23 Eylül 2024 Pazartesi

Barış isteyen hekimlerin yargılanmasına devam edildi

"Savaş bir halk sağlığı sorunudur" dedikleri için yargılanan TTB eski MK üyelerinin ikinci duruşmasında savcının değiştirilmesi talebi reddedildi.
"Savaş bir halk sağlığı sorunudur" bildirisini yayınladıkları için Türk Tabipleri Birliği (TTB) eski Merkez Konseyi üyelerinin yargılandığı davanın duruşması Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
 
Davada, TTB Merkez Konseyi'nin 11 üyesi "Örgüt propagandası yapmak" ve "halkı kin ve düşmanlığa teşvik etmek" iddiasıyla ikinci kez hakim karşısına çıktı. Davaya, Avrupa Hekimler Daimi Komitesi önceki dönem Başkanı Dr. Jacques de Haller ve Dünya Tabipler Birliği Genel Sekreteri Dr. Otmar Kloiber, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz da katıldı.
 
'KOYALA YAPIŞTIR İDDİANAMESİ'
 
Duruşma başlangıcında hakim savcıya ilk duruşmada verdiği mütalaanın hala geçerli olup olmadığını sordu. Savcının geçerli olduğunu belirtmesinin ardından ilk sözü alan TTB avukatlarından Ziynet Özçelik, davanın ilk duruşmasında savcının flash diski çıkararak mütalaasını açıkladığını hatırlatarak "Savcının mutalaa adına yaptığı iddianameyi alarak kopyala yapıştır yapmasıdır. İddianamenin uygun hazırlanmadığını belirtmiştik" dedi. Savcının değiştirilmesini talep eden Özçelik, gerekli başvuruyu yaparak evrakları teslim ettiklerini ama başvuruya ilişkin kendilerine bir dosya numarası verilmediğini söyledi. Mütalaanın dikkate alınmamasını ve savcının değiştirilmesini isteyen Özçelik, bunun ardından taleplerini sunacaklarını ve savunma yapacaklarını söyledi. Ancak mahkeme heyeti savcının değiştirilmesi talebini oy birliği ile reddetti. Avukat Özçelik bunun üzerine duruşmanın ertelenmesini talep etti ancak mahkeme heyeti, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına sormaya ve beklemeye gerek olmadığına karar vererek bu talebi de reddetti.
 
'SUÇ DİYE SUNULAN SİTELER ERİŞİM ENGELLİ'
 
Avukat Mustafa Güler de iddianameyi eleştirerek barış bildirisinin HDP'den gelen bir mail ile ilişkilendirilmesini eleştirerek, "Yargılananların evlerinde bulunan dergi ve kitapların içeriği sunuluyor. Bunun neden yapıldığına ilişkin bir açıklamada yok. Örgüte destek olunduğu ve halkın kin ve düşmanlığa tahrik edildiği iddia ediliyor. Bu iddianame içerisindeki unsurların araştırılması gerekir. İddianamedeki suç unsurlarını araştırdığımızda suç unsuru olduğu kaydedilen sitelere erişim 2015 yılında yasaklanmış. İddianame ise bu sitelere bakıldığını söylüyor" dedi. Ayrıca söz konusu barış bildirisinin HDP'den gelen mail ile hazırlanmış olmasının imkansız olduğuna dikkat çeken Güler, bildirinin yazılması, yayınlanması konusunda bilirkişi raporu hazırlanmasını istedi. Dava mütalaaya ilişkin tekrar savunmaların alınması için 3 Mayıs'a ertelendi.