7 Ekim 2024 Pazartesi

33'ler için Kadıköy'de insan zinciri ve adalet kürsüsü kuruldu

Suruç şehitleri anısına Kadıköy'de insan zinciri oluşturuldu. Kurulan adalet kürsüsünde devletin adaletsizliğine karşı mücadele edenlerin mesajlarına yer verildi. 20 Temmuz'da Kadıköy'de yapılacak anmaya ve kavgayı büyütmeye çağrı yapılan eylemde, tüm katliamların hesabı sorulana kadar mücadeleden vazgeçilmeyeceği vurgulandı.

Suruç katliamının 6. yılında 33 düş yolcusu için Kadıköy İskele Meydanı'nda adalet zinciri ve adalet kürsüsü kuruldu.

"6. yılında Suruç için adalet herkes için adalet" yazılı adalet zincirinde, Suruç şehitlerin fotoğrafları taşındı.

33 düş yolcusu anısına düzenlenen etkinlik saygı duruşu ile başladı.

DEVRİM ŞEHİTLERİ ANILDI
Suruç katliamının bu toraklarda devlet eliyle yaşanan ilk katliam olmadığının altı çizilen eylemde; Sivas, Dersim, Zilan katliamı, faili meçhul cinayetler ve daha nicesinin yaşandığı hatırlatıldı. Bununla birlikte Suruç katliamının bu topraklarda yaşanan en kanlı gençlik katliamının altı çizilen etkinlikte; Gezi'de, Kobanê'de, Suruç'ta, Ankara'da ve diğer tüm katliamlarda ölümsüzleşenler anıldı.

33'LERİN İSİMLERİ YANKILANDI
Suruç şehitlerinin isimlerinin tek tek sayıldığı etkinlikte, "Burada" diye yanıtlandı. Ardından, "Suruç şehitleri ölümsüzdür" sloganı haykırıldı.

ADALET KÜRSÜSÜ KURULDU
Adalet kürsüsünde bu topraklarda çete-mafya düzeninde adaletsizliğe uğrayan, bu adaletsizlikler karşısında adalet mücadelesi veren, hesap sormak isteyenlerin mesajlarına yer verildi.

ŞENYAŞAR: ZULME KARŞI SUSMA
Urfa'da taş yığınına dönmüş adliye önünde başlattıkları nöbetin 131. gününde Emine Şenyaşar'ın dayanışma mektubu okundu. Şenyaşar "Herkese örnek olacak şekilde Şanlıurfa adliyesi önünde oğlumla bir direniş sergiliyoruz. Ailemi yok edenler, hak ettiği yere gidene kadar adalet mücadelemiz adliye önünde devam edecek. Zulüm kimden gelirse gelsin, zulme karşı susma. İnsanlık bunu gerektiriyor. Sessizlik, suçu işleyene, cesaret ve sırt verir. Şenyaşar ailesi için adalet herkes için adalet" dedi.

OĞRAŞ: ADALETİ KATLEDENLER BİR GÜN ADALET DİLENSİN
Oğlu staj yaptığı Rixos otelde katledildiğinden bu yana adalet mücadelesi yürüten Murat Oğraş mesajında "Direne direne kazanacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Adaleti katledenlerin bir gün adalet dilenmeleri en büyük temennim, saygılar, sevgiler" diye kaydetti.

ÜNAL: ÖLÜME KADAR MÜCADELEDEYİM
AKP'li Şirin Ünal tarafından Ankara'daki villasında bayıltıcı ilaç verilerek darp edilen ve taciz edilen, Şirin Ünal'ın özel silahı ile vurularak öldürülen 23 yaşındaki Nadira Kadirova'nın ağabeyi Muhammed Ali Kadirova da "Katledilen kadınlar için mücadele eden kadınlara, herkese çok teşekkür ediyorum. Bu işin peşini asla ama asla bırakmayacağız, mücadeleye devam edeceğiz. Ölüme kadar bu mücadelede varım. 6284 ve İstanbul Sözleşmesi için mücadele eden tüm kadınlara ve mesajımızı taşıdığınız için sizlere teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız" diye belirtti.

TOPALOĞLU: 33'LERİN DÜŞLERİNDEN KORKTULAR
Mesajların ardından Suruç Aileleri İnisiyatifi'nden Emrah Topaloğlu söz aldı. Topaloğlu, Suruç şehitlerinin ardından yürüttükleri 6 yıllık mücadeleyi hatırlattı. Topaloğlu, "Onlar üniversite öğrencisi olduklarından, sadece Hatice, Aydan, Nartan oldukları için katledilmediler. Onları Kobanê'ye gittikleri için, düşlerinden korktukları için katledildiler" dedi.

33'leri katledenlerin IŞİD'i koruyanlar olduğunun altını çizen Topaloğu, devletin adaletsizliklerine karşı mücadele yürüten herkese adalet talebini ortaklaştırma çağrısı yaptı.

DOĞAN: ADALET, ADALETSİZ SARAYLARDAN ÇIKMAYACAK
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi'nden Mercan Doğan da, 6 yıldır Suruç katliamı davasında bir arpa boyu ilerleme kaydedilmezken Suruç için adalet mücadelesi yürütenlerin tutuklandığına dikkat çekti. Doğan, "Adaletin devletin adaletsiz saraylarından çıkmayacağını biliyoruz" dedi. Doğan, tüm katliamların hesabı sorulana tüm tutsaklar özgür kalana kadar mücadele edeceklerini kaydetti.

ERGEN: O BAYRAK HİÇBİR ZAMAN YERE DÜŞMEDİ
Gençlik Örgütleri adına söz alan Ferhat Ergen de devletin Kürt şehirlerinin sınırlarını kanla çizmek için ant içtiğini söyledi. IŞİD'e tırlarla silah taşınırken, Kürt halkı katledilirken 33'lerin bu duruma sessiz kalmadığını söyleyen Ergen, "33 düş yolcusu bu topraklarda halkların kardeşliğinin, halklar arasında barış köprüsü kurmanın adıdır. Bizler gençlik olarak bu yolu, bu mücadeleyi sahipleniyoruz. O bayrak hiçbir zaman yere düşmedi" ifadelerini kullandı.

'20 TEMMUZ'DA KADIKÖY'DE KAVGAYI BÜYÜTECEĞİZ'
Basın metnini Meltem Çuhadar okudu. Çuhadar, "Öfkemiz büyüyor, çünkü Suruç katliamının ardından başlayan davada mahkeme 'Orada bulunanların yüzde 50 kusurlu' olduğuna karar verirken katiller yargılanmıyor. Öfkemiz büyüyor, çünkü her eylemimize saldıran devlet Kobanê'ye gitmek için yola çıkan ve Suruç için adalet mücadelesini büyüten Okan'ı ve Uğur'u yargılamaya; düzenlediği operasyonlarla devrimcilerin iradesini teslim almaya çalışıyor" dedi.

Her yıl olduğu gibi, bu yıl da 20 Temmuz'da, Suruç katliamının 6. yılında; büyüyen öfke ve cesaretle katillerin üzerine yürüyeceklerini ve hesap soracaklarını kaydeden Çuhadar, şu çağrıyı yaptı: "33 arkadaşımızı sokaklarda mücadelemizle yaşatmayı sürdüreceğiz. Herkesi 20 Temmuz günü Kadıköy'e kavgayı büyütmeye çağırıyoruz. Suruç için adalet herkes için adalet."