23 Eylül 2024 Pazartesi

Ahmet Metin Koyuncu mezar başında anıldı: Daima ileri diyenlerdendi

2000 yılında şehit düşen Ahmet Metin Koyuncu'nun Eskişehir'deki mezarı başında yapılan anmada, Koyuncu'nun Türkiye devrimci hareketi açısından çok özel bir kumaş olduğu belirtildi. "Ahmet Metin yoldaşın cüretini, partiye olan inancını, umudunu, ona verdiği emeği kuşanmak gerekiyor bugün" devrim şehitlerini anmanın onların mücadelesini daha da yükseltmek olduğu vurgulandı.

Kasım Şehitler Ayı etkinlikleri kapsamında ölümsüzleşen Ahmet Metin Koyuncu'nun Eskişehir'deki mezarı başında anma düzenlendi. "Ölümsüzlerimizin izinde daima ileri" pankartının açıldığı anmada, Koyuncu'nun mezarına kızıl bayrak örtüldü, mezarı çiçeklerle donatıldı.

22 Kasım 2000'de ölümsüzleşen Ahmet Metin Koyuncu şahsında devrim ve sosyalizm mücadelesine can suyu olanlar anısına saygı duruşu yapıldı.

'TEKMİL VERDİĞİMİZ AHMET METİN KOYUNCU DAİMA İLERİ DİYENLERDENDİ'
Ölümsüzlerin ve Tutsakların Sesi Platformu (ÖTSP) adına yapılan konuşmada, "ölümsüzlerimizin izinde daima ileri" mottosuna bağlı hareket edildiği belirtildi. "Tam da bugün huzurunda tekmil verdiğimiz Ahmet Metin Koyuncu, 'daima ileri'  diyenlerdendi" denilen konuşmada, ölümsüzleri anmanın son derece kıymetli olduğu ancak yeterli olmadığı da eklendi. Konuşmada, "Onları anmak, onların yaşamlarını bilmek, onlar gibi yaşamak, hepsinden de önemlisi onların eylem pratiğinden öğrenmek. Bu, onları anmak anlamına gelecektir" denildi.

'ÖLÜMSÜZLERİMİZ GİBİ DAİMA İLERİ YÜRÜYECEĞİZ'
Ahmet Metin Koyuncu'nun mücadele hayatı hakkında bilgiler verilen konuşmada, Koyuncu'nun Türk faşist devletin tasfiyecilik saldırılarının devrimci, sol, sosyalistlere dönük baskıların çok ağır olduğu bir dönemde devrimcilik faaliyetlerini örgütlediği kaydedildi. Konuşma şöyle devam etti: "12 Eylül faşizminin şartları ve koşullarında yürüttüğü mücadeleyle devrimci mücadeleyi, işçi sınıfı ve ezilenlerin onuru oldu. Ona denk düşen şeklide de ölümsüzleşti. Bugün çok güçlü şekilde faşizmin tasfiyecilik saldırılarıyla karşı karşıyayız. Türk faşist sömürgeci devleti Rojava, Bakur, Başur Kürdistan'da saldırıları sonucunda birçok insanımızı ölümsüzlüğe uğurladık. Partimiz uzunca bir dönemdir faşist rejimin saldırıları karşısında direniyor. En önemlilerinden biri ölümsüzlerimize sahip çıkmamızdır. Ölümsüzlerimizi anmak boynumuzun borcudur diyoruz. Nereden gelirse gelsin, hangi saldırı olursa olsun aynı onlar gibi, durmak yok. Daima onlar gibi ileri yürüyeceğiz. Zorlandığımız kimi anlarda bile mücadeleyi geliştirmeye çalıştığımız her zaman, hep ölümsüzlerimize sarılıp onları andığımız, her daim başucumuzda hissettiğimiz bir dönemdir. Onlar olmaksızın daima ileri diyemeyiz onlara sahip çıkmalıyız.

'AHMET METİN KOYUNCU ÇOK ÖZEL BİR KUMAŞTI'
"Ahmet Metin Koyuncu çok özel bir kumaş. Türkiye devrimci, sosyalist, komünist hareket bakımından çok özel bir kumaş. O, 12 Eylül faşizminin devrimcilere dönük saldırısının yoğun olduğu dönemde hepimiz adına muazzam bir direniş sergiledi, bununla yetinmedi. Daha büyük bir mücadelenin örgütlenmesi yoluna gitti. Dünyada devrimcilerin yenildiği bir dönemlerde Ahmet Metin gibi yoldaşlar buralara takılıp kalmadı. Daha büyük ağır koşullara daima ileri parolasıyla yanıt oldular. Partimizin gelişim sürecinde pratik, politik, ideolojik bakımdan yoldaşımızın çok muazzam çabaları, katkıları vardır. Bir kere daha huzurunda ona saygıyla ona sevgiyle ona özlemle sesleniyoruz; başının ucundayız and olsun ki zafere kadar senin gibi daima ileri yürümeye devam edeceğiz."

'AHMET METİN YOLDAŞIN PARTİYE VERDİĞİ EMEĞİ KUŞANMAK GEREKİYOR'
Ahmet Metin Koyuncu'yu tanıyanların söz almasıyla anma devam etti. Alınan bir sözde Koyuncu'yla birlikte Eskişehir'de mücadele yürüttükleri belirtildi ve şöyle devam edildi: "Yoldaşı uğurlamak için büyük bir gayret içine girmiştik. Eskişehir'de o gün hava kapalıydı. Odunpazarı mahallesi büyük bir kuşatma altındaydı, sokaklar girişler tutulmuştu. Biz gençlik olarak yoldaşı uğurlamaya, yoldaşı anmaya çalışmıştık. Ahmet Metin yoldaş, gittiği her yere, partiye, mücadeleye kattığı anlam ve önemle birçok yere taşındı. 'Yiğidim aslanım burada yatıyor' türküsünün bütün dizelerinde bunu yaşattık. Ankara'ya İstanbul'a eylemlere, mitinglere giderken trenlerle söylediğimiz bu türküyle yoldaşı andık. Bizim için çok önemli bir yeri vardı. Ve hala da var. Benim tarihimde ilk şehidim. Tüm devrim şehitleri bakımından bize bıraktıkları miras çok kıymetli, yoldaşları olarak farkındayız. Kimimiz cüretini, kimimiz umudunu, kimimiz teorideki ustalığını, kimimiz pratikteki kucaklayışını, kimimiz sahadaki çalışmasını, kimimiz emekçiliğini kendimize pay çıkarıyoruz. Pay çıkarmamız gereken de bu. Evet dört dörtlük değiliz ama onların bir farkı vardı muhakkak, ölümsüzleşmelerinde öne çıkan yanları vardı. Kazandırdıkları vardı. Her mezar başında yapılan konuşmalarda, 'ben bu özellikleri ne kadar taşıyabiliyorum' diyebilmek çok önemli. Ahmet Metin yoldaşın cüretini, partiye olan inancını, umudunu, ona verdiği emeği kuşanmak gerekiyor bugün."

Konuşmaların ardından anma sona erdi.