22 Eylül 2024 Pazar

Diyarbakır'da kadın buluşması

HDP Kadın Meclisi'nin Diyarbakır'da düzenlediği kadın buluşmasında konuşan Beştaş, "Ortadoğu'da bir arada yaşam barıştan geçiyor. Biz kadınlar tecride, kadın kırımına, asimilasyona, ırkçılığa karşı mücadele edeceğiz" dedi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, "Savaşa, talana, tecride, ırkçılığa karşı kadınlar barışı savunuyor" şiarıyla Sur'da bulunan Taş Mahal Cafe'de kadın buluşması gerçekleştirdi. "Savaşa, talana, tecride, ırkçılığa karşı kadınlar barışı savunuyor" pankartının açıldığı  kafede "Tecride son", "Barışın muhatabı İmralı'dır", "Tecrit insanlık suçudur" dövizleri asıldı. Buluşmaya, HDP Gurup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Kadın Meclisi, Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED-DER), Barış Anneleri  ve Rosa Kadın Derneği katıldı.

'YALNIZ KÜRT KADIN MÜCADELESİ VERMİYORUZ'
Açılış konuşmasını yapan HDP'li Meral Danış Beştaş, "Biz yalnız Kürt kadın mücadelesi vermiyoruz, bütün kadınların mücadelesini veriyoruz" dedi. Tüm dünyada demokrasiyi inşa etmek için mücadele verdiklerini belirten Beştaş, "Kürt kadınlarının mücadelesi uluslararasılaşmıştır. Bu konuda bedel ödeyen yaşamını ortaya koyan kadınları selamlamak istiyorum. Sorunlarımızın kaynağını hepimiz biliyoruz. Baskı asimilasyon inkar şiddet her geçen gün artıyor. Sayın Öcalan 22 yıldır İmralı cezaevinde özel bir yöntemle tutuluyor. Kadınların mücadele başlıklarından en önemlisi de tecride karşı olan mücadele. Kadınlar özgür olmadan toplum özgürleşemez. Bir toplumun yarışı köle konumundaysa şiddete uğruyorsa kalan yarısı istediği kadar özgürüz desin o toplum özgür değildir. Barış gelmeden tecrit kalkmadan eşit ve özgür yurttaşlığı temel almadan sorunlar çözülmeyecek" diye belirtti.

Hapishanede süren açlık grevlerine dikkat çeken Beştaş, tecride karşı çıkmak demenin barışa ve çözüme sahip çıkmak, açık bir kadın mezarlığına dönüştürülen sisteme karşı olmak, emek sömürüsü, doğa talanına, saldırgan dış politikaya, her yere asker göndermeye, çetelerle iş birliğine karşı çıkmak, toplumu savunmak ve demokratik toplumu inşa etmek anlamına geldiğini söyledi.

'IRKÇILIK VE KADIN DÜŞMANLIĞI BU ÜLKENİN POLİTİKALARI'
Gündemdeki ırkçı saldırıların aslında hiç bitmediğini bazen saklandığını dile getirdi. Beştaş, "Geçenlerde bir zat TV programında, 'Türkçe konuş burası Türkiye Cumhuriyeti' diyor. Sen kimsin bir dili bu kadar aşağılama cüretinde bulunuyorsun? Tabi ki bu hadsizliği yapmasına güçlü cevaplar verildi. Rezil oldular rezil olmaktan utanmıyorlar. Leyla Güven ve kadın tutuklulara da soruşturma açıldı. Yine bizim bir etkinlikte Kürtçe halay çektiğimiz için mekana para cezası kestiler. Kürt düşmanlığından ne yapacaklarını bilmiyorlar. Konya'daki durumu zaten biliyorsunuz, ifade edecek bir kavram yok. Bu iklimi kim yaratıyor gayet iyi biliyoruz . Kürtler asla birlikte yaşadıkları halklara saldırgan olmadılar olmazlarda. Biz eşit olmak istiyoruz, eşit olmayanlar kardeş olamaz. Bu ırkçı saldırılar, tecrit, kadın düşmanlığı, açlık grevleri ve Kürt düşmanlığı bu ülkenin politik hatlarıdır. Çünkü onların kimlerle dirsek temasında olduğunu biliyoruz" sözleriyle tepki gösterdi. 

'MÜCADELE EDECEĞİZ'
Afganistan'daki kadınlarla dayanışma mesajı da veren Beştaş, halkların kendi öz güçleriyle özgürleşebileceğine vurgu yaptı. Beştaş, şöyle devam etti: "Örgütlü kadın mücadelesi bunun üstesinden gelecektir. Ortadoğu'nun kalbinde IŞİD ordusunu yenen kadınlar var. Onlar bütün dünyaya nasıl mücadele edeceklerini gösterdi. Türkiye Taliban ile müttefik olmaya can atıyor ama biz buna izin vermeyeceğiz. Ortadoğu'da bir arada yaşam barıştan geçiyor. Biz kadınlar tecride, kadın kırımına, asimilasyona, ırkçılığa karşı mücadele edeceğiz."

Beştaş'ın konuşmasının ardından sahne alan Dicle Fırat Külter Derneği müzik grubunun müzik dinletisiyle sona erdi.