siyasetimizi güçlendirmek istiyoruz. Bu yolla yönetimlerimizi güçlendirecek ve kurumlarımızın üzerindeki baskıları dağıtacağız. Sıcak karşılamanız için de ayrıca teşekkür ediyoruz."
'BÜTÜN ÜLKEYE ZEHİR İÇİRDİ'
Ardından söz alan DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bir zamanlar barış olsun diye baldıran zehri içeceğini hatırlatarak, "Diyarbakır'da baldıran zehri içeceğim dedi. Aradan geçen zamanda bütün ülkeye zehri içindi ve kendisi de gidip sarayında oturdu. Kendisi de kendisinden öncekilerin yaptığı gibi Kürtlere saldırmaya devam ediyor. Her alanda varlığımıza bir saldırı var. Bakın güneyde PKK'yi bahane ederek saldırıyor. Orada iki olan gözlem noktalarını 30'un üzerine çıkardı. Aslında mesele PKK değil. Asıl mesele Bahçelinin daha önce plaka sayılarını da vererek açıkladığı maçlardır. Orada Kürt kazanımları ve Kürt coğrafyası hedef alınıyor. Ama biliyor ki Kürtler eski Kürt değil. Eskisi gibi yalnız da değiliz. Artın dünyada tanınan ve bilinen bir Kürt gerçekliliği var" ifadelerini kullandı.
'HALK İÇİN HALK İLE BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ'
Yeni döneme dair atacakları adımlar hakkında da bilgi veren Öztürk, "Bizim anlayışımızda halka hizmet için siyaset yapılır. Buda halk ile yapılır. Ama onlar ise hayır her şeyi ben bilirim ve bütün kararları ben veririm diyor. Bu olmaz. Bu saatten sonra bunu kabul etmemiz mümkün değil. Geleceğimiz çocuklarımızdır. Onlar çocuklarımızı kimliksiz bırakmak istiyor. Bunun için her geçen gün baskılarını arttırıyorlar. Bunun karşısında bizler de en yüksek perdeden mücadelemizi sürdüreceğiz ve onların yanlışlarını bütün topluma ve dünyaya göstereceğiz. Tarih boyunca bu şekilde davrananların yenildiğini gördük bunlarda yenilecekler. Bunlara karşı mücadele etmekte bizim görevimizdir. Hakları için mücadele eden halklar her zaman kazanmıştır. Gönlümüzde de düşüncemizde de Kürdistan tek parçadır. Buda Mezopotamya coğrafyasıdır. Bu yüzden birliğimizi oluşturup mücadelemizi halk için halkla birlikte yükselteceğiz" diye belirtti.
'BİN YILLARDIR BU TOPRAKLARIN SAHİPLERİ BİZİZ'
Yapılan açıklamaların ardından köylülerden Selahattin Ediş ise "Bu toprakların bin yıllardır sahipleri bizleriz. En son Urfa'nın Göbekli tepe bölgesinde çıkan tarihi kalıntılarda bizlerin bu toprakların kadim sahibi olduğumuzu kanıtlamıştır. Bizler kültürümüzle yaşayışımızla dilimizle bu toprakların sahibiyiz. Buna itiraz edenlere karşıda mücadelemizi vermeye de hazırız" dedi.
Heyet, yapılan ziyaretlerin ardından Hakkari'nin Yüksekova ilçesine geçmek için köyden ayrıldı.