1 Ekim 2024 Salı

Demir: HDP sokakta savunulur

HDP'ye yönelik saldırılara ilişkin ETHA'ya değerlendirmelerde bulunan HDK Eş Sözcüsü Demir, milyonların temsilcisi olan HDP'nin sokakta, işçi direnişlerinde, ekoloji ve kadın mücadelesinde savunulabileceğini vurguladı. Demir, "Partiyi savunmak aynı zamanda kendimizi, kendi geleceğimizi, özgürlüğümüzü savunmaktan geçiyor" dedi.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Esengül Demir, HDP'ye yönelik saldırıları "Erdoğan'ın şok doktrini" olarak tanımladı. Bu saldırılara karşı milyonların temsilcisi olan HDP'yi savunmanın önemine vurgu yapan Demir, HDP'nin sokakta savunulacağına dikkat çekti.

Devleti temsil eden kuvvetlerin tamamının dahil olduğu bu saldırı politikasının aynı zamanda HDP'de siyaset yapan, HDP'yle yol yürüyen tüm kuvvetlere yöneldiğine işaret eden Demir, Gezi davasının hızla sonlandırılması ve Gezi Dayanışması'nda yer alanlara yönelik ağır hapis cezalarının da bundan bağımsız olmadığını kaydetti.

'ERDOĞAN ŞOK DOKTRİNİ UYGULUYOR'
2015 ortalarından beri süren saldırıların devam ettiğini kaydeden Demir, tırmandırılan savaş politikalarına da değindi. Ekonomik krizin derinleştiğini, Ukrayna-Rusya savaşının Türkiye'nin Ortadoğu'da sürdürdüğü savaş bakımından elini rahatlatmaya yönelik bir hamleye dönüştürülmek istendiğini kaydeden Demir, "Son hamleler bunlar. Planladıkları bütün bu yapılar üzerinde hegemonya kurarak sonuca ulaşmaya çalışmak. Türkiye Cumhuriyeti devletinin, yönetenlerin, iktidarda olanların geleneksel Kürt düşmanlığı, Kürtlerin herhangi bir kazanım elde etmemesi üzerine kurulu politik, ideolojik bakış açıları söz konusu. ABD, İngiltere, Fransa gibi uluslararası kapitalizmin sermayenin ve emperyalist güçlerin desteğini alarak -çünkü Türkiye zaten bunu tek başına yapamaz- Güney Kürdistan'da özellikle de Kürtlerin gelecekte bölgede herhangi bir şekilde pozisyon almaması, kazanım elde etmemesi üzerine yürüttüğü bir savaş politikası. Çok ağır bedeller ödenerek sürdürülüyor bu savaş politikası. İçeride de hem savaş karşıtlığının gelişmemesi hem de muhalefetin güçlenerek kendisini yıpratmaması için muhalefete de saldırıyı aynı zamanda başlattı. Bütünlüklü bir şok doktrinini, bir korku politikasını, toplum üzerinde egemen kılarak hedeflerine ulaşmayı tasarladığını söyleyebilirim" diye konuştu.

'HDP'DEN BEKLENTİSİ OLAN MİLYONLARI KAPATAMAZSINIZ'
HDP'nin kurulduğu günden bu yana ilkeli tavrıyla, Türkiye halklarına bir gelecek vadettiğini ve Türkiye'de bütün toplumsal kesimleri kapsayacak ideolojik politik program sunduğunu belirten Demir, bu duruşundan bugüne kadar ödün vermediğini vurguladı. AKP'nin 21-22 yıllık iktidarı boyunca bütün yıpratma, yok etme, talan etme politikalarına direnen tek muhalefet odağının HDP ve çeperindeki kuvvetler olduğuna dikkat çeken Demir, "Dolayısıyla HDP'yi sadece bir siyasi parti ve o siyasi partinin üyelerinden ibaret olarak göremeyiz. HDP'ye oy veren milyonlar ve HDP'den beklentisi olan milyonlar var. HDP'nin bu politik tavrı ve direnişini destekleyen ve buradan kendilerinin de nefes alabileceğini düşünen milyonlar var. HDP'nin mücadelesine bel bağlamış ve oradan cesaret alan milyonlar var. HDP'yi siyasi parti olarak kapatmak meclis çoğunluğu ve yargının gücünü de düşündüğünüzde iktidarın yapabileceği bir şey. Ama HDP'yi destekleyen ve HDP'yi var eden bütün bu toplumsal dinamikleri yok etmek, toplumsal dinamiklerin taleplerini, mücadelesini kapatmak mümkün değil" ifadelerini kullandı.

'KİTLELER PARTİYİ VE SAVUNDUĞU İLKELERİ SAHİPLENMELİ'
Erdoğan'ın tek adam rejimini ayakta tutabilmesi için en önemli direniş odağı olan HDP'yi kapatma yöntemine başvurduğunu belirten Demir, "Ama sonuç vermeyecektir. Yani HDP'ye her saldırıldığında HDP daha da güçleniyor. HDP'yi ideolojik olarak desteklemeyen, politik olarak HDP'nin yanında durmadığını söyleyen pek çok toplumsal kesim de HDP'nin uğradığı haksızlık, saldırılar ve HDP'nin haklı, kararlı mücadelesi karşısında HDP'ye desteğini arttırıyor. HDP yüzde 11.3'lerden yüzde 15'lere tekabül eden bir oy potansiyeli taşıyor bugün. Dolayısıyla bu kapatma saldırısı karşısında daha cesur ve kararlı bir şekilde kitlenin hem partiyi hem de partinin savunduğu ilkeleri sahiplenmesi gerekir" değerlendirmesinde bulundu.

'HDP İLE İTTİFAK İÇİNDEKİ 6'LININ TUTUMU YETERLİ DEĞİL'
HDP'nin bileşenlerinin ortaklığının stratejik olduğunu hatırlatan HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir HDP bileşeni olmayan siyasi kuvvetlerin yan yan geldiği "7'li masa" diye tanımlanan ittifak kuvvetlerinin de HDP genel merkezine yapılan son saldırıya karşı tutum aldığını belirtti. Demir, fakat bunun yeterli olmadığını vurgulayarak şunları söyledi: "Yani dönemsel olarak HDP'yle ortaklaşmak ve HDP'nin yanında yer almak rejim değişikliğine gidecek mücadele ortaklığı ya da gücü sağlamak konusunda yeterli değil. Türkiye'de başka toplumsal dinamikleri de kapsayabilecek, içine alabilecek çok daha geniş ve kalıcı bir ittifakın oluşması gerekiyor. Geçici, sadece seçim süreçleriyle sınırlı olabilecek yan yana gelişler; ne yazık ki Türkiye'deki beklediğimiz rejim değişikliğini sağlayacak, yeni bir yaşamın kurgulanması için yeterli bir yan yana geliş değil."

'ORTAK MÜCADELE HATTINI KURMAYA ÇALIŞIYORUZ'
HDK'nin bileşenleri ve bileşenleri dışındaki toplumsal yapıları ortak mücadele hattında buluşturmaya çalıştığını söyleyen Demir, "Türkiye'de sadece devrimci, sosyalist ve yurtsever tabanın, kitlelerin, örgütlerin yan yana gelişi yeterli değil. Aynı zamanda iktidardan rahatsız olan, yıllar boyunca yarattığı tahribatın etkilerini bugün yaşamlarında hisseden toplumun değişik dinamiklerini kapsayabilecek ortaklığa ihtiyaç var" diye vurguladı. Demir, kitlelerin güvenini sağlamanın yolunun yan yana duruştan geçtiğini vurgulayarak, referandum ve yerel seçimler sürecinde bunun başarıldığını hatırlattı.

Toplumun büyük çoğunluğunun desteğini almak için birleşik, örgütlü bir mücadelenin yaratılmasının elzem olduğuna işaret eden Demir, "Türkiye'de gençlerin, kadınların, ekolojik tahribattan nasibini almış köylülerin, yoksul halkın, emekçilerin beklentisi bu. Yani öncelikle onlara bu gelecek umudunu aşılayacak, gösterecek kendi içinde birleşik bir güç olması" diye konuştu.

'PARTİYİ SAVUNMAK KENDİMİZİ, ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ SAVUNMAKTAN GEÇİYOR'
Demir, HDP'nin sokakta savunulacağını vurguladığı değerlendirmesinde, HDP'nin bir kitle partisi olduğunu ve milyonlardan aldığı güç aldığını belirtti. Demir son olarak şunları söyledi: "Dolayısıyla HDP'nin savunulması da işçi direnişlerinin içinde olacaktır, ekoloji mücadelesinin içinde olacaktır, kadın mücadelesinin içinde olacaktır yani topyekun hayatın içinde, sokağın içinde olacaktır. Hem partimizi, hem kendimizi savunmak için bütün mücadele araç ve yöntemlerini kullanacağız. Yani partiyi savunmak aynı zamanda kendimizi, kendi geleceğimizi, özgürlüğümüzü savunmaktan geçiyor."