'Adalet arayanların taleplerinin ortaklaşmasını engellemek istediler'
Ankara anmasına katılmak isteyen Suruç Aileleri İnisiyatifi'ne yönelik polis saldırısı ve anmanın engellenmesini yorumlayan HDP Milletvekili Çepni ve 10 Ekim-Der Başkanı Coşgun, amacın adalet talebini ortaklaştırmak isteyenlerin engellenmek istenmesi olduğunu kaydetti.
Suruç Aileleri İnisiyatifi'nin "Suruç için adalet herkes için adalet" kampanyası kapsamında, adalet talebini birleştirmek için 10 Ekim Gar katliamının 69. ayında Ankara'da yapmak istediği anmaya polis saldırdı. Saldırıyı değerlendiren 10 Ekim Derneği ve Suruç Aileleri İnisiyatifi; yaralılar, tanıklar ve milletvekilleri devletin adalet isteyenlerin yan yana gelmesinden korktuğunun altını çizdi.
Sabah saatlerinde Ankara Garında buluşmak için yola çıkan Suruç Aileleri İnisiyatifi'nin araçları yolda durduruldu, İnisiyatif üyeleri aracın kapısı kapatılarak ve aşağı inmeleri yasaklanarak fiili olarak gözaltına alındı. Aracının etrafını çevik kuvvet polisi sarmış, anmanın yasaklandığı gerekçesiyle alandan uzaklaşılması yönünde tehditte bulunuldu.
Görüşmelerin sürdüğü sırada alana girmek isteyenler de polis tarafından engellendi, darp edilerek uzaklaştırıldı. Alana milletvekilleri de alınmadı.
ÇEPNİ: KATLİAM SİYASETİ DEVLETİN SİYASETİDİR
Saldırıyı değerlendiren HDP Milletvekili Murat Çepni, her ay yapılan anmanın polis tarafından yasaklanmaya çalışıldığını söyledi. Ancak bugün özel bir yönelim olduğunun altını çizen Çepni, "Bütün katliam anmalarında bir dizi alanı daraltma, katılımı engellemeye dönük çalışmalar yapılıyordu. Gar katliamı anmasıyla Suruç katliamı anmasının birleşmesini engellemek istediler istediler. Bunlar düşünüldüğünde Ankara polisi, İçişleri Bakanlığı yani devlet bu anmaların ortaklaşmasını engellemek için saldırdı. Gözaltına alınanlar Suruç aileleri, yaralılar ve tanıkları... Katliamı yapanlar serbest ama anma yapmak isteyenler, adalet arayanlar gözaltında. Katliamı yapanlar elini kolunu sallayarak geziyor, anmak yapmak isteyenler engelleniyor. Katliam siyaseti devletin siyasetidir. Bugün yaşananların ifadesi çok net budur" dedi.
COŞGUN: SURUÇ VE ANKARA KATLİAMININ HİÇE SAYILMASINA GÖZ YUMAMAYIZ
10 Ekim Der Başkanı Mehtap Sakinci Coşgun ise Ankara katliamının 7. yıla girmesine rağmen hala devletin bu acıyı görmediğini söyledi. Coşgun, "Devlet nezdinde katliamda yaralanan, yaşamını yitirenlerin ailelerinin verdiği mücadele hiçe sayılıyor" dedi. Anma için sabahın ilk saatlerinde alanda bulunduğunu belirten Coşgun, yaşananları şöyle aktardı: "Polisin genel tavrı anmanın yapılmamasına dairdi. Bu refleksin sonuçları olarak ben de tartaklanarak alandan çıkarıldım. Programın içeriğine müdahale edilmek istendi, bunu kabul edemeyiz çünkü bu Suruç ve 10 Ekim Gar katliamını hiçe sayan bir yaklaşım. Bir polis söylemi, 'bunlar buraya kafalarına göre her ay tutturmuşlar bir gün geliyorlar' idi. Bu bizim aylardır yaşadığımızı gösteriyor. Bu ülkede katliamlar oluyor; Suruç ve Ankara tek değil, kanla yazılmış bir T.C. tarihinden bahsediyoruz. Daha ilk saatlerinden alandaki tek kişiye dahi anma yaptırmayacaklarını söyleyen bir polis iradesiyle karşılaştık."
2911'e muhalefete yönelik bir durum dahi oluşmadan saldırının yaşandığını söyleyen Sakinci, "Alana özellikle belli kişileri almayacağız dedikleri noktadan itibaren süreç başka bir rotaya girdi. Orada insanlar anmaları yapmak için gelecek ve sonrasında sakince dağılacaktık. Ama önümüzdeki ay bu ay yapılmayan anmaya karşılık daha güçlü olacağına inanıyorum. Bu ülkede insanlar hak aramaktan, yaşam haklarını savunmaktan vazgeçmeyecek. Bu bizi yıldıramayacak" diye konuştu.