EMEK
DİSK: Asgari ücret ulusal ölçekli bir toplu pazarlıkla belirlenmeli
Asgari ücret görüşmelerinin başlamasıyla kendi taleplerini sıralayan DİSK tarafından yapılan açıklamada, ?Asgari ücretin tespitinde bütün işçi konfederasyonlarına katılım hakkı sağlanmalı, Asgari Ücret ulusal ölçekli bir toplu pazarlıkla belirlenmeli ve uyuşmazlık durumunda uyarı grevi dahil toplu eylem hakkını da içermelidir? denildi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun 2019 asgari ücret tutarını belirlemek üzere bugün ilk toplantısını yapmasının ardından bir açıklama yayınlayan DİSK, “Asgari ücret tespit komisyonunun yapısı demokratikleştirilmeli ve asgari ücret toplu pazarlıkla belirlenmelidir” talebini yineledi.
Türkiye'de asgari ücret üçlü bir mekanizma olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirleniyor. Komisyonda beş hükümet, beş işveren ve beş işçi temsilcisi yer alıyor. Komisyonda DİSK ve diğer konfederasyonlar yer alamazken işçilerin önemli bir bölümü komisyonda temsil edilmiyor. Komisyon kararları kesin nitelikli olup itiraz edilemiyor. Toplu pazarlık sürecinde olduğu gibi uyuşmazlık prosedürü işlemiyor.
KOMİSYON DOĞRUDAN CUMHURBAŞKANLIĞI'NA BAĞLI
DİSK tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada şunlar kaydedildi: “Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısında geçtiğimiz aylarda sessiz sedasız bir biçimde önemli bir değişiklik yapıldı. Komisyon 10 Temmuz 2018'de yayımlanan 1 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi (CBK) ile İş Kanunu'ndan çıkartılarak Cumhurbaşkanlığı teşkilat yapısı içindeki idari kurul, konsey ve komisyonlar arasına alındı. Böylece komisyon doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlanmış oldu.”
“Komisyonun neden İş Kanunu sistematiği dışına çıkarıldığına ilişkin bir gerekçe kamuoyu ile paylaşılmadı. Asgari Ücret Tespit Komisyonunun Cumhurbaşkanlığı teşkilatı içine alınması CBK ile komisyonun yapısının değiştirilmesine olanak tanımaktadır. Komisyon İş Kanunu kapsamında kalsaydı değişiklikler TBMM tarafından kanunla yapılabilecekti. Oysa şimdi komisyonun yapısı Cumhurbaşkanı tarafından tek başına değiştirilebilecek.”
ASGARİ ÜCRETTE HÜKÜMET VE İŞVEREN İTTİFAKI VAR
Açıklamanın devamında şunlar belirtildi: “Asgari Ücret Tespit Komisyonu işçi, işveren ve hükümetten oluşan üçlü bir yapı olmasına rağmen, kararlar ikili olarak alınmaktadır. Asgari Ücret Tespit Komisyonu kararları oy çokluğu ile alınmakta ve kesin nitelik taşımaktadır. Komisyon kararlarına itiraz mümkün değildir. Dolayısıyla hükümet ve işveren tarafı aynı doğrultuda oy kullandığında işçi tarafı azınlıkta kalmaktadır.”
“DİSK-AR tarafından yapılan 'Asgari Ücret Gerçeği 2019' araştırmasına göre 2000-2017 arasında 18 kez yapılan asgari ücret görüşmelerinde 13 kez işveren ve hükümet ittifakı ile asgari ücret miktarı belirlendi. Sadece üç yıl için taraflar arasında uzlaşma sağlandı. İşverenler sadece iki kez asgari ücret miktarına itiraz etti. İşveren kanadının 2000 yılından bu yana sadece iki kez, buna karşılık işçi kanadının ise 13 kez asgari ücrete itiraz etmesi asgari ücret tespit sürecinin kimin lehine işlediği konusunda oldukça açıklayıcı.”
“Asgari ücretin tespitinde bütün işçi konfederasyonlarına katılım hakkı sağlanmalı, Asgari Ücret ulusal ölçekli bir toplu pazarlıkla belirlenmeli ve uyuşmazlık durumunda uyarı grevi dahil toplu eylem hakkını da içermelidir.”
Türkiye'de asgari ücret üçlü bir mekanizma olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirleniyor. Komisyonda beş hükümet, beş işveren ve beş işçi temsilcisi yer alıyor. Komisyonda DİSK ve diğer konfederasyonlar yer alamazken işçilerin önemli bir bölümü komisyonda temsil edilmiyor. Komisyon kararları kesin nitelikli olup itiraz edilemiyor. Toplu pazarlık sürecinde olduğu gibi uyuşmazlık prosedürü işlemiyor.
KOMİSYON DOĞRUDAN CUMHURBAŞKANLIĞI'NA BAĞLI
DİSK tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada şunlar kaydedildi: “Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısında geçtiğimiz aylarda sessiz sedasız bir biçimde önemli bir değişiklik yapıldı. Komisyon 10 Temmuz 2018'de yayımlanan 1 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi (CBK) ile İş Kanunu'ndan çıkartılarak Cumhurbaşkanlığı teşkilat yapısı içindeki idari kurul, konsey ve komisyonlar arasına alındı. Böylece komisyon doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlanmış oldu.”
“Komisyonun neden İş Kanunu sistematiği dışına çıkarıldığına ilişkin bir gerekçe kamuoyu ile paylaşılmadı. Asgari Ücret Tespit Komisyonunun Cumhurbaşkanlığı teşkilatı içine alınması CBK ile komisyonun yapısının değiştirilmesine olanak tanımaktadır. Komisyon İş Kanunu kapsamında kalsaydı değişiklikler TBMM tarafından kanunla yapılabilecekti. Oysa şimdi komisyonun yapısı Cumhurbaşkanı tarafından tek başına değiştirilebilecek.”
ASGARİ ÜCRETTE HÜKÜMET VE İŞVEREN İTTİFAKI VAR
Açıklamanın devamında şunlar belirtildi: “Asgari Ücret Tespit Komisyonu işçi, işveren ve hükümetten oluşan üçlü bir yapı olmasına rağmen, kararlar ikili olarak alınmaktadır. Asgari Ücret Tespit Komisyonu kararları oy çokluğu ile alınmakta ve kesin nitelik taşımaktadır. Komisyon kararlarına itiraz mümkün değildir. Dolayısıyla hükümet ve işveren tarafı aynı doğrultuda oy kullandığında işçi tarafı azınlıkta kalmaktadır.”
“DİSK-AR tarafından yapılan 'Asgari Ücret Gerçeği 2019' araştırmasına göre 2000-2017 arasında 18 kez yapılan asgari ücret görüşmelerinde 13 kez işveren ve hükümet ittifakı ile asgari ücret miktarı belirlendi. Sadece üç yıl için taraflar arasında uzlaşma sağlandı. İşverenler sadece iki kez asgari ücret miktarına itiraz etti. İşveren kanadının 2000 yılından bu yana sadece iki kez, buna karşılık işçi kanadının ise 13 kez asgari ücrete itiraz etmesi asgari ücret tespit sürecinin kimin lehine işlediği konusunda oldukça açıklayıcı.”
“Asgari ücretin tespitinde bütün işçi konfederasyonlarına katılım hakkı sağlanmalı, Asgari Ücret ulusal ölçekli bir toplu pazarlıkla belirlenmeli ve uyuşmazlık durumunda uyarı grevi dahil toplu eylem hakkını da içermelidir.”