23 Eylül 2024 Pazartesi

28 yıl önce dövülerek katledilen köylüler için eylem

28 yıl önce Yüksekova'ya bağlı Ağaçlı Köyünü  basan askerlerin köylüleri yerlerde sürüklediği, işkenceyle köy meydanına topladığı kaydedilen İzmir'deki açıklamada  kaybedilen Abdülkerim Yurtseven, Mikdat Özeken ve Münür Sarıtaş'ın akıbeti soruldu.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi Gözaltında Kayıplara Komisyon, Konak'taki eski Sümerban önünde 28 yıl önce kaybedilen Abdülkerim Yurtseven, Mikdat Özeken ve Münür Sarıtaş'ın nerede olduğu sorusunu yineledi.

Kayıpların fotoğraflarının yer aldığı "Kayıplar vicdanındır sahip çık" ve "Kayıplar belli failler nerede" pankartının açıldığı eylemde, 27 Ekim 1995 günü Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul komutasındaki Yüksekova Komando Taburu'na bağlı askerler Yüksekova'ya bağlı Ağaçlı Köyüne geldiği ve askerlerin köylüleri dipçikliyerek, yaşlı insanları yerlerde sürükleyerek köy meydanında topladığı aktarıldı.

'İKİ KÖYLÜ ÇUKURDA TARANDIKTAN SONRA BENZİN DÖKÜLEREK YAKILDI'
Açıklama şöyle devam etti: "Rastgele seçilen 73 yaşındaki yürüme zorluğu çeken Abdülkerim Yurtseven, 18 yaşındaki Mikdat Özeken ve 13 yaşındaki Münür Sarıtaş gözaltına alınarak askeri araçla Yüksekova İlçe Jandarma Tabur'una götürdü. Onları sormak için tabura giden ailelere. Binbaşı Yurdakul, '24 saat gözaltında tutulacaklar' dedi. Aileler tekrar tabura gittiğinde ise 'kimseyi gözaltına almadık, bir daha buraya gelmeyin' dedi. Ailelerin yaptığı başvurular sonuçsuz kaldı, üç köylüden bir daha haber alınamadı. Olay Hakkari Ağır Ceza Mahkemesi kayıtlarına; 'Sanık Yurdakul'un komutasındaki birlik, Ağaçlı köyünden Şemsettin Yurtseven, Mikdat Özeken ve Münür Sarıtaş adlı köylüleri dövmüş, yaşlı olan Yurtseven yediği tekmeler sonucu ölmüştür. Bunu gören Yurdakul, diğer iki köylünün tanıklık edeceğini düşünerek öldürülmesi kararı vermiştir. İki köylü daha sonra tabura ait eğitim sahasında bir çukur içinde tarandıktan sonra benzin dökülerek yakılmıştır' şeklinde geçti.

'KAYIPLARIMIZI ARAMAKTAN VAZGEÇMEYECEĞİZ'
"Ancak tanık beyanlarına rağmen, suça iştirak edenlerin itiraflarına rağmen açılan dava kesin beraat hükmü ile sonuçlandı. İç hukuktan sonuç alamayan aileler, AİHM'e başvurdu. AKP Hükümeti AİHM'e yaptığı savunmada suçu kabul ederek, üç kişinin kaybolması nedeniyle üzgün olduğunu belirtti ve kayıplarla ilgili etkin soruşturma yürütmeyi taahhüt etti. İhlali kabul ederek tazminat ödeme yoluna gitti 972. haftamızda bir kez daha söylüyoruz: Abdülkerim Yurtseven, Mikdat Özeken, Münür Sarıtaş ve tüm kayıplarımızı aramaktan, faillerinin yargılanarak cezalandırılmalarını talep etmekten vazgeçmeyeceğiz. Galatasaray'a dönmemizde emeği olan herkese teşekkür ederiz."