Batman ve Diyarbakır'da kayıpların akıbeti soruldu
Kayıp yakınları Batman ve Diyarbakır'da yaptıkları açıklamayla kayıpların akıbetini sordu. Batman'da Ahmet Tekin, Diyarbakır'da ise Mehmet Can Ayşin ve tüm kayıplar için mücadelenin süreceği vurgulandı.
Batman ve Diyarbakır'da gözaltında kaybedilenlerin akıbeti soruldu, faillerin yargılanması istendi.
BATMAN
Batman'da ise kayıp yakınları ve İHD Batman Şubesi, 528'incisini eylemi gerçekleştirdi. Şube binasında yapılan eylemde, kayıpların fotoğrafları taşındı. İHD Şube Yöneticisi Hüseyin Elçi, kayıpların akıbetini sormaya devam edeceklerini söyledi. Elçi, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 1994 yılında İlçe Jandarma Komutanlığı'na bağlı askerlerin yol kontrolü sırasında gözaltına aldığı ve kendisinden bir daha haber alınamayan Ahmet Tekin'in hikayesini anlatarak, akıbetini sordu.
Elçi, "Ahmet Tekin, 1994 yılının Mayıs ayında Diyarbakır'dan Lice'ye giderken
bulunduğu araç, Sarnığ Köyü yakınlarında yol kontrolü yapan askerler tarafından durdurulur. Aracı durduran askerler, minibüs şoförü ve yolculara ‘Siz gidin Ahmet bizim misafirimizdir' diyerek, Tekin'i gözaltına alır. Bu tarihten sonra Ahmet Tekin'den bir daha haber alınamaz. Aile, Lice'de savcılığa başvurarak çocuklarının bulunmasını ister. Ancak dosya görevsizlik kararıyla Diyarbakır 7. Kolordu Komutanlığı'na gönderilir" dedi.
Açıklama oturma eylemi ile son buldu.
DİYARBAKIR
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" talebiyle 691'inci kez Koşuyolu Parkı'ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi. Eyleme, kayıp yakınları ile İHD ve demokratik kitle örgütleri temsilcileri, Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan katıldı.
Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eylemde İHD Diyarbakır Şubesi Başkanı Abdullah Zeytun, Türkiye'de hukukun üstünlüğünün rafa kaldırıldığı, antidemokratik uygulamaların olduğu, şiddetli çatışmaların yaşandığı bir dönemi yaşadıklarını belitti. Tüm bu ihlal ortamın sebebinin barışçıl politikaların uygulanmaması olduğunu kaydeden Zeytun, "İnsan hakları savunucuları olarak Kürt sorununun çözümü ancak şiddetsiz ile çözülebileceğini söylemek istiyorum. Ağır ihlal ortamında, çatışma, şiddet ortamına mahkum değiliz. Esas olan barışçıl ortamını savunuyoruz. Bu şiddetli ortamın son bulmasını, askeri operasyonların derhal sonlandırılmasını istiyoruz. Çözüme dair somut adımların atılmasını istiyoruz" dedi.
'VAZGEÇMİYORUZ'
Gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınmayan Mehmetcan Ayşin'in kızı Aynur Ayşin ise, "Babam gözaltına alınıp, Lice'ye götürüldükten sonra 28 yıldır babamı arıyorum. Babamın suçu nedir, ne yaptı. Babam suçsuzdu. Ölene kadar buradayız, failleri aramaktan vazgeçmiyoruz. Kayıplarımızı bulana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" diye belirtti.
'FAİLLERİN ORTAYA ÇIKARILSIN'
DAKAP üyesi Emine Akşan da, annelerle dayanışmak için geldiklerini belirterek, "Annelerimiz sadece çocuklarının bedenlerini değil, adaletin tesisi için de mücadele ediyor. İnsan hakları, eşitlik, özgürlük için de mücadele ediyorlar. Onların mücadelesine her zaman destek verdik. Artık evlatlarımızın zorla kaybettirilmesini istemiyoruz. Siyasi iktidarların gölgesinden çıkan bir adalet mekanizmasının kurulup, suçluların bulunup, yargılanmasını ve faillerin ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Annelerin mücadelesi bizim için çok değerlidir. Annelerin artık acılar yaşamasını istemiyoruz. Toplumsal barış için ne yapılması gerekiyorsa onun yapılmasını istiyoruz" dedi.
'28 YILDIR HABER ALINAMIYOR'
Gözaltında kaybettirilen Mehmetcan Ayşin'in hikayesini İHD Diyarbakır Şubesi Başkan Yardımcısı Ezgi Sıla Demir okudu. Demir, Ayşin'in 5 Mayıs 1994'te Lice'nin Kılıçlı Köyüne baskın düzenleyen askerlerce 52 kişi ile birlikte gözaltına alındığını belirtti. Baskının ertesi günü 49, 6 gün sonra da 3 kişinin serbest bırakıldığını anlatan Demir, Ayşin'in serbest bırakılmadığını ifade etti. Karakola giden aileye kolluk görevlileri tarafından Ayşin'in savcılığa çıkarılacağı ve oradan serbest bırakılacağının söylendiğini hatırlatan Demir, "Ayşin ne savcılığa sevk edilir ne de serbest bırakılır. Ayşin hakkında bir türlü bilgi alamayan ailesi devlet dairelerinde çeşitli girişimlerde bulunur. Aile önce DGM'ye başvuruda bulunur ancak ailenin dilekçesi işleme konulmadan geri çevrilir. Bunun üzerine OHAL Valiliği'ne başvuran aile, Lice Asayiş Komutanlığı'na yönlendirilir. Lice Asayiş Komutanlığı'na başvuruda bulunan aileye komutanlık ‘söz konusu tarihte operasyon düzenlenmediğini ve adı geçen kişileri gözaltına almadıklarını' bildirir. Aile birçok kurum ve kuruluşa müracaatta bulunur. Ancak bu girişimlerin hiçbirinden hiçbir sonuç alınamaz. Ayşin'den o tarihten bu yana haber alınamadı" dedi.
Açıklamanın ardından kayıp yakınları, oturma eylemi yaptı.