AYM'ye göre demokratik eylemlere katılmak 'örgüt üyeliği'ne delil
Kızıltepe Belediyesinin geçmiş dönem başkanvekili Şerife Alp'in, katıldığı eylem ve basın açıklamaları da delil gösterilerek "örgüt üyeliği" cezası verilmesine ilişkin yaptığı başvuruna yanıt veren AYM, toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkının ihlal edilmediğine karar verdi.
Mardin Kızıltepe Belediyesinin geçmiş dönem Başkanvekili Şerife Alp'in "terör örgütü üyeliği"yle yargılanmasına ilişkin Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı bireysel başvuruya ilişkin AYM kararı yayınlandı.
AYM kararında, "örgüt üyeliği", "örgüt propagandası" ve "2911 sayılı Kanuna muhalefet" iddiasıyla yargılanan Alp'in, demokratik bir hak olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını kullandığı basın açıklamalarının örgüt üyeliğine delil olarak gösterilmesi nedeniyle hak ihlaline ilişkin başvuruda bulunduğu belirtildi.
Alp'in de katıldığı eylemler sırasında; "terör örgütünün ve terör eylemlerinin propagandası niteliği taşıyan sloganlar attığı, terör örgütünü övdüğü, terör örgütü üyelerini yücelten pankartlar taşıdığı, inandıkları ortak düşünceler çerçevesinde bir araya geldiği" iddialarını savunan AYM, Alp'in bir yıldan kısa süre içerisinde "örgüt propagandası"nın yapıldığı en az 21 eyleme katıldığını öne sürdü. Alp'in belediye başkanvekili olmasının eylemlere katılmasını meşrulaştırmayacağını iddia eden AYM, Alp'in belediye başkanvekili sıfatını kullanarak örgüte katılma ve sahp çıkma çağrılarını kolaylaştırdığını, eylemlerin örgüt çağrısıyla gerçekleştiği ve şiddetin geçerli, etkili biryöntem olduğu görüşünün toplum içinde yayılmasını, örgüt eylemlerine neden olan fikir ve kanaatlerin kökleşmesini sağlama amacı taşıdığını da ileri sürdü.
Alp'in "örgüt propagandası yapılan eylemlerde bulunmasının tesadüf olmadığı"nı iddia eden AYM, "Dolayısıyla somut olayın şartlarında ilk derece mahkemesinin başvurucuyu suç oluşturmadığı ve anayasal hakların kullanımından ibaret olduğu ileri sürülen eylemleri nedeniyle mahkum ettiğine yönelik iddiaları kabul etmek mümkün değildir. İlk derece mahkemesi, başvurucunun şikayete konu eylemlerinin delil olarak kullanılmasının toplumsal bir ihtiyacı karşıladığını ilgili ve yeterli bir gerekçe ile göstermiş; başvurucunun eylemlerinin onun PKK terör örgütünün hiyerarşik yapılanmasına kendi isteğiyle ve bilerek dahil olduğuna dair bilgileri doğrular ve tamamlar nitelikte olduğunu ikna edici biçimde ortaya koymuştur" dedi.
Bu nedenle AYM, başvurucunun toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edilmediğine karar verildiğini açıkladı.