23 Eylül 2024 Pazartesi

ÇHD: Hak ihlalleri tüm hapishanelere yayılıyor

ÇHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, Marmara bölgesindeki hapishanelerde kitap, mektup ve yayın kısıtlaması uygulandığına, hasta tutsakların tedaviye erişemediğine, keyfi disiplin cezaları ve çok sayıda hak ihlalinin gerçekleştiğine dikkat çekti.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi, 2023 yılı Marmara Bölge Hapishaneleri Hak Gaspları Raporu'nu İstanbul Barosu Kültür Merkezi'nde açıkladı.  

Raporu kamuoyuyla paylaşan avukat Seda Şaraldı, gelinen aşamada hapishanelerde hak gaspı, kötü muameleye zemin hazırlandığını kaydetti. Şaraldı, ÇHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu'nun Edirne F Tipi, Tekirdağ 1 ve 2 No'lu F Tipi, Bakırköy Kadın Kapalı, Marmara Kapalı, Kandıra 1 No'lu F Tipi Hapishanesi'ni ziyaret ederek bu raporu oluşturduğunu aktardı.

Edirne F Tipi Hapishanesi'nde tutsakların mektup yasakları ve görüşçü kısıtlamalarıyla karşılaştığını dile getiren Şaraldı, tutsakların taleplerinin yönetim tarafından keyfi bir şekilde reddedildiğini söyledi. Haftada 10 saat sohbet hakkının 5 saate düşürüldüğünü, kitap sınırlaması getirildiğini söyleyen Şaraldı, 14 yıldır tekli hücrede tutulan ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü S.K.'nın yanlış tedavi sonucu ayağında ödem ve enfeksiyon oluştuğunu belirtti.

Tekirdağ 1 No'lu F Tipi Hapishanesi'nde sıklıkla baskın aramaların yapıldığını, dergi, kitap ve temel ihtiyaç malzemelerine el konulduğunu aktaran Şaraldı, tutsakların hastaneye havasız ring araçlarıyla götürüldüğünü de dile getirdi. Tekirdağ 2 No'lu F Tipi Hapishanesi'nde ise tutsakların keyfi bir biçimde infazlarının yakıldığını, talebi dışında revire çıkarılarak mülakata çıkarıldığını ve sohbet hakkının kısıtlandığını belirtti.

Kandıra 1 No'lu F Tipi Hapishanesi'nde de baskın arama ve tekli ring uygulamalarının yer aldığını ifade eden Şaraldı, tutsaklara keyfi disiplin cezaları verildiğini, kitap ve mektuplarının engellendiğini belirtti. Hasta tutsakların aylarca ameliyat olamadığını dile getiren Şaraldı, Marmara Hapishanesi'nde de görüş hakkının engellendiğini, sohbet ve kitap haklarının kısıtlandığını, keyfi disiplin cezaları verildiğini aktardı. Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi'nde de benzer ihlallerin yaşandığını aktaran Şaraldı, Kürtçe mektuplara el konulduğunu ve keyfi disiplin cezalarının sıkça uygulandığını söyledi.

Ülke hapishanelerinde ihlallerin süreklileştiğini kaydeden Şaraldı, özellikle yeni tip hapishanelerle tecridin yoğunlaştığını vurguladı. Şaraldı, tespit ve önerilerini şöyle sıraladı:

🔹"Y,S Tipi Hapishaneler ve Yüksek Güvenlikli Hapishanelerin açılmasıyla sürgün sevkler, fiziksel işkenceye dönüştürülmüştür. Özellikle Marmara bölgesinde bulunan hapishaneler sürgün sevklerin en çok yaşandığı hapishane olmuştur.
🔹Yayın ve haberleşme hakkına yönelik ciddi ihlal iddiaları bulunmaktadır. Siyasi tutuklu/hükümlüler aralarında Cumhuriyet Gazetesi, Birgün Gazetesi, Evrensel Gazetesi gibi günlük gazetelerin ve bazı televizyon kanallarının da bulunduğu birçok muhalif yayına ulaşmalarında ciddi engellemelerle karşılaşmaktadırlar.
🔹Yaşanan tüm bu ihlallere karşı direnme hakkını kullanan siyasi tutuklulara ağır saldırılar yaşanmakta, bunun sonucunda birçok hapishanede hücre/koğuş yakma vb. direnişler/protesto biçimleri ve buna bağlı yeni ihlaller yaşanmaktadır.
 🔹Hasta tutuklu ve hükümlüler sorunundaki mevcut seyir daha da kötüye gider vaziyette aynen devam etmekte olup, hasta tutuklu ve hükümlüler serbest bırakılmamaktadır. Hasta tutsaklar sorunu bir sağlık sorunu, yaşam hakkı meselesi olarak değil siyasi bir sorun olarak ele alınmaktadır.
🔹Hastaneye sevkler çok problemlidir. Hastaneye götürülmek için ring aracına alınan tutuklular/hükümlüler ring aracında her biri ring aracı içine tek kişilik yerlere konmaktadırlar. Bu uygulamayı kabul etmeyen tutuklu/hükümlüler hastaneye götürülmemektedir. Öte yandan hastaneye götürülen tutuklu/hükümlüler kelepçe ile doktorun karşısına çıkarılmakta olup, muayene kelepçeli olarak yapılmak istenmektedir.
🔹Ağırlaştırılmış müebbet hapis hükümlülerinin infaz koşulları kabul edilemez durumdadır. Anayasanın eşitlik ilkesine ve imza konan insan hakları sözleşme metinlerine aykırı olan mevcut duruma derhal son verilmeli, anılan hükümlülerin cezalarının infazında hükümlü haklarını ön plana çıkaran insani şartlar hayata geçirilmelidir. 
🔹Tutuklu ve hükümlülerin dışarıya gönderdikleri mektuplarda ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır. Mektuplar karalanmakta, kaybedilmekte ve birçok kez gönderilmemektedir. Tek zarfta birden fazla mektup gönderilmesi yasaklanmıştır.
🔹Disiplin cezaları çok yoğun ve sıklıkla uygulanmaktadır. Disiplin cezalarına yapılan itirazlardan da sonuç çıkmamakta, infaz hakimlikleri ve ağır ceza mahkemeleri disiplin cezalarını onaylayan makam haline gelmektedir.
🔹Hemen tüm hapishanelerde kitap sınırlaması bulunmaktadır. Tutuklu ve hükümlülerin belli sayının üstünde kitap bulundurmasına izin verilmemektedir. 
🔹Süreli yayımlar ise abone olmadan verilmemektedir, abone olunmak istenildiğinde ise çeşitli engeller çıkarılmaktadır."