26 Kasım 2024 Salı

Adana Kadın Platformu: Atanmış değil seçilmiş aşk, ölmek değil yaşamak istiyoruz

Adana Kadın Platformu, Düş Yolcuları Parkı'nda yaptığı eylemde "Atanmış değil seçilmiş aşk, ölmek değil yaşamak istiyoruz" denildi.

Adana Kadın Platformu, "Atanmış değil seçilmiş aşk, ölmek değil yaşamak istiyoruz" şiarıyla Düş Yolcuları Parkı'nda basın açıklaması yaptı.

Eylemde "Eşitlik olmadan aşk olmaz", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", "Öldüren sevgi istemiyoruz", "Ölmek değil yaşamak istiyoruz", "Aile değil kadınız, isyandayız", "Erkek adalet değil gerçek adalet", "Eşitlik olmadan aşk olmaz" sloganları atıldı.

Açıklamayı okuyan Üniversiteli Kadın Kolektifi'nden Ayşe Bezeğiş, "14 Şubat Sevgililer Günü. Kapitalist, erkek egemen sistemin kadınlar şiddetin gölgesinde yaşamıyormuşcasına kadınlara sahte bir değer biçtiği bir gün. 'Makbul' sayılmayan aşklar, bedenler, kimlikler bir 'yoktur'la hem yok sayılıp hem hedef gösterilirken, heteroseksist düzenin kadınla erkek arasında ve illa ki evlilik içinde yaşanan aşkı kutsadığı bir gün. Bugün için hediyeler almaya sokaklara çıkıldı, sürprizler hazırlandı. Sevgi adı altında kadın emeği sömürüsü, erkek şiddeti, flört şiddetinin türlü biçimleri pofuduk oyuncaklarla, pırlantalarla, mutfak robotlarıyla, kozmetik ürünlerle gizlenmeye çalışılıyor" dedi.

Mersin'de 14 Şubat 2019 tarihinde Kübra Aşkın boşandığı erkek tarafından, dün ise Samsun'da Mihrican E. evli olduğu erkek tarafından katledildiğini hatırlatan Bezeğiş, "İşte, evde, sokakta, hayatımızın her alanında isyan ediyoruz: Biz öldüren, öldürmeyince de süründüren sevginizi istemiyoruz. Sevgi adı altında gizlenen örtük şiddetinizi istemiyoruz. Kandırıldığımızı nereden mi anlıyoruz: O 'romantik' sofraları toplarken, bulaşıklarını yıkarken, ertesi gün patronu memnun etmek için sabahın köründe gittiğimiz işte kazandığımız maaşımıza el konurken ve daha nicesi" diye konuştu.

Bezeğiş, "Biz kadınlar süslü cümlelerinizin altında yatan karanlık gerçeği biliyoruz. İstediğimiz özgür yaşamı ancak el ele vererek birlikte kurabileceğimizi de biliyoruz. 'Aşk, sevgi, ailede yaşanır' sözlerine inanmıyoruz, çünkü o 'ailelerinizin' içinde biz nefes alamıyoruz, örseleniyoruz, katlediliyoruz. Pandemide kadın emeği sömürüsü kat be kat artmışken, birçok kadın işsiz bırakılmışken ya da iyice güvencesiz koşullarda çalışıyorken hiçbir şey yokmuşcasına 'Sevgililer Günü' hediyeleriyle bu çarkın dönmesine rızamız yok. Tekrar haykırıyoruz: Eşitliğin olmadığı bir dünyada aşk da yok! Varlığımıza, arzularımıza, kararlarımıza, hayır'larımıza alışacaksınız" diye belirtti.