Azad Günebakan yazdı | Pentagon'dan sızan bilgiler insanlığı bir kez daha uyarıyor
Sızan belgeler ABD'nin, kendi müttefiklerinin Rusya ve Çin ile ilişkilerini oldukça yakından takip ettiğini de ortaya koyuyor. Buna göre ABD; Mısır, Türkiye, Sırbistan'ın Rusya'yla yaptığı gizli silah anlaşmalarını takip ediyor. Hakeza, Rus ajanlarının, topraklarında ABD'ye ait birçok üs bulunduran Birleşik Arap Emirlikleri'yle yakın ilişkiler kurmaya başladıkları da belgelerde yer alıyor.
3. Dünya savaşı çıkar mı sorusu çağımızın en popüler tartışmaları arasında. İnsanlık gelmez, geldi, geliyor diye tartışırken, geçtiğimiz ay basına sızan Pentagon'a ait yaklaşık 500 sayfa gizli belgeyle adeta 3. Dünya savaşının haritası çıkarıldı. Peki ABD'nin uzun süre geçiştirdikten sonra kabul ettiği belgelerde neler var?
Belgeler, her şeyden önce ABD ve NATO'nun Ukrayna savaşında dolaylı destekçi değil aktif olarak yer aldığını kanıtlıyor. 50'si İngiliz olmak üzere NATO ülkelerinden 97 özel kuvvet mensubunun Ukrayna'da aktif olarak görev aldığını yazıyor. Ukrayna'nın cephane sorununu çözmek için ABD'nin Güney Kore'den Ukrayna'ya 500 bin top mermisi göndermesini istediği, Güney Kore'nin ise tereddüt ettiği, Ukrayna'nın savaşı kazanabilmesi için nasıl bir plan yapıldığı da belgelerde yer alıyor. Rusya'ya yaptırım uygulamayı reddeden Sırbistan'ın Ukrayna'ya silah göndermeyi kabul ettiği ve İsrail istihbarat servisi Mossad'ın Başbakan Benyamin Netanyahu'nun yargıda yapmayı planladığı revizyona karşı çıktığı da Amerikan istihbarat belgelerinde yer aldı. ABD'nin Rusya, Çin, Ortadoğu ve daha birçok yere ilişkin askeri durum değerlendirmeleri ve savaş planları da belgelerde işleniyor.
Sızan belgeler ABD'nin, kendi müttefiklerinin Rusya ve Çin ile ilişkilerini oldukça yakından takip ettiğini de ortaya koyuyor. Buna göre ABD; Mısır, Türkiye, Sırbistan'ın Rusya'yla yaptığı gizli silah anlaşmalarını takip ediyor. Hakeza, Rus ajanlarının, topraklarında ABD'ye ait birçok üs bulunduran Birleşik Arap Emirlikleri'yle yakın ilişkiler kurmaya başladıkları da belgelerde yer alıyor.
Olayın üstünün örtülememesiyle, ABD basını da konuyu işlemeye başladı. Basın ABD'nin savaş suçlarını "Pentagon soruşturuyor" şeklinde geçiştirirken; belgelerin Rusya tarafından sızdırıldığı iddiası üzerinde duruyor. ABD müttefiklerinin Rusya'yla gizli silah anlaşmaları yapmalarını da teşhir ediyor. NATO müttefikleri iddiaları yalanlamayı sürdürüyor. Rusya ise, belgelerin ABD tarafından bilinçli olarak sızdırılmış olabileceğini savunuyor. Bu gelişmelere paralel olarak kapitalist devletler arası çelişkiler giderek derinleşiyor. 2008 krizinden bu yana emperyal güç savaşları olarak kendini gösteren bu yoğunlaşma, 2022'de patlak veren Ukrayna-Rusya ve Azerbaycan-Ermenistan savaşlarıyla devletler arası savaş boyutuna ulaştı. Suriye, İran, Brezilya, Bolivya, Somali, Pakistan, Afganistan, Irak, Myanmar, Libya, Yemen, Burkina Faso, Güney Kore, Tayvan, Kamerun, Sudan, Kolombiya, Şili, Arjantin, Türkiye, Fransa, Kosova, Sırbistan, Yunanistan, Honduras, Fildişi sahilleri başta olmak üzere dünyanın her yeri kaynıyor.
Böylece, 2. Emperyalist Paylaşım Savaşının hemen ardından Kore, Vietnam, Orta Afrika, Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya'da başlayan savaş hali 1980-2000 arasındaki azalışın dışında istikrarlı olarak artarak devam etti. Ve 2. Emperyalist Paylaşım Savaşından bugüne yaşanan savaşlara ilişkin hiçbir sorun çözülemedi. Silahlanma ise alabildiğine arttı. Gözü dönmüş faşist iktidarların, onlar tarafından kurulan savaş aparatlarının ve sermayenin hizmetindeki bugünkü silahlanma düzeyi, tüm insanlığı birkaç kez yok etmeye yetecek büyüklüğe ulaştı.
Savaş karşıtları ise savaş çıktı mı, çıkacak mı, çıkar mı tartışmasıyla oyalanmayı ve etkili bir emperyalist savaş karşıtı mücadele geliştirememeyi sürdürüyor. Zaman, tüm ezilen insanlığı kaçınılmaz bir yok oluşun önünü almaya zorluyor. Günümüzde süren gerici savaşlara karşı uluslararası savaş karşıtlığı mücadelesi yürütmek yaşamsal bir önem taşıyor. Emperyal güç ve paylaşım savaşlarının lokal, bölgesel, açık ve örtük biçimlerden emperyalist blok ve devletler arasında açık bir dünya savaşına dönüşmesi dünya işçi sınıfı ve ezilenleri bakımından çok büyük bir tehlike ve tehdit anlamına geliyor. Dünya kapitalizminin varoluşsal krizinin koşullarını hazırlayıp olgunlaştırdığı üçüncü dünya savaşı tehlikesine karşı bugünden harekete geçmek gerekiyor. Zira ABD ve AB emperyalistlerinin Ukrayna/NATO-Rusya savaşını çoktan dünya ezilen halkları için gerici bir saflaştırma konusu haline getirmiş bulunuyor. Dünya ezilenleri bakımından çok önemli olan bu gerici saflaştırma ve hegemonya çemberinin kırılması en öncelikli görevdir. Dünya ezilenleri emperyalistler arası savaşlarda dünyanın eşi görülmemiş yıkımını ve yok oluşunu önleme tarihsel misyonunu üstlenmek zorundadır. Dünya işçi sınıfı ve ezilenleri kapitalist barbarlık içinde yok olmak istemiyorsa muhakkak emperyalist savaşlara karşı sesini ve karşı koyuşunu eylemli olarak yükseltmelidir. Bununla da yetinmemeli yok oluşun varlık nedeni olan sermayeyi ve özel mülkiyete dayalı tüm yapıları da yıkmalıdır. Emperyalist kapitalist düzeni yıkarak, sınırsız, sınıfsız, savaşsız ve sömürüsüz bir dünyanın adı olan sosyalizmi kendi eylemleriyle kurmalıdır.