23 Eylül 2024 Pazartesi

Dersim'de kadınlar Azra ve Emine'nin katledilmesini protesto etti

Dersim Kadın Platformu yaptığı eylemde "Şengal'den Antalya'ya, Maraş'a katledilen kadınlar isyanımızdır" dedi.

Dersim Kadın Platformu, Azra Gülandam Haytaoğlu ve Emine Gökkız'ın katledilmesi ile Şengal katliamının 7. yılına ilişkin Sanat Sokağa'nda basın açıklaması yaptı.

"Şengal'de Maraş'ta Antalya'da katledilen kadınlar isyanımızdır" yazılı pankartın açıldığı eylemde basın açıklamasını Handan Kahraman Şanlı okudu.

Şanlı, "Gülistan Doku, Azra Gülendam Haytaoğlu, Emine Gökkız ve daha binlerce kadın. Hikayemiz aynı. Erkekler onlar sırf hayır dediği için, kendilerinden boşandığı yada ayrıldığı için veya birlikte olmak istemediği için kadınları öldürüyor. Bu cesareti, kadınlar öldürüldüğünde dahi kadınların hayatını mercek altına alan, kadınların tercihlerini sorgulayan, öldüreni değil öldürüleni suçlayan savcılardan, hakimlerden, medyadan, iktidardan, toplumdan bir bütün erkek egemenliğinden, her gün kadınların yaşam güvencesini elinden alan AKP iktidarından alıyor. AKP iktidarı ve onun erkek egemen kurumları kadınların yaşam güvencesi olan haklarına saldırarak artık sadece kadın düşmanı politikaları uygulamakla kalmıyor, kadın katili oluyor" dedi.

Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, kadına ve çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarının artarak devam ettiğini belirten Şanlı, "Her gün yeni bir kadın cinayetine uyanıyoruz. Antalya'da vahşice boğularak öldürülen Azra Gülendam Haytaoğlu 5 parçaya ayrılıp, valizle ormana gömüldü. İzmir'de öğretmen olarak görev yapan Emine Gökkız tatil için gittiği Maraş'ta dolaşmaya çıkmış ve geçtiğimiz günlerde ormanlık alanda cesedi bulunmuştur. Yine dün ilimizde havuzlu bir kafede 16 yaşında bir çocuk askeri bir personelin tacizine maruz kalmıştır" diye belirtti.

'SÖZLEŞMEDEN ÇEKİLENLER KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ TEŞVİK ETTİ'
Cinayetlere engel olması gerekenler kadını şiddete karşı koruyan yasaları iptal ederek yeni cinayetlere zemin hazırladığını ifade eden Şanlı, "Her bir cümleleri kadınlara, LGBT+'lara şiddet olarak dönüyor. Erkek şiddetine karşı önlem alınması çağrılarımıza kulak tıkayan iktidar, bizim için hayati öneme sahip İstanbul Sözleşmesi'nden imzayı çekerek kadın katliamlarına zemin hazırlamıştır. Biz kadınların uzun yıllar mücadelesinin bir kazanımı olan İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddetle mücadelede en etkin yasa iken bunu uygulamayıp kaldırmışlardır. Oysa İstanbul Sözleşmesi, hukuki güvencemizdi. İstanbul Sözleşmesi'ni hedef alıp sözleşmeden çekilenler kadına yönelik şiddeti teşvik etmişlerdir" diye kaydetti.

ŞENGAL KATLİAMI
Bugünün IŞİD çetelerinin Şengal'e saldırısı sonucu binlerce Êzidî'yi soykırıma maruz bırakmasının 7. yıldönümü olduğunu hatırlatan Şanlı, "3 Ağustos 2014 tarihinde IŞİD çetelerinin, Şengal'e saldırısı sonucu binlerce Êzidî, soykırıma uğramış, o gün 6000 kadın ve çocuk esir alınmış, 400 bin Êzidî zorla göçertilmiştir" diye hatırlattı.

Esir alınan kadın ve çocuklara cinsel işkence uygulandığını, köle pazarlarında para karşılığında satıldığını, zorla din değiştirmeye maruz bırakıldığını söyleyen Şanlı, "IŞİD çetelerinin özellikle Êzidî kadınlara uyguladığı bu yöntemler, Êzidî kadınların şahsında kadın iradesini teslim alma ve biat ettirme politikasının bir devamıdır" dedi.

'HAKLARIMIZDAN HAYATLARIMIZDAN VAZGEÇMİYORUZ'
Handan Kahraman Şanlı, "Şengal'den Antalya'ya, Maraş'a katledilen kadınlar isyanımızdır diyoruz. Eşitlik içinde ve şiddetsiz bir yaşam kurma gücünü ellerinde taşıyan tüm kadınları, sözleşmeyi ve mücadeleyle kazanılmış tüm haklarımızı korumak için birlikte mücadeleye çağırıyoruz. Haklarımızdan, hayatlarımızdan ve İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz" diye haykırdı.