23 Eylül 2024 Pazartesi

Ailesi Orhan Yakar'ın cesedine yıllardır ulaşamadı

Batman'da gerçekleşen, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" eyleminde, '96 yılında kaybedilen Orhan Yakar'ın hikayesi paylaşıldı. Eylemde, hakikat ve adalet arayışının süreceğinin altı çizildi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Batman Şubesi, her cumartesi düzenledikleri eylemi bu hafta 1996 yılında İstanbul'da kaybedilen Orhan Yakar için gerçekleştirdi. Gülistan Caddesindeki İnsan Hakları Anıtı önünde kayıpların fotoğraflarının yer aldığı, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" pankartı açıldı.

Basın metnini okuyan Abdurrahim Boğa, şu ifadeleri kullandı: "Anlatım ve beyanlara göre; 1981 Doğubayazıt doğumlu Orhan Yakar, ekonomik sıkıntılar nedeniyle daha 15 yaşındayken 1996'da İstanbul'a gider. İş bulup çalışır. Ailesini sık sık telefonla arar. Son telefonun üzerinden 2 ay geçer. Aile Orhan'dan haber alamaz. Babası Mehmet Yakar İstanbul'a gider. İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesine başvurur. Savcılık ve Emniyet Müdürlüğü'ne yazılı başvuruda bulunulur. Ayrıca gazeteye kayıp ilanı verilir. Baba, resmi sonuçları beklemek üzere köyüne döner. Birkaç gün sonra Doğubayazıt İlçe Jandarma Komutanlığına çağrılır. Askerler 'Bingöl Jandarma Alay Komutanlığı haber verdi, oğlun orada git al.' der. Baba Bingöl'e gider. Alay Komutanlığı yetkilileri; 'Oğlun dağa çıkmıştı, 16 Kasım günü teslim oldu. 17 Kasım günü operasyonda arazide bize yer gösterirken, daha önceden PKK militanları tarafından araziye döşenen mayına bastı parçalandı, öldü' der.

"Babaya yakalanma tutanağı gösterilir. Ancak tutanakta Orhan'ın imzası yoktur. Baba parçalanmış olsa da çocuğunun cenazesini ister. Yetkililer; 'ceset paramparça oldu, o bölgede güvenlik sorunu var. Ceset orada kaldı' diyerek geçiştirmeye çalışır. Aile kaybedilme olayını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşır. Ancak tüm arama ve çabalara rağmen Orhan Yakar'ın cesedine ulaşılamaz ve kendisinden bir daha haber alınamaz. İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi olarak her zaman olduğu gibi bu hafta da çağrımızı yineliyoruz. İnsan hakları savunucularının adalet ve hakikat arayışının asla bitmeyeceğinin de altını çiziyoruz. Gözaltında kaybedilen insanların akıbetlerinin araştırılmasını, faillerinin bulunup yargılanmasını ülke tarihinin karanlık sayfalarına ışık tutulmasını ve bu kara lekenin bir an önce temizlenmesi için gerekli adımların atılmasını istiyoruz."

Açıklamanın ardından bir süre sessiz oturma eylemi yapıldı.