23 Eylül 2024 Pazartesi

Bakırhan: Meclis'i ve Meclis Başkanlığını darbe teşebbüsüne karşı tutum almaya çağırıyoruz

Gezi tutsağı Atalay hakkında ihlal kararı veren AYM üyeleri hakkında Yargıtay'ın suç duyurusunda bulunmasına ilişkin açıklama yapan HEDEP Eş Genel Başkanı Bakırhan, Yargıtay'ın darbe teşebbüsüne karşı AİHM ve AYM kararları bir an önce uygulanması gerektiğini kaydetti. Bakırkah, şu çağrıyı yaptı:  Meclis'i ve Meclis Başkanlığını bu darbe teşebbüsüne karşı tutum almaya çağırıyoruz."

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Yargıtay'ın, AYM'nin Can Atalay kararını tanımamasına ilişkin HDP Genel Merkezinde toplanan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sırasında açıklama yaptı.

Türkiye'nin hukuk tarihinde darbe mekaniğinin en canlı olduğu bir  dönemden geçtiğine dikkat çeken Bakırkan, 2015 yılından bu yana adım adım bir anayasasızlaşma sürecinin yaşandığını dile getirdi. Yargıtay'ın AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasının yeni bir darbe teşebbüsü olduğunu belirten Bakırhan, "Açıktır ki, ortaya çıkan bu hukuk faciasının baş sorumlusu AKP-MHP ittifakıdır. Bu ittifak, hukuk ve adaleti çıkarları uğruna ortadan kaldırmıştır. Dün yapılan suç duyurusuyla dünya hukuk tarihinin kara sayfalarına bir hukuk faciası daha eklenmiştir" dedi.

'FAŞİST, POPÜLİST BİR REJİM TESİS EDECEĞİZ DEMENİN İTİRAFI'
HDP'nin kapatma davasında hukuk dışına çıkan, AİHM'in emsal kararlarını tanımayan ve kapatma davasını siyasi bir şova dönüştüren Yargıtayın, siyasi iktidar ve ortağı tarafından cesaretlendirilmesinin dünkü hukuk faciasının ön habercisi olduğunu söyleyen Bakırhan, "Binlerce siyasetçi arkadaşımıza verilen adaletsiz ve hukuksuz cezaları onayan, bu cezaları onadıkça siyasi iktidar tarafından sırtı sıvazlanan Yargıtay, 7 yıllık tutukluluk süresini dolduran siyasetçi arkadaşlarımız Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel ve Leyla Güven şahsında onlarca arkadaşımızı ısrarla rehin tutmaktadır. Yargıtay'ı darbe teşebbüsüne iten ve cesaretlendiren AKP-MHP iktidarının kendisidir. İktidarın küçük ortağı yemiyor içmiyor 'Anayasa Mahkemesi kapatılmalı' diyor. Kimse ona 'senin yaptığın anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüstür" demiyor. Oysa bu ifadeler faşist, popülist bir rejim tesis edeceğiz demenin itirafıydı" dedi.

'DURUMUN BU HALE GELMESİNE İKTİDARIN PRATİKLERİ KATKI SUNDU'
Kobanê davası gibi Kürt ve muhalif siyasetçilere, Kürt gazetecilere, Kürt kadın aktivistlere, halkın hakkını savunan avukatlara, insan hakları savunucularına, aydın ve yazarlara ve Gezi direnişçilerine yönelik davalarda "faşizmin hukuku" diye nitelenecek bir anlayışın bir kez daha kendini dışa vurduğunu söyleyen Bakırhan, "Bu darbeci dile ve zihniyete, bu darbeci şovenizme dur denilmelidir. Bu iktidar dokunduğu her şeyi çürüten, yozlaştıran bir konumdadır. Durumun bu hale gelmesine iktidarın pratikleri katkı sunmuştur" dedi.

'AİHM VE AYM KARARLARI BİR AN ÖNCE UYGULANMALIDIR'
"Yargıtay'ın darbe teşebbüsüne karşı AİHM ve AYM kararları bir an önce uygulanmalıdır" diyen Bakırhan, şöyle devam etti: "HEP'ten HEDEP'e siyasi geleneğimiz boyunca darbe mekaniği ve yargının siyasi darbelerinin en yakın tanığı ve mağduru biz olduk. Bu darbeci zihniyeti çok iyi bilir, tanırız. Bu zihniyetin de ancak demokrasiden, insan haklarından, barıştan yana olan siyasal ve toplumsal muhalefetin birlikte ve güçlü mücadelesiyle yenileceğini biliyoruz. Darbenin panzehiri daha fazla demokrasi, daha fazla adalet ve özgürlüktür. Anayasa Mahkemesinin Can Atalay kararı derhal uygulanmalıdır. Hapishanelerdeki tüm siyasi tutsak yoldaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır. Gelin hep birlikte yargının bu siyasi darbelerine, hukuksuzluklara ve kurumsal çürümeye son verelim. Gelin hep birlikte hukuk sistemini, Anayasayı ve yasaları yeniden ele alıp bu ülkede adalet, demokrasi ve barışı tesis edelim. Cumhuriyeti demokratikleştirip darbeci anlayışlardan sonsuza dek kurtaralım çağrımızı yineliyoruz. Meclis'i ve Meclis Başkanlığını bu darbe teşebbüsüne karşı tutum almaya çağırıyoruz."