22 Eylül 2024 Pazar

Bakırhan: Ev ev dolaşarak halka dokunalım

DEM Parti dün kadın il eşbaşkanlarıyla gerçekleştirdiği toplantının ardından bugün karma toplantı yaptı. İl eşbaşkanlarıyla gerçekleştirilen toplantının açılışında konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan, yerel seçimlerde sokaklarda ev ev dolaşarak halka dokunma, partilerini anlatma çağrısında bulundu.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), dün kadın il eşbaşkanlarıyla gerçekleştirdiği buluşmanın ardından bugün erkek eşbaşkanların da katılımıyla karma toplantı gerçekleştirdi. Yerel seçim gündemli il eşbaşkanlarıyla yapılan toplantısının açılış konuşmasını DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan yaptı.

'KAN ÜZERİNDEN RANT DEVŞİRMEYE ÇALIŞIYORLAR'
başta Ortadoğu olmak üzere emekçilerin, ezilenlerin olduğu bölgelerde vekalet savaşları sürdüğünü söyleyen Bakırhan, "Rantı elde eden ile savaşta yaşamını yitiren insanlar aynı değil. Önümüzdeki dönemde de hem enerji sahalarına sahip olmak için hem de bu enerjinin güvenli şekilde kendi ülkelerine taşınması için mücadele ağırlıklı olarak devam edecek gibi duruyor" dedi.

Suriye'de süren savaşta hegemon güçlerin izlediği politikalara işaret eden Bakırhan, İsrail'in Filistin halkına yönelik soykırım saldırılarını hatırlattı, "Ciddi bir işgal politikası devam ediyor. Bunu da alan kapmadan, enerji hatlarının güvenli bir şekilde batıya taşınmasından bağımsız düşünmemek gerekiyor. Kızıldeniz'de de artık savaş gemileri var. Belli ki orası yeni dönemde ciddi bir savaş ve çatışma alanı olmaya devam edecek. Kan üzerinden rant devşirmeye çalışıyor hegemon güçler. Türkiye bu denklemin neresinde diye sorarsanız; maalesef her ağzını açan barıştan bahsediyor ama Türkiye savaş politikalarını tetikleyen, destekleyen ve hegemon güçlerden bağımsız olmayan bir duruş ortaya koyuyor" diye konuştu.

TÜİK İSRAİL'E SİLAH GÖNDERİLDİĞİNİ İTİRAF ETTİ
TÜİK'in Türkiye'den İsrail'e silah parçaları gönderdiği itirafında bulunduğunu hatırlatan Bakırhan, silah parçası göndererek montajını İsraillilere bırakmakla övünen Türk burjuva devletine "Valla helal olsun, barışa büyük katkı sunuyor" sözleriyle tepki gösterdi. Son MGK toplantısının sonuç bildirgesinde "Kızıldeniz'e barış gelmeli" sözlerinin yer aldığını kaydeden Bakırhan, "Barışı isteyen bir ülke Ortadoğu'nun bir ülkesinde neden üs açmaya çalışır? Niye Ortadoğu'nun birçok ülkesine asker gönderir? Niye dolaylı olarak bazen de açık olarak oradaki paramiliter güçleri destekler? Onların üs kurmasına, onlara lojistik destek sağlamasına yardımcı olur? Bunu anlamak da zor" diye ekledi.

Yerel seçimlerde milliyetçilik, gerginlik ve çatışma siyasetine devam edileceğinin göründüğünü kaydeden Bakırhan, başta Ortadoğu'daki sorunlar ve Kürt meselesi olmak üzere askeri yöntemlerin sonuç vermeyeceğini, üs kurmayla, asker ihraç ederek Ortadoğu'ya barış gelmeyeceğini söyledi, diyalog ve müzakere çağrısı yaptı.

'FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLERİ HAYATA GEÇİRENLER HEDEFLERİNE ULAŞAMAYACAK'
İYİP Genel Başkanı Meral Akşener'in "geçmişte siyasi cinayetler mertçeydi" sözlerine atıfta bulunan Bakırhan, hakim ve savcılara Akşener hakkında soruşturma başlatmaları çağrısında bulundu. Bakırhan şöyle konuştu: "Öldürmenin, kaybetmenin, faili meçhul cinayetlerin namertçe olduğunu söylemiştik, tekrar ediyoruz. İranlı alim, düşünür Hafizi Şiraz, bir kitabında 'Zalimler hedefine ulaşamaz' demiştir. Biz de buna katılıyoruz. Başta her gün Kürtleri idam sehpasına götüren İran olmak üzere, Ortadoğu'da savaş yanlısı olan, Kürt meselesinde çatışmayı, faili meçhul cinayeti, öldürmeyi, tutuklamayı hayata geçiren zalimlerin asla ve asla hedeflerine ulaşmayacağına biz de inanıyoruz."

'İNTİHARLARIN TEMEL SEBEBİ YOKSULLUK'
Konuşmasında ekonomik kriz ve yoksulluğa işaret eden Bakırhan, asgari ücretin kısa sürede açlık sınırının altına düştüğünü hatırlatarak, işçi ve emekçilerin kredi kartlarıyla yaşamlarını devam ettirmek zorunda kaldığını söyledi.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, yaşanan intiharlara da değindi. "Takip ediyorsunuz her gün gencecik insanlar, her gün çoluk çocukları olan bireyler intihar ediyor" diyen Bakırhan, intiharın temel sebebinin yoksulluk olduğunu vurguladı. 728 bin öğrencinin ekonomik nedenlerle eğitimine ya ara verdiğini ya da sona erdirdiğini söyleyen Bakırhan, "Yurt bulsa harçlığı yok, ona harçlık gönderecek okumasını sağlayacak ailenin bir geliri yok. Türkiye'de konut sorunu, ulaşım sorunu, sağlık sorunu, beslenme sorunu hat safhada. Ama toplumu açlıkla imtihan edenler bir gün dahi bu imtihanı yaşamadılar. Bu durumu yaşamayanların, bu toplumu açlıkla imtihan etmesine itiraz ediyoruz, karşı duruyoruz" dedi.

Yönetime geldiklerinde konutsuz tek bir aile kalmayacağını; öğrencilerin ulaşımı ve okul giderlerinin devlet tarafından karşılanacağını söyleyen Bakırhan, "Türkiye'de rahat yaşayanların, bunu dert etmeyenlerin AKP ve yanında bulunan bir avuç partizan" diye konuştu.

Partilerin Kürdistan kentlerinde yerel seçimlerde aday olacak isimlerin belirlenmesi için ön seçim yaptıklarını hatırlatan Bakırhan, kimi yerlerde yetmezlikler, eksiklikler yaşandığını ama dünyada hiçbir yerde denenmemiş demokratik bir yöntem uygulanmasının kıymetli olduğunu söyledi. Demokratik halk oylamasına halkın sahip çıktığını belirten Bakırhan, "Burada emeği geçen halklarımıza bir daha teşekkürlerimi sunmak istiyorum" dedi.

'ÇELİKTEN İRADEMİZ HİÇBİR ŞARTTA EĞİLMEYECEKTİR'
Bakırhan, partilerinin doğaya, insana, halklara ve inançlara sahip çıkan bir irade ortaya koyduğunu, baskı ve engellemelere rağmen önemli bir demokratik model ortaya koyduğunu vurgulayarak şunları ekledi: "Bu halk oylaması sonuçları bir kez daha gösterdi ki bizim irademiz çimentodan değil çelikten. Partimiz bu çelikten iradenin her şart, ortam ve durumda eğilmeyeceğini, bükülmeyeceğini bir kez daha ortaya koymuş olduğu pratikle hem dosta hem düşmana göstermiş oldu."

Yerel seçimler öncesi Kürdistan'ın birçok kentinde çok sayıda asker, polis, jandarmanın seçmen olarak kaydırıldığını söyleyen Bakırhan, Siirt örneğini verdi, Siirt'te 7 bin Siirtli olmayan asker, polis, jandarma olduğunu belirtti. Bakırhan, Barolara, İnsan Hakları Derneği'ne sahte seçmen peşinde koşan düzenbazlara karşı çıkma, suç duyurusunda bulunma çağrısı yaptı.

'PARTİ BİNALARINDAN ÇIKALIM, SOKAKLARDA EV EV DOLAŞALIM'
Partilerinin ve yerel seçimlerin il eşbaşkanlarına emanet olduğunu söyleyerek, eşbaşkanların görevlerine işaret eden Bakırhan, "Tarihi bir süreçte sizler görev aldınız. Bu tarihi süreci karşılamak gibi hepimizin bir borcu var. Bu süreçte kesinlikle yorulmak yok. Zaten maşallah bakıyorum genç bir ekip. Eksikliklerimiz var, onu hep birlikte gidermeye çalışıyoruz. Başarılarımızı büyüteceğiz. Daha büyük başarılara sahip olma iddiasıyla sahaya çıkacağız. Sizin temsil ettiğiniz parti, diğer siyasi partiler gibi değil; büyük emekler, bedeller ve değerlerle oluştu. Partimizin adının geçtiği her yerde kim olursa olsun bütün partilerin gıptayla baktıklarına emin olabilirsiniz. Tüm zorluklara rağmen nasıl onurlu bir mücadele yürüttüğümüzü dost da düşman da çok iyi biliyor. Dolayısıyla, oturmak yok, kırılmak yok, küsmek yok. Son kalan 2 ayımızda parti binalarından artık çıkalım. Kahvehanelerde, sokaklarda ev ev dolaşalım. Dokunmadığımız insan, değmediğimiz hane kalmamalıdır. Kendimizi anlatalım. Bu zulüm düzeninin karşısında nasıl bir şeyi temsil ettiğimizi halkımıza anlatmaya çalışalım. Bu dönemin ruhu kesinlikle çalışmaktır. Bizi içe çeken konuları bir kenara bırakmak gibi bir sorumlulukla karşı karşıyayız" çağrısında bulundu.

'1-15 ŞUBAT'TA ÖCALAN'IN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN YÜRÜYECEĞİZ'
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, son olarak 1-15 Şubat günlerinde Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için yapılacak yürüşe katılacaklarını duyurdu. "DEM Parti olarak bu yürüyüşü destekliyoruz" diyen Bakırhan, "Türkiye ekonomisini bu hale getiren tecrit şahsında Kürt sorununun çözümsüz kalmasıdır. Gerçekten bu ülke Ortadoğu'da barışı temsil edecekse, askeri üs yerine kendi demokratik değerlerini götürmek istiyorsa, tecridi kaldırarak diyalog ve müzakere ile Kürt sorununun çözümüne dönmelidir. Biz Kürtlerin, Alevilerin, kadınların, emekçilerin, gençlerin olmadığı hiçbir denklemde yer almayacağız. Onların siyaset tarzı yalan dolan olabilir ama bizimkisi diyalogdur, müzakeredir, Türkiye uzlaşısıdır. Bu zemini büyüterek ve başarıya ulaştırarak da öğrencilerin aç kalmadığı, okullarını terk etmediği, insanların yoksulluktan dolayı intihar etmediği, birlikte insanca yaşayacağımız bir demokratik Türkiye yaratmaktır" ifadelerini kullandı.