22 Eylül 2024 Pazar

Demirtaş savunma yapıyor: Anadil bir haktır, yargılayamazsınız

Demirtaş, hakkında açılan dava kapsamında savunma yapıyor: "Bir mahkeme anadilde eğitim talebim nedeniyle beni yargılayamaz. 'Sen misin bunu isteyen' diye soru soramaz. Böyle bir hakkı yoktur. Meşru değildir. Bu fezlekenin içeriği suçtur, halkıma hakarettir."
HDP'nin önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın tutuklu yargılandığı davanın duruşması Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülüyor.
 
"Örgüt kurma ve yönetme", "Örgüt propagandası" ve "Suç ve suçluyu övme" iddialarıyla yargılanan Demirtaş hakkında 142 yıla varan hapis cezası isteniyor. Diyarbakır'da açılan dava "güvenlik" gerekçesiyle Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'ne alınmıştı.
 
Demirtaş, duruşmaya tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevi'nden SEGBİS aracılığıyla katıldı. Demirtaş'ın yanında iki avukatı da hazır bulundu.
 
Duruşmayı çok sayıda HDP'li milletvekili de izlerken, Norveç, Danimarka ve İsveç'ten gelen diplomatlar ise duruşmaya alınmadı.
 
Demirtaş, savunmasına Leyla Güven'in açlık grevinin 77. gününde olduğunu hatırlatarak başladı, Güven'in ve açlık grevindeki tutsakları selamladı.
 
'LEYLA GÜVEN'İN TALEBİ MEŞRUDUR'
 
Leyla Güven'in talebinin meşru olduğunun altını çizen Demirtaş, "İmralı Cezaevindeki tecrit kaldırılmalıdır. Parlamentonun sessizliği kabul edilemez. Parlamentodan bir heyet derhal cezaevine gönderilmeli. Adalet Bakanı üst düzey bir yetkili cezaevine gönderilmeli, bu konuda sorumluluk almalı. Güven'in eylemi hukuki ve meşrudur. İmralı'da aile ve avukat görüşünün sağlanması talebi anayasal bir haktır. Güven bir politikacı olarak onurlu bir duruş sergiliyor" dedi. 
 
'SAVUNMAM MAHKEMEYE DEĞİL, HALKA YÖNELİK'
 
Mahkemenin davanın başından beri "politik" bir tutum aldığını belirten Demirtaş, "Aslında en doğrusu savunmamı kesmemdir. Fakat kamuoyuna karşı, halka karşı bir sorumluluğum var" diyerek savunma yapmaya başladı.
 
Fezleke ve iddianameye ilişkin konuşan Demirtaş, "Bir linç ortamında, AKP-MHP ve bir grup CHP'li ele ele verip bizi politikleşmiş yargının önüne atmak için acele ediyorlardı. Aceleleri vardı" dedi.
 
IŞİD'li Ayşenur İnci'nin tahleyi edildiğini hatırlatan Demirtaş, "Mahkeme, üst düzey IŞİD'liyi bir gün bile tutuklamayı hak ihlali olarak görmüş. Ona yaklaşımınız bu, bana yaklaşımınız bu. Mevzu bu işte. Mesele bu. IŞİD'li teröriste adli kontrol, Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'a gelince, tutukluluklarının devamına. Eyvallah" diye konuştu.
 
'SAVCI AHMET KARACA NEREDE?'
 
Fezlekelerden birini hazırlayan savcının Ahmet Karaca olduğunu hatırlattı ve ekledi: "Savcı Ahmet Karaca, bir dönem Diyarbakır Adliyesi'ni yöneten kişilerdendi. Komplo, kumpas, çete faaliyeti, her türlü ayak oyunu. Tanırız. FETÖ'cü mü değil mi bilemem ama yasa dışı bir  sürü iş yaptığına tanıktık ve meydanlarda bunu söylüyorduk da. 'Terörist' diye tutuklanmış bir savcının, anadille ilgili yaptığım iki cümlelik değerlendirmeden, beni 'terör örgütü üyesi olmamakla birlikte terör faaliyeti yürütmek'le suçlaması ahlaksızlığın daniskasıdır.  Onun fezlekesini iddianameye koymak da komploya ortak olmaktır."
 
Hakkındaki 12 fezlekenin "Fethullahçı olmak"la suçlanan savcılar tarafından hazırlandığına dikkat çeken Demirtaş, "Resmi bir dernek olan Kürt Dil Derneğinin yaptığı ve müzikle, güle oynaya geçen bir yürüyüşe katılıp konuşma yaptım diye beni terör örgütü üyesi olarak görmek halkıma da hakarettir. Faşistliktir, başka da bir şey değildir" dedi. 
 
'ANADİLİM ANAYASAL GÜVENCE ALTINDA OLMALI'
 
Anadil ile ilgili taleplerin "terör" kapsamına alınmasına itiraz eden Demirtaş, "Milyonlarca insan istiyor. Ben istiyorum. Halen istiyorum. Anadilim Kürtçe, Anayasal güvencede olmalı ve Kürtçe eğitim yapılmalı. Sadece o konuşmamda söylememişim. Mitinglerde, kürsülerde, grup konuşmalarımda defalarca değinmişim" dedi. 
 
Anadilin bir hak olduğunun altını çizen Demirtaş, anadil ile ilgili şunları söyledi: "Bir mahkeme anadilde eğitim talebim nedeniyle beni yargılayamaz. 'Sen misin bunu isteyen' diye soru soramaz. Böyle bir hakkı yoktur. Meşru değildir. Bu fezlekenin içeriği suçtur, halkıma hakarettir.
 
Kızlarım Kürtçe konuşamıyor. Sizin çocuklarınız kendi anadillerinde eğitim yapabiliyor, benimkiler yapamıyor. Siz de aynı vergiyi veriyorsunuz ben de. Çocuklarım Türkçe bilsin, çok iyi bilsin. Türkçe ortak resmi dildir. Ama anadillerini de öğrensinler. Haklarıdır.
 
Ben sadece Demirtaş değilim. Milyonların bu ve benzeri siyasi taleplerinin temsilcisiyim. Beni anadili talebi sebebiyle yargılamakla milyonlarca insanı yargılamış olursunuz. İnsanlar incinir. Bakın orada ben 2 kızımın velisi olarak değil, eşbaşkan olarak konuşmuşum."