23 Eylül 2024 Pazartesi

DBP ve HEDEP: Bu tezkere ortak yaşama müdahaledir

Savaş tezkeresine "hayır" diyeceklerini açıklayan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, "Kuzey ve Doğu Suriye'ye dönük savaşta su depolarının, elektrik tesislerinin, petrol tesislerinin, buğday ambarlarının, hastanelerin, camilerin, yaşam alanlarının bombalanması güvenlikle nasıl tarif edilebilir" dedi.

Irak ve Suriye'ye sınır ötesi operasyon için cumhurbaşkanına verilen yetkinin iki yıl daha uzatılmasını öngören tezkere, bu hafta Meclis Genel Kurulu'nda oylanacak. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) milletvekilleri, Meclis'e sunulan tezkereye dair açıklama yaptı. Milletvekilleri, Kuzey ve Doğu Suriye'de katledilen sivillerin fotoğraflarıyla açıklamaya katıldı.

DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, tezkerenin yıllardır Meclis'te onaylanmasının ve Cumhurbaşkanlığına bu yetkinin verilmesinin tek sebebinin Kürt sorununun derinleştirilmesi ve çözümsüz bırakılması olduğunu söyledi.

Tezkerenin Kürtlerin Rojava'da ve Irak'ta oluşturmak istediği ortak yaşama müdahale olduğunu ifade eden Aydeniz, "Bundan dolayı bu tezkere güvenlik tezkeresi değil, Kürt halkının varlığına, diline, kültürüne, kendi topraklarındaki yaşamına karşı bir tezkeredir" dedi.

Türk devletinin Kürtlerin kazanımlarını yok etmek istediğini dile getiren Aydeniz, şöyle devam etti: "Kuzey ve Doğu Suriye'ye dönük savaşta su depolarının, elektrik tesislerinin, petrol tesislerinin, buğday ambarlarının, hastanelerin, camilerin, yaşam alanlarının bombalanması güvenlikle nasıl tarif edilebilir? 4 Ekim-11 Ekim tarihleri arasında ikisi çocuk 47 sivil hayatını kaybetti. Bu mudur güvenliği tehdit eden? Dolayısıyla güvenlik ismi altında bir halkın varlığı terörize edilmek isteniyor. Tezkerelerin tek amacı bir taraftan savaşı körüklemek, diğer taraftan Kürde savaştır. Kürt sorunu demokratik yol ve yöntemlerle, demokratik bir zeminde, Meclis'te çözülmesi gerekir. Ancak iktidar, tezkerelerle sınır ötesinde savaş, sınır içinde de daha çok gözyaşı, baskı, yok sayma üzerinden kendini konsolide etmeye çalışıyor."

Tezkerelerle Kürt sorununda çözümsüzlüğün dayatıldığını ifade eden Aydeniz, AKP'nin Osmanlıcılık hayalleri peşinde olduğunu söyledi.

İktidarın tezkereyle yerel seçimlere gitmek istediğini belirten Aydeniz, "Bu iktidar, Rojava ve Suriye'ye savaş açmak için seçim sürecinde çok uğraştı. Ama yapamadı. Yerel seçimlere giderken, topluma hiçbir şey vaat edemeyen iktidar, kendisini konsolide etmeye çalışmaktadır" dedi.

Tezkerenin başka bir boyutunun ise ekonomik kriz olduğunu vurgulayan Aydeniz, "Geçinemiyoruz diyenlere Erdoğan'ın 'bir kurşunun fiyatını biliyor musunuz' cevabı, ekonomik krizin sebebinin bu savaş olduğunu gözler önüne sermektedir. Savaşla, tezkereyle, ötekileştirmeyle sorunlar çözülmez. Demokratik yol ve yöntemlerle çözülmelidir" ifadelerini kullandı.

"Kürt sorununun çözümsüz bırakılması değil, müzakere yolunun açılması gerekmektedir. Kayyım ve tecrit politikalarla bu sorunlar bitmez. Savaşla, tecritle, siyasi operasyonlarla bu sorun çözülmez. Bu sorunun çözüm yolu barış ve diyalogdur" diyen Aydeniz, Meclis'e getirilecek tezkere için muhalefete de sorumluluk düştüğünü vurguladı.

Aydeniz, "Her fırsatta kendi tek adam rejimini yenilemek isteyen iktidarın savaş politikalarına asla onay vermeyeceğiz. Halkların birbirine kutuplaşmasına izin vermeyeceğiz. Bu tezkereye 'hayır' diyeceğiz. Muhalefetin de bu hak ihlallerinde rol oynamaması gerektiğini söylüyoruz" ifadelerini kullandı.