23 Eylül 2024 Pazartesi

Dilan'ı katleden erkeğin avukatı, katliamı meşrulaştırmaya çalıştı

Dilan Toptaş'ı katleden ve olayın üstünü örtmeye çalışan gardiyan Sert, olayın kaza olduğunu iddia etti. Sanığa tepki gösteren anne Toptaş'ı mahkeme başkanı "böyle konuşamazsın" diyerek salondan çıkardı. Öte yandan sanık avukatı kadın katliamlarını meşrulaştırmaya çalıştı. Duruşma, 21 Eylül'e ertelendi. 

Van'da 30 Ağustos 2020 de Dilan Toptaş'ı aracında ateşli silahla katlettikten sonra olaya kaza süsü vererek katliamın üstünü örtmeye çalışan gardiyan Halil İbrahim Sert'in yargılandığı davanın 2. duruşması görüldü. 

Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Dilan Toptaş ailesi, yakınları, avukatlarının yanı sıra Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatları, Baro Kadın Hakları Komisyonu'ndan ve barodan birçok avukat dayanışma amacıyla katıldı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Eşbaşkanı Handan Karakoyun ve HDP Van Kadın Meclisi üyeleri de duruşmada hazır bulundu.

"Kasten öldürmek" ve "Delil karartmak" suçundan yargılanan fail Halil İbrahim Sert, duruşmaya tutuklu bulunduğu Patnos L Tipi Kapalı Hapishanesi'nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

MAHKEME BAŞKANI, ANNE TOPTAŞ'I SALONDAN ÇIKARDI
İlk olarak söz alan sanık Halil İbrahim Sert, olay günü silahın yanlışlıkla patladığını ve Dilan Toptaş'ı hastaneye götürmeye çalışırken kaza yaptığını öne sürdü. Sanığın, olayın kaza olduğunu iddia etmesi üzerine Toptaş'ın annesi Hazal Toptaş "katil" diyerek tepkisini dile getirdi. Anne Toptaş'ın tepkisine karşılık, mahkeme başkanı, polisi salona çağırdı. Mahkeme başkanı, "Sen sanıkla böyle konuşamazsın" diyerek, "mahkemenin düzenini bozmak" iddiasıyla Hazal Toptaş'ı duruşma salonundan çıkardı.

SANIK AVUKATINDAN KATLİAMI MEŞRULAŞTIRMA ÇABASI
Ardından söz alan sanık avukatı ise olayın "taksirle öldürülme" olarak değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Sanığın hapishanede 15 kilo verdiğini, eşinden boşandığını ve psikolojik tedavi gördüğünü öne süren avukatı, üzerine bir de Dilan Toptaş'ın katliamıyla ilgili olayın "taksirle cinayet" olarak görülmesi gerektiğini ve kamuoyuna duyurulması ile de her kadının ölümü "kadın cinayeti olarak görülmemeli" diyerek ilginç yorumlarda bulundu.

'KADININ ÖLDÜRÜLMESİ İÇİN İLİŞKİ OLUP OLMAMASI ÖNEMLİ DEĞİLDİR'
Ardından söz alan Dilan Toptaş'ın yakınları da sanığın en ağır ceza ile cezalandırması gerektiğini söyledi. Toptaş'ın avukatları da dosyada gizlilik kararı olduğu gerekçesiyle dosyayı inceleyemediklerini, gizlilik kararının halen devam ettiğini belirtti. Avukatlar devamında, olayın kadın katliamı olduğunu ve sanığın olayın başından itibaren delil karartarak suçun örtbas edildiğini ifade etti. Son olarak ülkede her gün kadın katliamlarının yaşandığını belirten müşteki avukatlarından Ekin Yeter, "Bir kadının öldürülmesi için ilişki olup olmaması önemli değildir. Çünkü biz biliyoruz ki kadın katliamı için, kadın olması yeterlidir. Amacımız kadına yönelik şiddeti arttırarak sürdüren eril zihniyeti teşhir etmektir" dedi.

Duruşma savcısı Erzurum Kriminal İnceleme'den silah atıklarıyla ilgili raporun mahkemeye ulaştırılmasını istedi.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, tanıkların dinlenilmesi ve otopsi raporu ile olayda silah atıklarıyla ilgili raporların hazır edilmesi için bir sonraki duruşmayı 21 Eylül'e erteledi.