23 Eylül 2024 Pazartesi

Yaşam savunucuları sermayeye karşı toplandı

Ekoloji Birliği öncülüğünde bir araya gelen yaşam savunucuları, sermayenin birliğine karşı mücadele hattının birleşmesi gerektiğini belirtti.
Aydın'da Ekoloji Birliği öncülüğünde 10'un üzerinde çevre platformunun katıldığı toplantı Şükran Güngör Sahnesi'nde yapıldı. Toplantıya, Halkların Demokratik Kongresi (HDK), siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin yanı sıra çık sayıda kişi katıldı.
 
Toplantının açılış konuşmasını Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP) Başkanı Mehmet Vergili yaptı. Yaşam alanlarına yönelik sermaye saldırısının en yoğun hissedildiği yerlerden biri olan Aydın'da bölge toplantısı yapma gereği hissettiklerini belirtti. Vergili, birleşerek ve dayanışmayla topraklarını koruyacaklarını kaydetti.
 
EGEÇEP Sözcüsü Berrin Esin Kaya, çevre mücadelesinin 1989 yılından bu yana Türkiye ve dünyada genişlediğini ve daha da genişleyeceğini belirtti. Kaya, Aliağa'da Termik Santrali ile başlayan mücadelenin altın madeni, balık çiftlikleri, nikel madeni ve taş ocaklarının yarattığı kirlilikle mücadelenin de devam ettiğini vurgulayarak, "Her yerde çevreye karşı saldırılar büyüdükçe halk EGEÇEP'e ulaştı, dertlerini ve mücadele pratiklerini paylaştı. EGEÇEP olarak Ege'de çevre mücadelesini yürütenleri birleştirmeye çalışıyoruz. Büyüyoruz. Belki Türkiye ve dünya mücadelesini büyüteceğiz" diye ekledi. 
 
'AKDENİZ'DEN VAN'A MÜCADELEYİ BİRLEŞTİRECEĞİZ'
 
Ekoloji Birliği Dönem Sözcüsü Süheyla Doğan da Çanakkale'de 5 termal santralin çalışmakta olduğunu söyledi. Ülkede gelişen ekolojik olaylara ve hükümet politikalarına karşı anında refleks gösteren bir örgütlenme süreci içinde olduklarını ve bunun etkisini her geçen gün daha çok gösterdiğini ifade eden Doğan, Ekoloji Birliği'nin; Karadeniz, Akdeniz, Van, Trakya'daki ekoloji mücadelelerini birleştirmeyi hedeflediğini kaydetti. Doğan, "Şu an 60 bileşenimizle ülkenin dört bir yanındaki ekoloji hareketlerinin mücadelesini birleştirmeye çalışıyoruz" dedi.
 
'ANKARA'YA YÜRÜYECEĞİZ'
 
Aydın Kızılcaköy'de Jeotermal Elektrik Santrali (JES) nöbetinde yer alan köylülerden Leyla Çiyanşen "Yukardan emir geliyor; ama kimse gelip de bize 'siz ne diyorsunuz?' diye sormadı. Bize, ayağımızı basacak toprak bırakmadılar. Hepimiz gözümüzü açacağız, akıllı olacağız. Ayaklanacağız, Ankara'ya yürüyeceğiz, hakkımızı öyle arayacağız" diye konuştu.
 
Menderes İnsiyatifi'den Ufuk Göçmen de en sorunlu bölgelerden birinin Afyonkarahisar'da bulunan Dinar ilçesi olduğunu ifade etti. Göçmen, "Sanayi çok iyi; ama bunun bedeli olarak havzamız atıklarla kirletiliyor. Dinar'da termik santral kurulduğunda Menderes suyunun Söke'ye akması mümkün olmayacak" ifadelerini kullandı.