'Doğanın kendisini yenilemesine fırsat vermeliyiz'
Yokoluş İsyanı, Küresel İklim Grevi'ne destek amacıyla "hızlı moda"ya alternatif bir defile düzenledi. Tüketim çılgınlığının insanlara ihtiyacından fazlasını almayı dayattığına dikkat çeken Ünal, doğanın kendisini yenilemesine fırsat verecek şekilde davranmak gerektiğine vurgu yaptı. Ünal, "Geçtiğimiz Temmuz ayında dünya kaynaklarını tükettik ve sonraki aylardan çalıyoruz" dedi.
Bugün 4.'sü düzenlenen Küresel İklim Grevi, tarih itibarıyla Kara Cuma'ya denk geliyor. Gelecek için Cumalar (Fridays for Future) çağrısıyla tüm dünyada çok sayıda insan sokağa çıkarak kapitalizmin getirisi olan tüketim çılgınlığını protesto ederken, iklim krizine de dikkat çekiyor.
Türkiye'de Yokoluş İsyanı (Extinction Rebellion) aktivistleri Şişli'de bulunan Cevahir AVM önünde "Hızlı modayı boykot et" şiarıyla, alternatif bir moda defilesi düzenledi.
Yapılan etkinlikte sıklıkla kaynakların sınırlı olmasına karşı tüketimin arttığına dikkat çekildi. Çünkü devamlı yenilenen ve trend olan "hızlı moda" insanları "alışveriş bağımlılığına" sürüklüyor. Mağazalar tarafından yapılan sözde indirimler ve kampanyalar insanlar üzerinde ihtiyacı olmasa dahi satın alıp stoklama "baskısına" neden oluyor. Öte yandan piyasaya sürülen ürünlerin tüketim süresi de oldukça kısa. Bir ürünün tüketiciye ulaşana kadar geçtiği aşamalarda hem doğanın hem de insan emeğinin sömürüsüne dikkat çeken Yokoluş İsyanı gönüllülerinden Elif Ünal, düzenledikleri defilenin amacını ETHA'ya aktardı.
Tüm dünyadan alışveriş çılgınlığı olarak bilinen Black Friday'in, Türkiye'de "Şahane Cuma ve Efsane Cuma" olarak bilindiğini belirten Ünal, bunun sebebini şöyle açıkladı: "Markalara 'Cumamız Mübarektir' eleştirileri oldu ve farklı sloganlar kullandılar."
Ünal, bugüne eleştirel yaklaşmak istediklerini vurguladı ve ekledi: "Markalar ihtiyacımız olmayan şeyleri ihtiyacımız varmış gibi hissettirerek bizi tüketime zorlamaya çalışıyor ve bize sürekli daha fazlasını, daha yenisini almaya itiyor."
'CİNS AYRIMI OLMADAN MARKALAR SİZE NE GİYMENİN GEREKTİĞİNİ DAYATIYOR'
Özellikle hızlı modayla karşı karşıya olduklarına dikkat çeken Ünal, hızlı modanın sürekli yeni bir kreasyon öne sürdüğünü kaydetti. Ünal, "4 mevsim varken şu an markalar 12 kreasyon çıkarıyor. Genelde yazın ince, kışın kalın giyersin. Markalar, insanlara 'daha fazla nasıl tüketebilirim, elimdeki modaya uygun değil, yenisini alman lazım' algısını dayatıyor. Cins ayrımı olmadan markalar sürekli size ne giymeniz gerektiğini o yılın başında dayatıyorlar. Bunu takip ettiğiniz ünlü bir isim olabilir, ona giydirip güzel gösterip sizin de onu takip etmenizi sağlamanızı çalışıyor" ifadesini kullandı.
Moda defilesini gerçekleştirmelerinin sebebi olarak dünya çapından gerçekleşen küresel iklim grevi olduğunu söyleyen Ünal, "Alternatif bir defile yapmak istedik" dedi. Ünal, "Markaların pazarlama alışkanlıklarını sorunlu görüyoruz. Ürün tüketiciye gelene kadarki bütün süreçlerde insan çalışıyor ve hızlı üretim üzerinden emek sömürüsü gerçekleşiyor" diye konuştu.
'DÜNYANIN KAYNAKLARINI TÜKETTİK'
Türkiye'de her kalemde tüketim ihtiyacının arttığını söyleyen Ünal, şöyle konuştu: "Bir yandan bakınca, durumu olmayan biri için indirimde olan ürünü almak kolaylıktır. Diğer yandan, 10 tane tişört alıyorsun ve denemiyorsun, dolabımda dursun 10 lira zaten diyorsun. Bu çok fazla tekstil atığına sebep olduğu gibi, geri dönüşümü olmuyor. Doğanın kendini yenilemesine fırsat verecek şekilde davranmalıyız. Biz bunu aşıyoruz, geçtiğimiz Temmuz ayında dünya kaynaklarını tükettik ve sonraki aylardan çalıyoruz."