25 Kasım 2024 Pazartesi

TMMOB: Kamu kaynaklarını israf eden projeler durdurulsun

AKP'nin 100 günlük eylem planını değerlendiren TMMOB, "Doğa, yaşam alanları, insan sağlığı gözetilmiyor, kamu kaynaklarının israfı sürüyor" dedi.
TMMOB, hükümetin tarafından 3 Ağustos 2018 tarihinde açıklanan 100 günlük faaliyet hedeflerini içeren "100 Günlük İcraat Programı"na ilişkin görüşlerini kamuoyu ile paylaştı.
 
Programda yer alan hedeflerin yeni sisteme geçiş sürecine mevzuat ve icraat yönünden hazırlıksız olunduğunun somut göstergesi olduğu ifade edilirken, program ile ekonomik anlamda "kamu mali disiplini" hedeflenmesine rağmen, "Kanal İstanbul" gibi yüksek maliyet ve dış finansman gerektiren projelerin finansmanın "yap işlet devret" ya da "kamu özel ortaklığı" yoluyla sağlanmasının  programı bütçe-kamu mali disiplini açısından baştan işlevsiz kıldığını belirtildi.
 
YAŞAMI YOK SAYAN PROJELERE DEVAM
 
Değerlendirmede, savunma-silah sanayii projelerine özel ve öncelikli bir önem verildiği, inşaat sektörü yatırımlarının ekonomik kalkınmanın lokomotifi olma özelliğini koruduğu belirtildi.
 
Değerlendirmede, TMMOB'nin bilim ve tekniği yok saydığı, doğayı, kentleri, yaşam alanlarını tahrip edeceği gerekçesiyle yargıya taşıdığı özel projelerin program içerisine alınıp hızla bitirilmeye çalışıldığına dikkat çekilerek bunun Anayasaya aykırılığı vurgulandı.
 
Hükümetin açıkladığı programda TMMOB'nin itiraz ederek yargıya da taşıdığı özel projeler de yer alıyor. TMMOB doğaya, yaşam alanlarına, insan sağlığına yönelik tehlikeler barındıran, kamu kaynaklarını israfını sürdüren Kanal İstanbul, İmar Barışı, Alpu Termik Santrali, Sakarya Karasu Otomotiv İhtisas Endüstri Bölgesi, İstanbul Yeni Havaalanı projelerinin bir an önce durdurulması istendi.
 
PROJELER, DOĞAYI, YAŞAMI, İNSANI KORUMUYOR
 
Programın hiçbir maddesinde ormanlar, meralar, sulak alanlar, kıyılar, tarım alanları gibi doğal varlıkların ya da çevrenin korunmasına ilişkin herhangi bir politika ve eyleme yer verilmediği belirtilerek, "Bu tesadüf değildir. Son 15 yıldır ülkemizde adım adım uygulanan, doğal varlıkların, küresel ölçeğin gerektirdiği yoğunlukta ve yaygınlıkta ticarileştirilmesine yönelik politikaların sonucudur" değerlendirmesi yapıldı.
 
AKP'NİN KRİZLE MÜCADELE YÖNELİMİ YOK
 
Değerlendirmede, 100 günlük İcraat Programının yaşanan ekonomik sorunlardan dış güçlere bağlayarak yastık altı dövizlerin bozdurulmasıyla çıkış sağlanabileceğini savunan AKP'nin krizle mücadele gibi yöneliminin olmadığını gösterdiği de belirtildi. Yeni bir orta vadeli program hazırlamanın da sorunların çözümünde yeterli olmayacağı ifade edilen değerlendirmede, kamucu politikalara ve üretim ekonomisine geçilmeden serbest piyasa sistemine uyumlaştırılan düzenlemeler ile mevcut ekonomik krizden kurtulmanın ve gelişmiş bir ülke olabilmenin mümkün olmadığı değerlendirilmesi yapıldı.
 
NÜKLEER YERİNE YENİLENEBİLİR ENERJİ
 
100 günlük icraat programında Nükleer Santraller ile ilgili madde bulunmasa da Cumhurbaşkanı'nın da açıkladığı Akkuyu Nükleer Santrali'nin inşası ve Sinop'ta devam eden çalışmalara da dikkat çekilirken nükleer santrallere ilişkin şu değerlendirmelere yer verildi: "Türkiye yenilenebilir enerji kaynaklarıyla Avrupa ülkesinden daha fazla rüzgar, güneş enerjisi potansiyeline sahiptir. Akkuyu'nun ardından Sinop ve İnce Ada'da yapılmak istenen nükleer santral sonrası ülkemizde ve dünyada adeta nükleer bir bombanın pimin çekilecektir. Halkın öncelikli ihtiyaçları yerine sermaye kesimlerine rant aktarmayı amaçlayan ve halk sağlığını dikkate almayan Akkuyu ve Sinop Nükleer Santral projeleri derhal iptal edilmelidir".
 
KAMU KAYNAKLARINI İSRAF EDEN PROJELER DURDURULSUN
 
TMMOB'nin değerlendirmesinde yer alan talepler ise şöyle:
 
-100 Günlük İcraat Programı tümüyle gözden geçirilmeli ve kamu kaynaklarını israf eden harcamalar ve projeler durdurulmalı,
 
-Dövize endeksli alım garantisi olan Kamu Özel İşbirliği anlaşmaları yeniden düzenlenmeli, henüz uygulamaya geçmemiş olan Kamu Özel İşbirliği projeleri iptal edilmeli,
 
-Kanal İstanbul ve Akkuyu Nükleer Tesisi başta olmak üzere halkın öncelikli ihtiyaçları yerine sermaye kesimlerine rant aktarmayı amaçlayan projeler derhal durdurulmalı,
 
-Emekçilerin alın teriyle kurulan İşsizlik Fonu'nda toplanan paralar amacı dışında kullanılmaktan vazgeçilmeli,
 
-Ülkenin bütün kamusal varlıklarının kontrolüne verildiği Varlık Fonu'nun bütün faaliyetleri durdurulmalı,
 
-Son dönemde özellikle ABD ve Rusya ile yapılan milyarlarca dolarlık askeri anlaşmalar iptal edilmelidir.